14 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GÜNDEM Kanal İstanbul Projesi İçin Hasankeyf Önerisi

Kanal İstanbul Projesi İçin Hasankeyf Önerisi

İstanbul'daki Boğaz trafiğini azaltmak ve tanker geçişi riskini en aza indirgemek için tasarlanan ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2011 yılında tanıtılan Kanal İstanbul Projesi için Çevresel Etki Değerlendirmesi raporu belli oldu. Raporda geçen Hasankeyf önerisi dikkatlerden kaçmadı

İstanbul'daki Boğaz trafiğini azaltmak ve tanker geçişi riskini en aza indirgemek için tasarlanan ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2011 yılında tanıtılan Kanal İstanbul Projesi için Çevresel Etki Değerlendirmesi raporu belli oldu. Raporda geçen Hasankeyf önerisi dikkatlerden kaçmadı. 

Açıklanan arkeoloji raporunda, 'Proje sahası içerisinde kalan ve inşaat faaliyetleri ile yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan tarihi köprü, tarihi yol, korugan, tabya gibi yapıları Hasankeyf’te olduğu gibi koruma, bir başka yere taşıma' önerisinde bulunuldu'

Kanal İstanbul Projesi'nin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci için hazırlanan arkeoloji raporunda, projeden en çok etkileneceği öngörülen Küçükçekmece Gölü ve çevresi için "Prehistorik dönemlerden beri insan yaşamı için uygun bir ortam sağlamıştır. Bu nedenle bölge tarih öncesi ve tarihi dönemlerde oldukça değişik kökenli insan topluluklarının göç ve istila hareketlerine sahne olmuştur" sözleriyle ifade edildi.

Arkeologlar Derneği İstanbul Şube Başkanı Yiğit Ozar raporu şöyle değerlendirdi:

"Kanal inşaatına başlandığı takdirde yeni kültür varlıklarıyla karşılaşılması da kuvvetle muhtemel. Bilinen kültür varlıklarının mevcut durumlarında da her birinin kendine özgü koruma sorunları nedeniyle farklı koruma koşulları belirlenebilir. Ancak, hepsi için tartışmasız geçerli olması gereken bu kültürel varlıkların inşa edildiği yerde, kendi doğal ortamında bir anlamda kendi yaşam alanında korunmasının gerekliliğidir. Ne yazık ki kanalın tarihi yol, köprü, korugan, tabya gibi inşa edildiği yerle bütünleşik kültür varlıklarının Hasankeyf’te olduğu gibi yerinden koparılarak taşınması önerilmekte, üstelik ‘iyi uygulama’ örneği olabileceği ifade edilmekte. 

Tabii ki ne Hasankeyf’in kültürel varlıklarının yerinden edilmesi ne de İstanbul kanalının açılması için güzergâhtaki kültür varlıklarının taşınması sadece teknik bir konu olarak değerlendirilip ‘iyi uygulama’ sıfatıyla anılabilir. 

Açılacak kanalın kültür varlıklarına etkisi değerlendirildiğinde kültür varlıklarını doğal çevresi ile bir bütün olarak korumamız gerektiğine göre söyleyebileceğimiz en net tespit kanal açılmaması gerektiğidir."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *