06 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi GÜNDEM Yargıtay Kararını Verdi: Bunu Yaparsanız Tazminat Alamazsınız!

Yargıtay Kararını Verdi: Bunu Yaparsanız Tazminat Alamazsınız!

Beş yıl boyunca genel cerrah olarak çalıştığı hastaneden kıdem ve ihbar tazminatını almak için dava açan doktor, mahkemeye bilirkişi raporu hazırlanmasını talep etti. Ancak, mahkemenin tanıdığı 2 haftalık süre içinde bilirkişi ücretini ödemeyince tazminattan oldu.

Beş yıl boyunca çalıştığı özel hastaneden kıdem ve ihbar tazminatını tahsil etmek için İş Mahkemesi'nin kapısını çalan genel cerrah, iddialarını ispatlamak için bilirkişi raporu talep etti.

ÜCRETİN ÖDENMESİ İÇİN 2 HAFTALIK SÜRE TANINDI

Mahkeme, bilirkişi ücretinin ödenmesi için doktora 2 haftalık süre tanıdı. Mahkeme; belirtilen süre içerisinde bilirkişi ücretini yatırmayan doktoru hatalı buldu.

DELİLDEN VAZGEÇMİŞ SAYILDI

Doktor mahkeme kararını temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Delil avansının yatırılmaması halinde ilgili tarafın 'o' delilden vazgeçmiş sayılacağına hükmetti.

Kararda şöyle denildi:

"Mahkemece davacı vekiline, dayandığı bilirkişi delili için gerekli masrafı yatırması için 2 haftalık kesin süre verdiği, ancak belirlenen süre içerisinde masrafı yatırmadığı ve yatırılması istenilen bu masrafın ise delil avansı niteliğinde olduğu sabittir. Konuya ilişkin Yargıtay içtihatları göz önüne alındığında, taraflardan herhangi biri bir delile dayanıyor ise onun masrafını karşılaması zorunlu olup, davacının dava dilekçesinde bilirkişi deliline dayandığından buna ilişkin yargılama giderlerini yatırmakla zorunlu olduğu ortadadır.

Tarafların bilirkişi deliline dayanması halinde mahkemenin resen bilirkişi incelemesi yaptıramayacağı, resen bir yargılama giderinin karşılanabilmesi için ancak tarafların dayandıkları delil dışında mahkemece resen toplanması gereken bir delille başvurulması halinde, suç üstü ödeneğinden o masrafın karşılanabileceği yasalarda mevcuttur. Somut olayda bilirkişi incelemesi deliline dayanan davacının yargılamanın diğer aşamalarında da yine bu talebini tekrarlamakla bu delile ilişkin yargılama giderlerini karşılaması gerekirken verilen kesin süre içerisinde bu delil masrafının karşılanmaması nedeniyle bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılması gerekeceğinin sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu durumda Mahkemece yapılması gereken iş, 6100 davacının bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçtiği kabul edilip, mevcut delil durumuna göre uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesinden ibaret iken, yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir"

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *