ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Dış politikayı 180 derece değiştireceğiz. Yani yapılan yanlış. Doğru zemine oturtmamız lazım. Kavgacı bir dış politika olmaz." değerlendirmesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, Tele-1'de katıldığı canlı yayında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Meydanların dilini nasıl okuduğu sorulan Kılıçdaroğlu, gençlerin umduğundan fazla siyasetin içinde olduğunu ve kullanacakları oyun ne kadar değerli olduğunun farkında olduklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce hakkındaki iddialara ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Kimse montajcılara inanmasın. Tam tersine bu ahlaksızlıktır. Bu ahlaksızlıklarla mücadele etmek de her vatanseverin görevidir. Montajcılar, şunlar bunlar çıkarlar iftiralar atarlar, bir sürü şeyler söylerler. Türkiye'nin buradan çıkması lazım ve kesinlikle çıkaracağız. Bütün ahlaksız yapıları çıkaracağız, hepsini. Açığa çıkaracağız bunları." karşılığını verdi.

Seçim güvenliği konusunda yaptıkları çalışmaları sorulan Kılıçdaroğlu, tarihlerinde ilk kez son 1,5 yıldır seçim güvenliği için çalıştıklarını, parti içi eğitim ve sandık görevlilerinin sorumluluklarına ilişkin ayrıntılı çalışmalar yaptıklarını anlattı.

Herkesin sandığa huzur ve bayram havası içerisinde gitmesini isteyen Kılıçdaroğlu, sandıklar açıldıktan sonra da partililerden ve vatandaşlardan sayımları ve tutanak işlemlerini takip etmeleri çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu, tutanak örneklerini tek tek göstererek yayınlayacaklarını da söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Benim milletim Kandil'den aldığı destekle cumhurbaşkanı olana bu ülkeyi teslim etmez." ifadesine ilişkin değerlendirmesi sorulan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Demek ki kazanılacağını o da kabul ediyor, yani kazanacağız. 'Teslim etmez.' Ne demek teslim etmez? Nasıl teslim etmez? Halkın iradesi her şeyin üstündedir. Parlamentoyu belirleyen halk. Cumhurbaşkanını da belirleyen halk. Bir kişi, 'Ben halkın bütün iradesini yok sayıyorum, seni de yok sayıyorum.' Onu deme lüksü yok ki. Öyle bir şey zaten yapamaz. İstanbul seçimlerinde denemek istediler. Yüksek Seçim Kurulundaki çetelerle bu işi halletmeye kalktılar. Aynı oy pusulasının içine konulan 4 oy pusulasından 3'ü geçerli 1'i geçersiz dediler. Zekaya bakın Allah aşkına, hukuka bakın. Tam bir rezalet. Bizim hukuk tarihimizin en büyük rezaletlerinden birisi budur. Bu uygulamayı hayata geçiren ve ikinci kez seçimi yaptıran o yargıçların hiçbirisi gerçek anlamda yargıç değildir. Talimat alan kişiye yargıç denmez. O nedenle onlara çete dedim. Dava açtılar. Bütün o davaları da kazanacağım. Nereye giderlerse gitsinler kovalayacağım o insanları. Çünkü her birimiz hukuka karşı çıkarız ama bir yargıç hukuku katledemez. Böyle bir lüksü yoktur yargıcın. İstanbul seçimlerinde görüldü. İstiyorlarsa bir daha seçim yaparız. Halk iradesine herkes saygı göstermek zorundadır."

Bir gazetecinin, "Yani hiçbir biçimde yönetimi vermemezlik edemezler." yorumu üzerine Kılıçdaroğlu, "Edemez. Tıpış tıpış verecektir. Ne demek veremez? Türkiye onun malı mı? Ben evinden su istemiyorum ki. Evinden tencere istemiyorum ben. Türkiye senin mi? 85 milyonun Türkiyesi bir kişinin olabilir mi? Nereden çıktı bu?" açıklamasında bulundu.

