05 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GÖZDEN KAÇMASIN İzmit Körfezi'nde denizin rengi kahverengiye döndü

İzmit Körfezi'nde denizin rengi kahverengiye döndü

İzmit Körfezi’ndeki kahverengi su değişiminin nedenleri, ekosisteme etkileri ve çözüm yollarını Prof. Dr. Ergül’ün açıklamalarıyla ele aldık.

İzmit’in kıyı şeridinde son günlerde gözlemlenen kahverengi su, özellikle deniz yüzeyinde dikkat çekti. Hava araçlarıyla görüntülenen bu durum, bilim dünyasında tedirginlik yaratırken kent genelinde de merak uyandırdı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ekipleri, numune çalışmaları başlattı.

Mevsim Geçişi ile Artan Dinoflagellata

Kocaeli Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Halim Aytekin Ergül’e göre, bu renk değişimi “dinoflagellata” adı verilen fitoplankton grubu mikroorganizmaların, özellikle Prorocentrum micans türünün aşırı çoğalmasından kaynaklanıyor. Bu tür patlamalar genellikle mevsim geçişlerinde, belirli sıcaklık ve rüzgâr değişimleriyle tetikleniyor. Prof. Dr. Ergül, İzmit Körfezi, Gemlik Körfezi gibi kentsel deşarjların yoğun olduğu ekosistemlerde benzer vakalara sıkça rastlandığını belirtti.

Ekosisteme Etkileri: Balıklardan Planktonlara

“Tehlikeli, ama bu kadar dar bir alanda da istenmeyen bir gelişme” diyen Ergül, amphipodlar gibi planktonik ve makrobentik canlıların solungaçlarının bu mikroorganizmalarla tıkanarak ölümlerine yol açabileceğini vurguladı. Yaptıkları çalışmalarda balıkların bu canlıları besin olarak aldığını, soluğu tıkanan planktonların ölüme sürüklendiğini keşfettiklerini söyledi. Bu zincirleme zehirlenme etkisi, ekosistem dengesinde ciddi tahribata neden oluyor.

İnsan Sağlığına Direkt Etkisi Yok ama Ciddiye Alınmalı

Prof. Dr. Ergül, “Bu durum insan sağlığına doğrudan zarar vermez” ifadesini kullandı. Ancak hem görsel rahatsızlık hem de ekosistem zararı açısından ciddiye alınması gerektiğini vurguladı. Kıyı ekosisteminde başlayan bu patlamanın kısa sürede büyüyerek yayılması, çevre sağlığını etkileyecek bir risk oluşturabilir.

Müsilaja Katkı Yaşayan Tür

Prorocentrum micans; tüm müsilaj oluşumlarında başı çekmese de bu sürece katkı sağlayan türlerden biri olarak öne çıkıyor. Prof. Dr. Ergül’e göre, bu türün varlığı müsilaj riskini doğrudan artırmasa da katkısı yadsınamaz. Müsilaj tehdidine karşı atık su arıtma tesislerinin ileri teknolojiyle donatılması, temiz ve yeterli arıtma kapasitesine kavuşması şart.

Marmara için Nüfus Uyarısı

Kocaeli ve çevresindeki hızlı nüfus artışı da bu süreci tetikleyen unsurlardan biri. Prof. Dr. Ergül, “Her yıl yaklaşık 30 bin kişinin Kocaeli’ye eklendiğini okudum” diyerek, nüfus baskısının denizlere yansıyan atık deşarjları artırdığını vurguladı. Bu yük Marmara Bölgesi’ndeki ekosistemler için “sınıra dayalı bir durum” olarak nitelenmeli. Kısa ve uzun vadeli tedbirlerin, ciddi planlarla desteklenmesi gerektiğini belirtti.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *