Amerikalı araştırmacı gazeteci Ethan Gutmann’ın haberine göre, Çin yönetimi, Sincar Özerk Bölgesi’ndeki toplama kamplarına hiçbir gerekçe göstermeden hapsettiği Doğu Türkistanlı Müslümanları, organ bankası olarak kullanıyor.

"Helal adı verilen organlar zorla alınarak Körfez ülkelerine yüksek fiyatlarla satılıyor” denilen haberde şu bilgiler paylaşıldı:

Çin'de Müslümanlar, Katolikler, Tibetliler ve hatta Falung Gong’lar, inançları sebebiyle devlet düşmanı sayılıyor.

2014 yılında Çin'in kuzeybatı Sincan eyaletinde toplama kampları kuruldu.  Amaç, yüzbinlerce Uygur, Kırgız, Hui ve Kazak Müslümanını orada hapsetmek.

Uluslararası Af Örgütü'ne göre, şu anda bir milyon Uygur yargılama yapılmaksızın veya herhangi bir neden göstermeksizin alıkonuldu. Ancak bu kamplarda zorunlu çalışmaya ek olarak, tutukluların organlarının satıldığı söyleniyor.

Çin, varlığını uzun süre reddettiği kampları, Ekim 2018'de "eğitim yoluyla dönüşüm kampları" adı altında resmen tanıdı. Tutukluların çok azı çıkabildi. Birçok araştırmacıya göre, bu kaybolmaların nedeni basit: Organları için öldürüldüler.

Çin hükümeti 2016 yılından bu yana Sincan eyaletinde geniş bir sağlık kontrolü kampanyası başlattı. Testler sadece 12 ila 65 yaşlarındaki Uygur sakinleri için zorunlu tutuldu. Sunulan bu test programı çerçevesinde, kan örnekleri alınır ve bazen «ekonografi» incelemesi de yapılır.

Bu incelemeler bir organın boyutunu, şeklini ve iç yapısını görselleştirmenizi sağlar. Bu şüpheli tıbbi raporlara, Çin hükümeti herhangi bir gerekçe göstermeye ihtiyaç duymadı.

Uygurlar, Kazaklar, Kırgızlar veya Hui olsunlar, görüşebildiğim ve kamplardan sağ çıkanlar, her ay kan örneklerinin alındığını belirttiler.

Bu testlerin Bulaşıcı hastalıklardan kaçınmak için yapıldığını düşünebilirsiniz, ancak Han Çinlileri Sincan'daki nüfusun yarısından fazlasını oluşturmasına rağmen bu testlere nedense dahil değiller.

Dolayısıyla bu test bilançolarının sebebi onları gözetlemek ve herhangi bir organ ihtiyacı durumunda potansiyel donörleri tespit etmek. Bu testler sayesinde hükümet, Uygurların kan grubunu ve organlarının durumunu bilebilir ve toplayabilir.

Ultrason organ muayeneleri de dahil olmak üzere çeşitli tıbbi testlere tabi tutulan Omir Bekali adlı tutuklu şunları anlattı:

"Organ nakli için dünyanın her yerinden alıcılar geliyor.  Bu organlar, önce yurt içindeki talebi karşılamak sonra da yurtdışındaki imkanı olanlara tahsis edilmek için kullanılıyor.

Zoraki taşıyıcılar Müslüman olduğundan ve hiç alkol veya domuz eti tüketmediklerinden, Çin esas olarak zengin Müslüman dünyasını hedefliyor."

BİR DONÖR 500 BİN DOLAR DEĞERİNDE

Kaynaklarımızdan bir çoğuna göre, 30’lu yaşlarındaki bir mahkumun organları yarım milyon dolar gelir getiriyor.

Dünya Uygur Kongresi danışmanı Erkin Sidick, çeşitli kaynakları toparlamasıyla, helal organların varlığını ilk uyaranlardan biri. Sidick, şu bilgileri paylaştı:

"Son olarak, Çin Komünist Partisinin yakın zamanda Şangay ve Suudi Arabistan arasında çok sayıda Uygur organı taşıdığı haberini aldım. Çin hükümeti Suudi Arabistan'daki bu helal organları Müslümanları cezbetmek için kullanıyor. Bu yüzden, bu birkaç Körfez ülkesinin (Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri) Çin politikasına destek mektubu imzalamasının nedenlerinden biri budur.”

Bir yabancı olarak, özel kliniklerin internet sitelerinde çekici teklifler bulmak zor değil. Birçok hastane, uluslararası hastalara İngilizce reklamlar kullanarak cazip hizmetler sunuyor ve özellikle Müslüman müşteriler doğrudan hedefleniyor.

Pekin'deki Tongshantang Hastanesi, çeşitli sitelerinde böbrek nakilleri sunuyor ve YouTube kanalında Müslümanlar müşterileri için bir mescit ve hastaları için helal kantin imkanı sunuyor.

Sitelerde fiyatlardan bahsedilmiyor ama birçok kişiye göre helal bir organın "normal" bir organa nazaran, fiyatının üç katı olduğu söyleniyor.

2006 yılında, örneğin bir Çin hastanesin sitesi, 100 bin dolarlık bir karaciğer satışa çıkardı. Kaynaklarımızdan birçoğu, 30’lu yaşlarındaki bir mahkumun organlarının yarım milyon dolar gelir getirdiğini söylüyor.

Tianjin Merkez Hastanesi, birkaç yıldır bu organ kaçakçılığıyla mücadele eden organizasyonların takibinde olmuş.  Hastane web sitesinin İngilizce ve Arapça versiyonu bulunuyordu. Bu hastane yılda yaklaşık 5.000 nakil sunuyor.

Körfez ülkelerinden gelen ve giderek artış gösteren hasta hakkında çok sayıda belge ve tanık topladım.

Aynı hastane, yeni hastalarına uyum sağlamak için ismini Arapça'ya çevirdi.

Ölüm cezası mahkumlarının organlarını toplamaya tanıklık eden ve operasyonlara katılan Çinli bir doktor olan Enver Tohti, “Doğu Türkistan bölgesi, Sincan eyaletindeki Kaşgar havaalanı organ transferi için kullanılıyor.  Havaalanı zemininde Çince ve İngilizce olarak, organların taşıma rotası işaretleri bulunur.  Bu havaalanı seyrek nüfuslu bir bölgede bulunuyor ki bu hiç mantıklı gelmiyor. Hunan eyaletinde olsa mantıklı olurdu, ancak Sincan'ın sadece 25 milyon nüfus var. Nasıl bu kadar çok organ taşımacılığı olabilir?” diye soruyor.

(Kaşkar Havaalanındaki işaretlerden birisi. Fotoğraf: James Millwardin)

Hızlı bir nakil ve alkol tüketmediği için daha sağlıklı bir organ talep etmek için Müslüman olmak şart değil elbette. Son zamanlarda, İngiltere, Belçika, Norveç, İtalya, Tayvan, İspanya ve hatta İsrail gibi birçok ülkeden hastalar, organ nakli kapsamında Doğu Türkistan’a seyahat ediyor.

CESETLER YAKILIYOR

Böyle bir uygulama varsa şayet, ceset sayısı da aynı derecede korkutucu olmalıdır. Tüm kaynaklarımız, herhangi bir kanıttan bırakmamak için cesetlerin yakıldığını iddia etti.

Uluslararası toplum Sincan'daki toplama kamplarıyla ilgilenmeye başladığından beri Çin daha da tedirgin hale geldi. Sadece birkaç yıl içinde Uygur bölgesinde birkaç krematoryum ortaya çıktı. Ne Gariptir ki, bu krematoryumların önünde gece ve gündüz birkaç bekçi nöbet tutuyor.

Krematoryumda bin 200 dolar maaşla 50 bekçi işe aldılar.

Tarih kendini tekrar ediyor ve Avrupa hiçbir şey yapmıyor.  Bu Beni hasta ediyor.

Haziran 2019'da, bağımsız bir mahkeme olan Çin mahkemesi, Nakil Sonu Kötüye Kullanım (ETAC) grubu ile Çin'deki mahkumlardan organ toplanmasını araştırdı.

Mahkeme, nihai kararında, birkaç yıl boyunca organize edilen büyük çaplı organ hırsızlığının varlığını tespit etti. Birçok rapora göre, bu karanlık pazar her yıl milyarlarca dolar getiriyor.

* Çin'de organ toplama konusunda yıllarca çalışan, Amerikalı araştırmacı gazeteci Ethan Gutmann’ın internet adresinde yayınlanan haberi, Doğu Türkistan @uygur_haber Twitter hesabından paylaşıldı.

Editör: Haber Merkezi