Türkiye’nin kültürel ve tarihi mirası olan Göbeklitepe, "tarihin sıfır noktası" unvanıyla her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor. Soğuk kış günlerinde dahi cazibesini kaybetmeyen bu eşsiz ören yeri, özellikle Şanlıurfa’nın ılıman iklim koşulları sayesinde ziyaretçilerin gözdesi haline geldi.
Türkiye’nin birçok bölgesinde soğuk hava hakimken, Şanlıurfa’da yazdan kalma günler yaşanıyor. Bu fırsatı değerlendiren yerli ve yabancı turistler, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Göbeklitepe’ye adeta akın ediyor. 2024 yılının kış ayları, Göbeklitepe’nin en yoğun günlerini yaşadığı dönemlerden biri oldu. Günlük binlerce ziyaretçinin uğradığı bu tarihi alan, insanlık tarihine dair benzersiz bilgiler sunuyor.
Göbeklitepe, yalnızca Türkiye’den değil, dünyanın dört bir yanından tarih meraklılarını ağırlıyor. Her yıl yüz binlerce kişinin ziyaret ettiği ören yeri, insanlık tarihindeki en eski yerleşim izlerini barındırmasıyla benzersiz bir konumda bulunuyor.
Göbeklitepe’nin içerisinde, neolitik döneme ait ve boyları 3 ila 6 metre arasında değişen "T" biçimli dikili taşlar yer alıyor. Bu taşların ağırlıkları 40 ila 60 ton arasında değişirken, üzerlerindeki yabani hayvan figürleri dikkat çekiyor. Bu figürler, dönemin inanç ve kültür anlayışına dair ipuçları sunuyor.
Ziyaretçiler, alana girdiklerinde rehberlerden taşların ve bölgenin tarihine ilişkin detaylı bilgiler alıyor. Göbeklitepe’nin etkileyici atmosferi, ziyaretçilerin yalnızca tarih öğrenmekle kalmayıp unutulmaz anılar biriktirmesine de olanak tanıyor. Alanda fotoğraf çekerek anlarını ölümsüzleştiren turistler, bu büyüleyici alanı hafızalarına kazıyor.
