Siyasetçi büyüklerimiz,

Zannediyorlar ki,

Söylediklerini sadece,

Hedef aldıkları siyasetçiler dinliyor.

Hayır efendim…

O salıdan salıya,

Çıktıkları ekranlarda,

Söylenenleri hepimiz dinliyoruz.

Kızlarımız,

Çocuklarımız,

Analarımız,

Kız kardeşlerimiz.

Bu söylemleri zaman zaman ,

Yüzleri kızararak dinliyorlar.

Aslında birilerinin,

"Siyasi Ahlakı" siyasete oturtması gerek.

Bir büyüğümüz ekranın karşısına geçmiş,

Güya siyaset yapıyor,

Söylediklerine bakın;

Alçak,

Namert,

Ahlaksız,

Soyguncu,

Edepsiz.

Şerefsiz.

Kullanılan kelimelerin en,

Usturupsuzu bunlar.

Diğer siyasetçimiz de cevap verecek ya,

O da ondan aşağı kalmıyor;

"Hain,

Bölücü,

Yobaz,

Namert…"

Bu güzel bir manzara mı?

Siyaset bu mu?

Kendini vatandaşa anlatmanın,

Yegâne yolu,

Küfretmek,

Hakaret etmek üzerine mi?

Kurulu!

Siyasetçilerimiz dertlerini,

Sitemlerini,

Edebi bazı sözlerle,

Küfretmeden anlatamazlar mı?

Acizler mi?

Hayır anlatırlar,

Ama bu küfür sanatının,

Herhalde siyasi arenada,

Bir albenisi var.

Oyları mı artıyor?

Yoksa halka daha şirin(!) mi?

Görünüyorlar,

Bilmiyorum.

Ama hiç hoş değil.

Eskiden de sataşma vardı.

Ama şimdilerde bu sataşma üslubu çok yol kat etti,

Edepsizlik yönünde.

Ben rahmetli Ecevit'in küfrettiğini hiç görmedim.

Demirel zaten sözle adamı bitirirdi.

Özal"da küfretmezdi.

Kötü olan bu edep bozulması edebiyatının mimarının,

Biraz AK Parti tandanslı olması.

Bakın Başbakanımızın son söylediğine;

"İki AYYAŞ kanun yapmış"

Kim bu iki ayyaş?

Açıklama yok!

Van taraflarından biraz kıvırtıcı bir açıklama,

Sonra tık yok.

Tarihe bile saygı göstermiyorlar.

Kastedilen Atatürk ise,

Bence bu kadarı da fazla.

Sen adama ayyaş dersen,

Birileri de çıkar,

Sana yobaz-gerici diyebilir.

Hem biz tarihi büyüklerimizi özel hayatları ile mi?

Yoksa yönetim bazında yaptıkları faydalı işlerle mi?

Anacağız.

Ayrıca adam içerse içer,

Sana ne?

Günahını sen mi? Belirleyeceksin!

Sen Tanrı mısın arkadaş!

Ayıp yahu.

Bir de Osmanlının niçin yıkıldığını,

Sanayi devrimini niye yapamadığını,

Niçin ilerleyip çağdaş medeniyetler seviyesine gelemediğine bir bakın.

Bunun önünde en büyük engelin Tanrının ve de kitabımızı bize öğretileri dışında,

Kendilerine rol biçen bazı sanal din bezirgânları olduğunu görürsünüz.

İşte Atatürk onları siyaset dışına itti.,

Kötü mü oldu?

Bence iyi oldu.

Ama şimdi birileri o düzene özlem duyuyor sanırım.

Çünkü uygulamaları hep bu yönde.