MHP kurulduğu yerde 50’nci yılını kutladı. 1969 yılında rahmetli Alparslan Türkeş’in genel başkan seçilerek CKMP’nin adını MHP olarak (Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’nden, Milliyetçi Hareket Partisi’ne) değiştirmesiyle başlayan ülkücü hareket yarım asrını noktaladı. “Bir ülkünün peşinde 50 yıl” sloganıyla yapılan kutlama adeta bir şölen niteliğindeydi. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin, 1969 yılından 2019 yılına kadar döşenen kilometre taşlarının santim santim hatırlatmasıyla gerçekleştirdiği konuşması duygu seli niteliğindeydi.

Ülkücü hareketin çektiği sıkıntılar, verdiği mücadeleler ve isimsiz kahramanlar anıldı, buğulu gözler, ürperen tüyler ve dualarla yad edildi. Sayın Bahçeli’nin deyimiyle 71 yıllık bu siyasal yolculuğun dünkü kutlamasında altı çizilecek çok önemli bir mesaj vardı. Çeşitli nedenler içeren ayrılmalara, kırgınlıklara, dargınlıklara karşı MHP’nin kapıları açıldı. Sayın Bahçeli resmen helalleşme daveti çıkardı. Başta Büyük Birlik Partisi (BBP) olmak üzere, İYİ Parti’ye katılanlara da örtülü bir mesajdı bu. “Herhangi bir nedenle kopan, darılan, ayrılan kim varsa helalleşelim” diyen Bahçeli, bu davette bir ilki de gerçekleştiriyordu.

50 yılın bilançosu

MHP’nin 50’nci yıl seslenişinde bu mücadele sırasında hayatını kaybedenler isim isim anılırken, 50 yılın adeta bilançosu da ortaya çıktı. Çok iyi hazırlanmış bir metni okudu Bahçeli... Gerek kendi hafızası, gerek anıları, gerekse de rahmetli Türkeş’ten sonra yaptığı liderlik dönemindeki yılları özetleyerek ülkücülere adeta doping uyguladı. Cumhur İttifakı ortağı AK Parti’nin; Ömer Çelik, Jülide Sarıeroğlu ve Adana milletvekilleri ile katılımı başka bir güç gösterisi niteliğindeydi. Fotoğraf sergileri, konserler, yıllara ait afişler ve marşlar eşliğinde geçen şölen Adana ve Çukurova’ya ‘ülkücü bayramı’ yaşattı. Türkiye’nin her yerinden gelen MHP’liler, yıllardır özlemini çekmiş oldukları kucaklaşmayı da gerçekleştirmiş oldu. Elbette 12 Mart ve 12 Eylül sıkı yönetim dönemine yönelik eleştiriler ve çekilen acıların hatırlatmaları da dile getirildi. Sıkı yönetim mahkemelerinin tutumları, cezaevi ve maruz kaldıkları işkenceler hatırlatılırken, bu olumsuzluklardan devrimci gençliğin de nasibini aldığı vurgulandı.

Büyük bedeller ödendi

Kolay değil, koca bir 50 yıl... Ne bir saatlik konuşmaya sığar, ne de kitaplara... 1969 yılının genç, diri, enerji dolu gençliği, saç ve sakallarına düşen aklarla her biri birer tarih görünümleriyle kucaklaştılar, özlem giderdiler, nostalji yapıp anılarını tazelediler. Genç cumhuriyetler, büyük bedeller öder. Sayın Bahçeli’nin de söz ettiği gibi, sağcı da solcu da ülkücü de devrimci de büyük bedeller ödedi. Gençliğini, daha da önemlisi hayatını uğruna adadığı dava için heba eden gençlik, öyle veya böyle genç cumhuriyetimizin olgunlaşması yolunda elbette büyük katkılar ortaya koydular. Doğru yola götüren ve yardım eden en güzel nedenlerden biri de yanlışlıklardır. Psikolojide bile deneme yanılma yoluyla öğrenmeden söz edilir. Büyük Kurtarıcı Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği yoldan giden gençliğimiz, bir süre sonra yollarını ülkücü ve devrimci olarak ayırdı. İkisinin de nihayetteki hedefi aynı yerdi. Düşünceler farklı, uygulama biçimleri daha da farklıydı. Birçoğunun yıllar sonra arkadaşlık ilişkisi içine girdiklerini, kucaklaştıklarını ve hatta aynı çatı altında siyaset yaptıklarını biliyoruz. Türkiye bugün G20 gibi bir topluluğa üye olup dünya devleri arasında yerini aldıysa, o dönemin gençliğinin verdiği büyük mücadelenin katkısı unutulmayacaktır.

Hiçbir şey eskisi gibi değil

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli uyumlu siyaseti, kavgadan uzak duruşu ve gençliği sokaktan çekerek siyaset platformunun içine sokuşuyla bugün demokratik parlamenter sistemin önemli bir parçası olmuştur. Şükürler olsun ki o acımasız sıkı yönetim dönemleri, o mahkeme salonları, o cezaevi koğuşları siyasi hayatımızın olumsuz bir anısı olarak müze şekline dönüştürülüp bugünkü aydın, cevval gençliğe ayna tutmaktadır. Her ne kadar sosyo ekonomik sorunlar yaşanıyorsa da bu bir dünya gerçeği... Hiçbir şey eskisi gibi değil. Olmayacak da... Daha rahat, daha refah, daha çağdaş ve daha modern bir yaşam sürdürüyoruz. Bunun bedeli de dünya kamuoyunun yaşadığı sosyo ekonomik krizler ve çalkantılar. MHP’nin 50’nci doğum gününü kutluyor ve bu siyasi yaşamında başarılar diliyoruz.