SAHABE-İ kiramın büyüklerinden biri olup; Rasûlüllah'ın vahiy kâtiplerindendir. Babası'nın adı Kab, annesi'nin ismi Suheyledir. İki künyesi vardır: ''Ebul Münzir ve Ebut Tufeyl.'' Medineli olup, Hazrec kabilesi'nin Neccâr oğulları kolundandır.Doğum tarihi kesin olarak bilinmemek'tedir.

Übey b. Kabin Müslümanlığı kabul etmesi Rasulüllah'ın Medine'ye hicret etmesin'den önce, Akabe biatlarında olmustur. Übey b. Kab, ikinci Akabe biatında Rasûlüllah'a biat eden yetmiş kişi içerisinde idi. Rasûlüllah, Medineli Müslümanlar arasında yapmış olduğu kardeşlik antlaşmasında Übey b. Kab ile Aşere-i Mübeşşere'den Said b. Zeydi kardeş yaptı. Übey, Rasûli Ekrem ile Bedir, Uhud, Hendek ve diğer bütün muharebelere katıldı. Uhud muharebesinde kendisine bir ok isabet etmiş, Rasûlüllah ona bir tabib göndermiş, tabib, okun girdiği yerdeki damarı keserek, üzerini dağlamıştı.Bu suretle Übey b.Kab bu arıza'dan kurtulmuş oldu.Übey b. Kab, cahiliyye döneminde de okuma yazma bilen az sayıdaki kimseler'den biri idi. Rasulüllah Medine'ye hicret edince, orada, ensar içerisinde yazılarını ilk yazan Übey b. Kab olmuştur.Yazdığı yazıların sonuna filan oğlu filan yazdı diyenlerin de ilki idi.Medine döneminde Rasulüllah'a gelen vahyi ilk yazan Übey b. Kab olmuştur. Übey b. Kab olmadığı zaman Zeyd b. Sabit yazardı. Peygamber(s.a.v) Efendimiz ilahi vahyi Cebrailden aldığı zaman, Übey b.Kab o'nu daha yazının islaklığı üzerinde iken ezberler, Rasûlüllah'a okurdu.Übey ashabın en alimlerindendi.Tabiinin büyük bilginlerin'den olan Mesruk söyle derdi: ''Rasûlüllah'ın ashabıyla görüştüm. Alimlerinin şu altı kişiye dayandığını gördüm: Ali, Abdullah b. Ömer, Zeyd b. Sabit, Übey b. Kab ve Ebud Derdâ.'' Übey b. Kab, Kur'an-ı Kerîmi en iyi okuyan sahabîler'den idi.Efendimiz; ''ümmeti'min en iyi okuyanı Übeydir,'' buyurmuş'tur. Bu sebeple; ''Seyyidül Kurra'' lakabiyla tanınmıştı.Rasulülla'hın zamanın da Kur'anı cem ederek, ona arzeden sayılı sahabîler'den biri idi. Enes b.Malik, Rasûlüllah zamanında Kur'an-ı dört kişi hıfzetmiş olup, hepsi de ensardandı. Bunlar: ''Übey b. Kab, Muaz b. Cebel, Ebû Zeyd ve Zeyd b. Sabittir'' demiştir. Mescidi Nebide, O,Kuran-ı Kerîmi öğretmesi karşılığında her hangi bir ücret almazdı.Nitekim ondan şöyle rivâyet edIlmiştir:

Muhacirlerden birine Ku'ran öğretmiştim.Bu zat bana bir yay hadiye etti. Ben bunu Rasûlüllah'a anlatınca; ''O'nu alırsan ateşten bir yay almış olursun'' buyurdu. Ben de yayı sahibine geri verdim.

FETVA VERMEDE YETKİLİ İDİ:

Rasûlüllah zamanında fetva veren, üçü muhacir ve üçü ensardan olmak üzere altı kişi idi. Muhacirlerden olanlar; Ömer, Osman, Ali; ensardan olanlar da Übey b. Kab, Muaz b. Cebel ve Zeyd b. Sabittir. Übey b.Kab, Rasûlüllah zamanında idârî görevlerde de bulunmuştur.

Übey b. Kab da Hz. Ebû Bekirin danışma meclisi üyelerinden idi. Aynı zamanda Hz.Ebû Bekir döneminde fetva vermekle görevli meşhur fakihler'den biri idi.

Hz.Ömerin hilafeti döneminde onun şura meclisinde çalışır ve kabilesi Hazreci temsil ederdi.Hz.Ömer, bir zaman halka hitabında şöyle demiştir; ''Kuran'dan sormak isteyen Übey b. Kaba gelsin, feraizden sormak isteyen Muaza, mal isteyen de bana gelsin. Çünkü Allah, beni hazinedar ve dağıtıcı kıldı.''

Hz. Ömer zamanın da teravihi cemaatle ilk kıldıran da Übey b. Kab olmuştur. O'nun Hz.Osmanın hilafeti döneminde hicri 30'da öldüğünü söyleyenler olmuştur.