15 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara
Ortadoğu Gazetesi YAŞAM Adil amcanın çabasıyla meyve çekirdekleri onlarca ağaca dönüştü

Adil amcanın çabasıyla meyve çekirdekleri onlarca ağaca dönüştü

Çorum'da çiftçi emeklisi 75 yaşındaki Adil Özdemir, köyünde meyve çekirdeklerinden onlarca ağaç yetiştirdi.

Tatar köyünde, evinin yaklaşık 2 dönümlük bahçesi elma, armut, kiraz, erik, badem, vişne, şeftali, ayva, üzüm, fındık ve ceviz ağaçlarıyla dolu olan Özdemir, yazın meyve yemek için gelen misafirlerini ise 32 yıl önce ilk diktiği ceviz ağacının gölgesinde ağırlıyor.

El arabası ile su taşıdığı ağaçlarına özenle bakan Özdemir, evinin çatısının altına yerleştirdiği kovalarda biriken yağmur suyunu da ağaçlarını sulamakta kullanıyor.

Evli ve beş çocuk babası Özdemir, AA muhabirine, ağaçları çok sevdiğini, yediği meyvelerin çekirdeklerinden ağaçlarını yetiştirdiğini anlattı.

Çekirdekleri önce plastik kaplara diktiğini, büyüyen fidanları daha sonra kendi bahçesinde, tarlalarının kenarında ya da boş gördüğü yerlerde toprakla buluşturduğunu belirten Özdemir, "Ağaç dikmeyi çok seviyorum, çekirdekleri dikmeyince rahat edemiyorum. Diktiğim ağaçları elimle suluyorum. Zamanımı bu ağaçlarla geçiriyorum. Bir adam sigara içer, 'Niye içiyorsun?' diye sorulunca, 'Bırakamıyorum' der ya ben de fidan dikmeyi bırakamıyorum." diye konuştu.

Yetiştirdiği meyvelerden herkes yiyebilir

Meyve ağaçlarından hiçbir ticari beklentisinin olmadığını vurgulayan Özdemir, en büyük mutluluğunun ise meyvelerin kuşlar ve insanlar tarafından yenmesi olduğunu ifade etti.

Tek kuralının ağaçlara zarar vermemek olduğunun altını çizen Özdemir, sözlerine şöyle devam etti:

"Öyle kiloyla miloyla bir şey yok, meyve satmam ben. Gelsinler, toplasınlar yesinler, yemek serbest. Çocuklarım, onların arkadaşları, eş dost geliyor buraya. Onlara meyve ikram ediyorum. Ağacın yanından geçenlere de istedikleri kadar meyve alabileceklerini söylüyorum. Yeter ki dallarını kırmasınlar. 'Geçmişlerinin canına değsin' deseler bana yeter. Bu ağaçlarda kuşların da nasibi var. Kuşlar meyveleri yerken onları seyrediyorum. Meyveleri yiyorlar, sonra ağızlarını yukarı kaldırıyorlar. Demek ki yukarıya dua ediyorlar. Onları seyretmekten keyif alıyorum."

Boş arazi bırakmadığını, bu yıl buğday da ektiğini söyleyen Özdemir, "Bu yıl mahsulümüz iyi. Her tarafı ekiyorum. Devlet bize güzel destekler de veriyor. Aşık Veysel 'Benim yarim kara topraktır' diyor ya benim yarim de bu toprak. Ben 75 yaşındayım, daha ne kadar yaşayacağım. Ben öldükten sonra buradan meyve yiyen insanlar 'Geçmişlerinin canına değsin' derse ben mezarda rahat uyurum." dedi.

"Ormanı sevmeyen vatanı da sevmez"

Özdemir, insanlara buldukları her yere meyve fidanı dikmelerini tavsiye ederek, şunları kaydetti:

"İnsanlar meyve ağaçları diksin, ormanı sevsin. Ormanı sevmeyen vatanı da sevmez. Ağacını, meyveni, ormanı, bayrağı seversen, vatanını da rahat seversin. Ben vatanım için bayrağım için şehit düşmeye de hazırım. Herkes meyvesini diksin, ormanına sahip çıksın."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *