Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Eşref A.(44) getirildi. Duruşmada taraf avukatları da hazır bulundu.
Tutuklu sanık Eşref A. savunmasında Sultanbeyli'deki bir Kuran kursunda hoca olarak görev yaptığını, başka bir Kuran kursunda da çalıştığını söyledi. Maaşını devletin verdiğini söyleyen Eşref A., mağdur çocuğun yaklaşık 8 senedir kendisinin öğrencisi olduğunu, bir süre sonra şehir dışına taşındığını belirterek, "Mağdurun annesi yaklaşık 1, 5 sene önce beni arayarak oğlunun yine kursta yatılı olarak kalmasını istedi. Mağdur önceleri devamlılık gösteriyordu ama son 1-2 ayda kursa gelmemeye başladı. Annesi bana ulaştı ve oğlunun Kuran kursuna devam etmesi için ikna etmemi söyledi. Ben de gelmesini söyledim" dedi.
Olay günü babacan bir tavırla kursa devam etmesi gerektiğini anlattığını öne süren sanık Eşref A., "Saat 22.00 sıralarında aç olup olmadığını sordum, aç olduğunu söyledi. Kendi arabama aldım. Bu sırada üşüdüğünü söyleyince, 'Arkaya geç kafanın altına benim hırkamı al' dedim. Arkaya geçti, önce kokoreççiye ardından künefeciye gittik. Saat 01.00-02.00 sıralarında evine bıraktık. Ben iddianamede anlatıldığı gibi mağdura livata yoluyla cinsel istismarda bulunmadım. Böyle bir iddiayı kabul etmiyorum, beraatimi isterim" şeklinde konuştu.
Mahkeme başkanı, sanığın emniyetteki ifadesinde mağdur çocuğu öptüğünü söylediğini hatırlattı. Sanık, "Orada vermiş olduğum ifade doğrudur. Arabayı aldıktan sonra açıklık bir park alanda arabayı durdurdum. Aracımdan örtü çıkartıp yere serdim, daha sonra burada nasihat ettim. Bu arada baba şefkati ile elimi omzuna attım, yanağından da birkaç kez öptüm" şeklinde cevap verdi. Mağdur çocuğun kendisine iftira attığını öne süren Eşref A., "Zira annesi babası kursa gelmesi için baskı yapıyordu. Bu baskıyı kırmak için bu şekilde suç isnadında bulunarak kursa gelmemek istedi. Bu nedenle iftira attığını düşünüyorum" dedi. Sanık tahliyesini talep etti.
Sanık avukatlarının beyanlarının alınmasının ardından, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı sanıktan şikayetçi olduklarını söyledi. Mağdur çocuğun avukatı ise, "Olay günü gece 22.00 sıralarında hava durumu 20 derecedir. Çocuğun üşümesi mümkün değildir, ayrıca sanık yemek yiyeceği yeri ve arabayı durduracağı yeri tenha seçmiştir. Şikayetimiz devam etmektedir" şeklinde konuştu.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, suç vasıf ve mahiyetiyle, mevcut delil durumunu dikkate alarak sanığın tutukluluğun halinin devamına karar verdi. İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü'ne yazı yazılarak genetik inceleme raporunun mahkemeye gönderilmesine karar veren mahkeme, mağdur çocuğun beyanlarının alınması için duruşmayı erteledi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede 13 yaşındaki mağdur erkek çocuğun Sultanbeyli'deki bir Kuran kursuna gittiği ve 'hocası' Eşref A.'nın kendisini 10 Mayıs 2022 tarihinde otomobiline bindirerek karanlık bir yere götürdüğünü söylediği belirtildi. İddianamede şüpheli Eşraf A.'nın burada önce çocuğu öptüğü, ardından nitelikli cinsel istismarda bulunduğu öne sürüldü. İddianamenin değerlendirme kısmında hastane raporu, mağdur beyanı ve şüphelinin kısmi tevilli ikrarı gibi hususlar dikkate alınarak mağdurun istikrarlı ve tutarlı beyanları olduğu vurgulandı. Mağdurun olayları ayrıntı vererek anlattığı ve şüpheliye iftira atılmasını gerektiren bir husumet bulunmadığı kaydedilen iddianamede, "Türk toplum yapısındaki yerleşik teamüller bir bütün olarak ele alındığında, mağdurun isnatlarının derecattan geçirilmesinde kamu yararının bulunduğu" ifade edildi.
İddianamede Eşref A.'nın "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçundan 16 yıldan az olmamak şartıyla hapisle cezalandırılması istendi.
