Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hakkari Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış'ın terör soruşturması nedeniyle görevden alınarak yerine kayyum atanmasıyla ilgili ilk kez konuştu. Erdoğan, "Yargının Hakkari ile ilgili vermiş olduğu karar kimseyi rahatsız etmesin. Yargı burada kanunu değil, hukuku konuşturmuş ve kararını da buna göre vermiştir." dedi.
"SIRTINI KALAŞNİKOF OLANA DAYAYARAK MEŞRU SİYASET YAPILAMAZ"
Medya Ödülleri Töreni'ne katılarak gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan, İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırılarıyla ilgili "İnsanlığımızın da sınandığı bu cinnet haline tepki göstermek, Filistin'e borcumuzdur." dedi.
Hakkari'de belediye başkanının görevden alınması süreci hakkında da konuşan Erdoğan, yargı kararının kimseyi rahatsız etmemesi gerektiğini belirterek "Sırtını elinde kalaşnikof, molotof, bomba olana dayayarak meşru siyaset yapılmaz." ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın törende yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:
"Halktan yana halka karşı sorumluluk hisseden mahalli medyanın yerini kimse alamaz. Anadolu medyası ne kadar etkili olursa demokrasimiz de o kadar güçlü olacaktır. Siyasi hayatımızın tüm aşamalarında Anadolu yayıncılığının yanında olduk. Bundan sonra da inşallah size sahip çıkmayı sürdüreceğiz.
"SON AYLARDA 150 GAZETECİYİ KATLEDENLER BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNDNE BAHSEDEBİLİYOR"
15 Temmuz gecesi birileri 'bekle gör' stratejisi izlerken, Anadolu medyası olarak dimdik durdunuz. Aynı kararlılığı Gazze'de aynı kararlılıkla sürdürdüklerini takip ediyorum. Vicdanı kurumayan hiç kimse böyle zulme sessiz kalamaz. İnsanlığımızın da sınandığı bu cinnet haline tepki göstermek, Filistin'e borcumuzdur.
Görüyoruz ki yıllardır bize basın özgürlüğü dersi verenler işgal altındaki Filistin'de yaşananlara sesini çıkarmıyor. Bugün soykırım karşısında üç maymunu oynayanlar alınlarına yapışan kara lekeyi ömürleri boyunca silemeyecek.
Son aylarda 150 gazeteciyi katledenler hala basın özgürlüğünden bahsedebiliyor. Gazze'deki katliamın ilk başlarından itibaren basın organlarımız mazlum Filistinlilerin sesi oldu. Biz Filistinli kardeşlerimizi savunurken insanlığı da savunuyoruz.
"BELEDİYELER NE ONLARIN NE TERÖR ÖRGÜTÜNÜNDÜR"
Medyamız uzun zaman bir vesayet altında oldu. 12 Eylül'den 28 Şubat'a kadar aynı manşetlerin tekrar tekrar atıldığına şahit olduk. Bir türlü demokrasiden tavır alamadılar. Bunların FETÖ'nün, terörün yanında saf tuttuklarını gördük. Milletten çekindikleri empatiyi teröristlere göstermekten utanmıyorlar.
"HAKKARİ KARARI KİMSEYİ RAHATSIZ ETMESİN"
Yargının Hakkari ile ilgili verdiği karar kimseyi rahatsız etmesin. Hukuk gereğini yaptı. Yargı burada kanunu değil, hukuku konuşturmuş ve kararını da buna göre vermiştir.
(Meclis'teki kayyum gerginliğini kastederek) Burası hukukun işlediği Türkiye Cumhuriyeti'nin parlamentosudur. Orada elinizde pankartlarla sağa sola saldırmanın hiçbir manası yok. Sizin de karşınızda hukuku savunacak parlamenter sistem var.
Belediyeler ne onlarındır ne de terör örgütünündür. Belediyeler kimsenin arka bahçesi değildir. Belediyeler halkımızın, aziz milletimizindir."