Savunma sanayisindeki gelişmelere de değinen Kılıçdaroğlu, bu alanda rekabetçi sistemin oluşturulmasının önemine işaret ederek, diğerlerinin tasfiye edilip bir kişinin önünün açılmasının doğru olmadığı görüşünü dile getirdi.

Kılıçdaroğlu, terörün bir insanlık suçu olduğunu, teröre karşı ortak tavır takınmanın iktidar ve muhalefetiyle herkesin görev alanında bulunduğunu kaydetti.

Seçimi kazanarak iktidara gelmeleri halinde Durum ve Hasar Tespit Komisyonu kuracaklarını bildiren Kılıçdaroğlu, bu komisyonun en geç 15-20 gün içerisinde bir rapor sunacağını ve buradan yola çıkarak kararlar almaya başlayacaklarını söyledi.

Seçimi kazanmaları halinde, Stratejik Planlama Teşkilatı da kuracaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bu Türkiye'nin kaynaklarının nerelere harcanması gerektiği yönünde, eskiden bildiğiniz Devlet Planlama Teşkilatı benzeri bir kurum, o oluşturulacak. Onunla beraber Ekonomik ve Sosyal Konsey'i toplayacağız, konsey içerisinde işçisinden sanayicisine kadar bütün sosyal taraflar yer alacak. Dolayısıyla alacağımız bütün kararları, toplumsal destekle alacağız." dedi.

Kadro çalışmalarının devam ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Şu anda kamuda görev yapıp, görevini hakkıyla, belli bir sorumluluk içinde yapan, gerçekten devletine çalışan insanlar yerlerinde kalacaklar. 'Geldik, hepsini birden atalım yerine yenisini getirelim.' düşüncemiz yok zaten. Nitelikli, birikimli insanlar kalacaklar. Ama çok politize olmuş, artık tümüyle sarayın talimatlarını yapan, kendi iradesini kullanmayan, herhangi bir becerisi de olmayan insanlar doğal olarak ayrılacaklar. Onların yerine daha birikimli, daha nitelikli insanlar gelecekler." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, "Seçildikten sonra, dış politika, Avrupa Birliği, Rusya ve bölgesel sorunlara nasıl çözüm sunacaksınız?" sorusuna, "Dış politikayı 180 derece değiştireceğiz. Yani yapılan yanlış. Doğru zemine oturtmamız lazım. Kavgacı bir dış politika olmaz. Hele Arap dünyasının iç işlerine karışmak, asla ve asla doğru değil. O dünya kendi içinde çatışır, kavga eder. Eğer Türkiye'ye bir görev düşüyorsa, Türkiye hakemlik rolünü üstlenir." yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, seçimi kazanmaları halinde dış politikada atacakları adımlara ilişkin, "Avrupa Birliği'nin öngördüğü bütün demokratik kuralları yaparız. Bir Alman demokrasiyi yaşayacak da, bir Türk neden kendi ülkesinde demokrasiyi yaşamayacak? Bir Kanadalı yaşayacak da bizim vatandaş neden yaşamasın? Bütün demokratik kuralları getireceğiz. 3 ay içerisinde onların vize için öngördükleri bütün kuralları, yasal düzenlemeleri yapacağız ve vizeler kalkacak." diye konuştu.

Rusya'nın Türkiye'deki yatırımlarına atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "Diyelim ki nükleer santral yatırımları var, devam edecek. Diğer yatırımları varsa ki, bazı büyük yatırımları Rusya'dan aldık. Cam sanayiini Rusya'dan aldık. Aliminyumu, demir-çeliği Rusya'dan aldık. Sonra onları modernleştirdik, daha güzel hale, dünyayla rekabet edebilir hale getirdik. Cam sanayiinde dünyanın en önemli 8 ülkesinden biri Türkiye. Bunların hepsini hayata geçirebiliyoruz." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, "Suriyeli kardeşlerimizi de en geç 2 yıl içerisinde kendi ülkelerine uğurlayacağız." açıklamasında bulundu.

Editör: Grlyrtts