Isparta merkeze bağlı Direkli köyünde Devlet Su İşleri (DSİ) 18. Bölge Müdürlüğü tarafından doğal kaynak suyunun Darıderesi Barajı’na aktarılması amacıyla yürütülen projeye köylüler tepki gösterdi. Damlama sulama amacıyla başlatıldığı öne sürülen projenin aslında içme suyu için kullanılacağı iddiaları köylülerde infiale yol açtı.
Bastonlarıyla Eyleme Gelen Yaşlılar da Katıldı
Ellerinde bastonlarıyla bölgeye gelen yaşlılar dahil çok sayıda köylü, iş makinelerinin çalıştığı alana akın etti. Jandarma barikatını aşan köylüler, iş makinelerini durdurarak çalışmaları engelledi.
Jandarmayla Arbede, Biber Gazı ve Fenalaşmalar
Olay yerinde jandarma ekipleriyle köylüler arasında zaman zaman arbede yaşandı. Jandarma ekiplerinin biber gazı kullanarak müdahale ettiği protestoda bazı köylüler biber gazından etkilenirken, bazıları ise sıcaktan fenalaşarak baygınlık geçirdi. Bölgeye çok sayıda çevik kuvvet, jandarma ve sağlık ekibi sevk edildi.
Köylülerin Tepkisi: “Suyumuzu Vermeyiz”
Köylüler, bölgedeki doğal kaynak suyunun tarım için hayati önemde olduğunu belirterek, “Suyumuzu alırlarsa köyümüzde tarım biter. Kimseye vermeyiz!” diyerek tepkilerini dile getirdi.
Eylemcilerden Osman Toz, yapılan çalışmanın su kaynaklarını tehdit ettiğini belirterek şu ifadeleri kullandı; "Şu anda burada Isparta Merkez'e içme suyu alıyorlar. Bize devletin söylediği damlama sulama sistemi olacak diye anlattılar. Fakat suyumuzu içme suyu olarak Darıderesi Barajı'na götürmeye çalışıyorlar. Biz bu suyun buradan gitmesine karşıyız. Aşağıdaki barajdan alsınlar laf etmeyiz. Bu köyün iki doğal su kaynağı var. Tamam bize yaramayan suyu alsınlar ama öncelik bizim olmalı. Biz kendi suyumuzu kullanalım, kalanını alsınlar"
Yapılan projenin şeffaf olmadığı iddiasında bulunarak; "Yetkililere sorduk, net bir cevap alamadık. İçme suyu projesi yok diyorlar ama müteahhit gelip çalışacağını söylüyor. Damla sulama izni varmış ama içme suyu izni yok. Su giderse bu köy de gider. Burada yaşam biter. Bu su bizim şah damarımız ve biz burada bu suyun alınmaması için sonuna kadar direneceğiz. Jandarma bize müdahale etti, onlar bizim canımız ama onlardan da isteğimiz bize zor kullanmasınlar" söyleminde bulundu.
Köy sakinlerinden biri ise projenin hazırlanması sırasında köylüye hiçbir bilgilendirme yapılmadığını aktararak; "Bu proje çiziliyorken neden bize sormadılar? Damlama sistemi diye girildi, şimdi içme suyumuzu alıyorlar. Bu proje neye hizmet ediyor? Bize danışılmadan yapılması kabul edilemez. Bu su giderse köy biter" ifadelerini kullandı.
Malike Göz "Üç gündür gece gündüz savaşıyoruz. Kimse sesimizi duymuyor. Bu su giderse köy halkı ne yapacak? Biz devletimizi karşımızda değil, yanımızda görmek istiyoruz" söyleminde bulundu.
Başka bir vatandaş suyun ekosistem açısından önemine dikkat çekerek şu ifadelerde bulundu; “Bu yukarıdan gelen Roma pınarı. Yıllardır buraya akar. Burası sadece bizim değil, dört köyün yaşam kaynağı. Buradan su alınırsa ekolojik denge altüst olur. Kuş da, kurbağa da yok olacak. Yeşillik diye bir şey kalmayacak. Bu köyün sonu olacak”
Köy sakinleri hattın kendi yaşamsal ihtiyaçlarını tehdit ettiğini, bu nedenle eylemlerinin süreceğini belirtti. "Bu sadece bir boru hattı değil, bu köyün geleceği" diyen köy halkı, önceliklerinin kendi yaşam kaynakları olduğunu ve seslerini duyurana kadar mücadele edeceklerini belirtti.
Çalışmayı yürüten müteahhit Ferhat Oruç projede herhangi bir usulsüzlük olmadığını öne sürerek; "Bu iş DSİ tarafından onaylı. Kafamıza göre iş yapmıyoruz. Bize ne dendi ise onu yapıyoruz. Köylüyü karşımıza almak istemiyoruz. Yaklaşık 3,5 kilometrelik kısım içme suyuna destek olacak. Geri kalanı damla sulama için. Tatlı dille anlatacağız, çünkü bu iş yapılacak" dedi
