Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, geçtiğimiz hafta cuma hutbesinde yer alan miras konulu ifadelerle ilgili tartışmalara değinerek Diyanet İşleri Başkanlığı’na destek verdi.
“Diyanet Allah’ın emirlerini hatırlattı”
Son dönemde kamuoyunun gündeminde sıkça yer alan cuma hutbeleri, geçen hafta “Kul Hakkı Ateşten Gömlektir” başlığıyla okunan hutbe nedeniyle yeniden tartışma yaratmıştı. Hutbede geçen "Kişinin kız çocuklarını mirastan mahrum bırakması, kız çocuklarının da Allah'ın takdir ettiği hakka razı olmaması kul hakkıdır" ifadesi, farklı yorumlara neden oldu.
Bu tartışmalara katılan BBP lideri Mustafa Destici, Diyanet’in görevini yaptığını vurguladı. Destici, “Bu haftaki hutbede miras konusunda, Allah'ın belirlediği ölçülere uyulmasının önemi vurgulanmıştır. Tıpkı namaz, oruç, zekât ve tesettür gibi bu da kişinin iradesine bırakılmış bir sorumluluktur” dedi.
“Dini uyarılar ile devlet hukuku çelişmez”
Destici, Diyanet’e yöneltilen eleştirileri “abesle iştigal” sözleriyle nitelendirerek şu değerlendirmelerde bulundu:
“Din adamları Allah'ın emirlerini hatırlatmadığında görevlerini yapmamış olurlar. Ancak unutulmamalıdır ki, miras hukuku ve vatandaşlık hakları devletin yasaları çerçevesinde uygulanır. Dini hükümler inanç sahiplerinin vicdani sorumluluğu kapsamındadır; yasal düzenlemeler ise tüm vatandaşlar için bağlayıcıdır.”
BBP Genel Başkanı, Diyanet’in dini rehberliği ile devletin hukuk sisteminin birbiriyle çelişmediğini belirterek, “Biri inanç rehberliğidir, diğeri vatandaşlık ve hukuk güvenliğidir. İkisine de saygı göstermek hem inanç özgürlüğünü hem hukuk düzenini korumaktır” ifadelerini kullandı.
Destici şu ifadeleri kullandı;
“Diyanet İşleri Başkanlığımız, her zamanki gibi vatandaşlarımıza Allah’ın emirlerini hatırlatmaktadır. Bu haftaki hutbede de miras konusunda, Allah’ın belirlediği ölçülere uyulmasının önemine dikkat çekilmiştir. Tıpkı namaz, oruç, zekat ve tesettür gibi bu da kişinin iradesine bırakılmış bir sorumluluktur. Bir siyasetçi olarak söylemek isterim ki, Diyanet görevini yapmaktadır. Onu bu nedenle eleştirmek abesle iştigaldir. Bilakis, din adamları Allah’ın emirlerini hatırlatmadığında görevlerini yerine getirmemiş olurlar. Ancak unutmamalıyız ki, ülkemizde miras hukuku ve tüm vatandaşlık hakları devletin yasaları çerçevesinde uygulanır. Dini hükümler, inanç sahiplerinin vicdani sorumluluğu kapsamında geçerlidir; yasal düzenlemeler ise tüm vatandaşlar için bağlayıcıdır. Özetle: Diyanet’in dini uyarıları ile devletin hukuku arasında bir çelişki yoktur. Biri inanç rehberliğidir, diğeri vatandaşlık ve hukuk güvenliğidir. İkisine de saygı göstermek, hem inanç özgürlüğünü hem de hukuk düzenini korumaktır.”
