Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 8 Temmuz 2025’te eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği ihlal ve tahliye kararının Büyük Daire’de yeniden görülmesi talebini Türkiye’nin itirazını reddederek kesinleştirdi.
Ne oldu?
AİHM, 8 Temmuz 2025 tarihli kararında Demirtaş’ın tutukluluğunda hak ihlali bulunduğunu belirterek tahliyesi gerektiğini vurgulamıştı.
Türkiye, 8 Ekim 2025’te karara itiraz etmişti. AİHM, 3 Kasım 2025 itibarıyla bu itirazı reddetti ve karar kesin hale geldi.
Siyasetten ilk tepkiler
DEM Parti, kararın ardından yaptığı açıklamada “Başta Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ olmak üzere ilgili tüm AİHM kararları dikkate alınarak vakit kaybetmeden serbest bırakılmaları” çağrısını yineledi.
Demirtaş, sosyal medya hesabından el yazısıyla paylaştığı mesajda “AİHM kararı hukuken bağlayıcıdır ancak 86 milyon için ‘kardeşlik hukuku’ daha kıymetlidir; adalet, eşitlik ve barış için adımlar atılmalı” dedi.
Arka plan
Kobani davasında Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararı 13 ay sonra tamamlanmış; Demirtaş’ın avukatları yaklaşık 30 bin sayfalık dosyaya karşı 400 sayfalık savunma sunmuştu.
AİHM’in ikinci ihlal/tahliye kararı sonrası gözler Türkiye’nin Büyük Daire başvurusuna çevrilmişti; bu başvuru reddedildi.
Sırada ne var?
AİHM kararının kesinleşmesi, uygulama yükümlülüğünü güçlendiriyor. Hukuki süreç, Demirtaş’ın tahliyesi için ulusal yargı mercilerinde atılacak adımlarla devam edecek.
