11 Haziran 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi DÜNYA Esad rejiminin hapishanelerindeki vahşet gün yüzüne çıktı

Esad rejiminin hapishanelerindeki vahşet gün yüzüne çıktı

Beşar Esad’ın devrilmesiyle Suriye’deki cezaevlerindeki işkence ve infaz gerçekleri gün yüzüne çıktı. Saydnaya Cezaevi'nden gelen korkunç itiraflar insanlığı sarsıyor.

Yıllar süren diktatörlük yönetiminin ardından, 2024'ün sonlarında Beşar Esad rejiminin yıkılmasıyla birlikte Suriye topraklarında büyük bir karanlık gün yüzüne çıktı. BBC’nin hazırladığı çarpıcı belgesel, Esad yönetiminin kanla kurduğu iktidarı nasıl işkence, infaz ve sistematik kayıplarla sürdürdüğünü gözler önüne seriyor. Bu topraklar tarih boyunca nice zulmü görmüş olsa da, belgelerde yer alan ifadeler bu kez insanlığın sınırlarını zorlayan bir vahşeti ortaya koyuyor.

Sistematik İşkencelerle Dolu Korku Dolu Yıllar

Suriye’deki cezaevlerinde yaşananlar, yalnızca Esad rejiminin zalimliğini değil; aynı zamanda devlet eliyle uygulanan sistematik bir sindirme politikası olduğunu da gözler önüne seriyor. Daracık hücrelerde 400 kişilik tutsak gruplarıyla insan onuruna aykırı koşullar yaratıldı. Tutuklular, haftalarca yiyecek ve su olmadan yaşamak zorunda bırakıldı. Rejimin sadık güvenlik görevlilerinden biri olan ve şimdi itirafta bulunan eski bir asker, “Adımı duyunca tir tir titriyorlardı. Hiç acımadan dövüyordum,” sözleriyle bu korku ikliminin bir parçası olduğunu kabul etti.

Saydnaya Cezaevi: Devletin Gizli Cehennemi

Saydnaya Cezaevi, Esad rejiminin kurduğu işkence düzeninin simgesi haline geldi. Eski güvenlik görevlisi Hüsam’ın ifadeleri, bu korku imparatorluğunun boyutlarını gözler önüne seriyor. Hüsam, “Çarşamba sabahları idam partisi yapılırdı,” diyerek her hafta rutin hale gelmiş infazları açıkça dile getiriyor. Ölümle yüzleşen bir mahkumun sözleri ise insanın tüylerini diken diken ediyor: “Tanrı’ya her şeyi anlatacağım.” Bu ifadeler, cezaevlerinin sadece mahkumları değil, insanlığı da boğan yerler haline geldiğini gösteriyor.

Gerçekler Örtbas Edildi, Cesetler Toplu Mezarlarla Kayboldu

Suriye’deki adalet sisteminin adı bile geçmezken, ölümler bile planlı ve gizli yürütüldü. Açlıktan veya işkenceden ölen insanların cesetleri, askeri hastanelerde sahte ölüm raporlarıyla kayıt altına alındı. Gerçek ölüm nedenleri devlet belgelerinde yok edildi. Ardından, bu insanların naaşları herhangi bir dini veya insani merasim olmaksızın toplu mezarlara gömüldü. Bugüne dek 130’dan fazla toplu mezar tespit edilmiş durumda. Ancak insan hakları örgütlerine göre, gerçek sayı bunun çok daha üzerinde olabilir. Bu mezarlar, sadece kayıpların değil; aynı zamanda insanlık onurunun da gömüldüğü yerler olarak hafızalara kazındı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *