"Kim bilir bu gidişin sonu ne olacak?".

Aslında şarkının bitişi böyle değildi,

Gidişin dönüşü olacak mı? türündeydi.

Uymayınca uydurduk, dostlar.

Görünen o ki ülkemiz artık terör girdabına iyice girdi.

İleri demokrasi,

Ve "Açılım" ucubesi "DEVLET" otoritesini bitirdi.

Yapılanları kimse masum eylemler,

Sokak gösterileri olarak görmesin.

Bunu hepimiz net olarak görelim,

Yakın hedef "Özerklik",

Sonrası dört parçanın birleştirilmesi,

Daha sonrası da "Birleşik Kürdistan'dır".

PKK"nın da,

BDP"nin de,

AB, ABD, İsrail"in de,

Barzani"nin de,

Kafalarında olan budur.

Kötü olan bu hedefler ve söylemler, AKP sayesinde daha da yakınlaştı.

Çünkü artık, Türkiye, teröriste teslim.

Başbakan bile "OY" endişesi ile sesini çıkarmadığına göre!

Durum bu.

Bir televizyon kanalında seyrettiğim bir sahne bu işin artık iyice bittiğini gösterdi.

Bağcılarda özel arabası terör hainleri tarafından tanınmaz hale gelen bir vatandaş

Karşısındaki eylemcilere feryat ediyordu;

"Arkadaş ben de KÜRT"ÜM, ne istediğiniz arabamdan, Allah belanızı versin".

Canı yanmış vatandaşa karşında duran terörist çapulcusunun cevabı ilginçti;

"Hemen kaybol, yarına kadar arabanın parçalarını bile bulamasın."

Daha da ilginci, bu tartışma,

Bu tehditler, hemen yanlarına ki polislerin gözü önünde oldu.

Çıtlarını bile çıkarmadılar!

Öze dönersek,

Son YSK olayı bizim gözümüzü açmalı!

Artık kanun yok.

Anayasa,yok delinebilir.

Vatandaşın güvenliği Allah"a emanet.

Başbakan olaylara sessiz.

Cumhurbaşkanı, kanunları delmesi yönünden,

YSK" ya aba altından sopa gösteriyor,

O da yanlı.

Meclis Başkanı bir başka

Ağlamacı başı yardımcı ise nedense! çok hüzünlü.

Özetle meçhule giden bir gemi, artık kalktı bu limandan.

Kanun hâkimiyetinin olmadı bir ülke profili gözümüzün önünde.

BDP artık hükümeti,

Devleti teslim almıştır.

Bayrağımız ayaklar altındadır,

Yönetenlerimizin, gariban Türk"lerin oyunu almaya yönelik bir iki cılız söyleminden başka bir hareketi yoktur.

Daha da kötüsü, BDP"nin bindirilmiş kıtaları,

Para ve menfaat karşılığı sokağa döktükleri eşkıyaları bir şeyi artık net olarak gördüler;

"Şiddet kullandıklarında Cumhurbaşkanı ve de AKP"den alamayacakları taviz olmadığını."

Sormak isterim, eylem planı hazırlayıp, Türkiye"yi aylarca savaş alanına dönüştürseler,

Sonunda da "ÖZERKLİK" talep etseler ne olur?

Hatta sokağa dökülüp,

"Öcalan"ın" ev hapsini isteseler,

Ortalığı yakıp yıksalar,

Bu taleplerin sonu ne olur?

Bence istenenler anında verilir.

Artık Türkiye"de kanunların işlediğini kimse söyleyemez.

YSK adam gibi karar aldı,

Kanunları uyguladı,

Başta Cumhurbaşkanı,

Sonra hükümet,

Sonra medya bülbülleri,

Adamları insan içine çıkamaz hale getirdiler.

Sonuçta 75 milyonluk halkın gözleri önünde bir hukuk cinayeti işlendi.

Ne için?

Polisi tokatlayan bir sabıkalı,

Her türlü eyleme katılmış bir iki eski milletvekili,

Ve de APO ile PKK"nın her türlü talebini meclise ileten üç beş örgüt, Öcalan yandaşı

Milletvekili adayı kişiler için.

Olayın özeti bu.

Tabii bu arada devlet acınacak hale düştü.

Diğer bir saptama da şöyle;

Aslında bu günlerde ben vatandaş Ali olarak iki şeyi hiç olmak istemem.

Birincisi "Güneydoğu"da polis olmak."

Aldıkları talimat belli.

Kimseye dokunmayacak, görmeyecek, duymayacaksın."

Daha da önemlisi, silah kullanmayacak, hatta üzerinde bulundurmayacak, cop hayatında bile olmayacak.

Bu arada boş zamanlarında dayak yiyeceksin.

İkincisi bu bölgede "İNSAN,"VATANDAŞ" olmayacaksın.

Sebebi belli.

İnsanın en önemli yaşamsal aktivitesi geçim ve güvenliktir.

Bu bölge ise Allaha emanet.

Taşlanan yakılan otobüsler, zorla kapatılan ekmek tekneleri,

Taşlar ve molotoflardan tanınmaz hale gelen dükkân ve evler.

Ve sokağa çıkmaya korkan,

Devletin güvenini artık arkalarında hissedemeyen insanlar.

Özetle vatandaşta devlet olmayınca teröriste teslim oldu.

Ve bu çileli insanlar hala sokak teröristlerine "OY" veriyorlar.

Bunu da anlamakta zorlanıyorum.

Özetle meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan,

Aman gönül dostları bu gemiyi durdurmanın tek yolu var,

Şu ana kadar ilkelerinden sapmayan

Vatan millet ve de bölünmezlik yönünde tek bir tavizi olmayan "TEK" partiye oy vermek.

Bu Kürt için de TÜRK içinde tek kurtuluş yoludur.

Sağduyulu vatandaşlırımıza duyurulur.