8. Dönem Toplu Sözleşme süreci devam ederken Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 2026 ve 2027 yıllarını kapsayacak zam oranlarına ilişkin beklentilerini açıkladı. Anadolu Yayıncılar Federasyonu’nun "Anadolu Sohbetleri" etkinliğinde konuşan Yalçın, toplu sözleşmenin 4 milyon memur ve 2 milyon emekli memuru doğrudan ilgilendirdiğini hatırlattı.
Yalçın, kamuda memur-işçi arasındaki ücret dengesizliğine dikkat çekerek, “Şu an en düşük memur maaşının Ocak 2026 itibarıyla 67 bin liranın üzerinde olması gerekiyor. Bazıları teklifleri yüksek buluyor ama gerçek şu ki, memurun maaşı düşük. Maliye Bakanlığı’nın gerekçelerle değil, piyasadaki gerçeklerle gelmesini bekliyoruz.” dedi.
Yalçın Kamuda aynı statüde çalışanlar arasında ücret dengesizliği olduğuna işaret ederek; "Birisinin adı memur, birinin adı işçi. Bu dengesizlikten kaynaklı bir tartışma yürüyor. Okumanın, memur olmanın, emek vermenin hiçbir kıymetiharbiyesinin kalmadığı bir kıyas yaşanıyor kamuda. Şu an en düşük memur maaşının Ocak 2026 itibarıyla 67 bin liranın üzerinde olması gerekiyor. Bazıları, 'Memur-Sen'in teklifleri çok yüksek.' gibi cümle kuruyor. Memur- Sen'in teklifleri yüksek değil, memurun maaşı düşük. Bu çok net. Merkez Bankasının enflasyon hedefleri üzerinden konuya yaklaşmıyoruz. Maliye Bakanlığının bize gerekçelerle değil, piyasadaki gerçeklerle gelmesini bekliyoruz. Onun için ayın 12'sinde gelecek teklif son derece önemlidir." ifadelerini kullandı.
Kamu emekliliklerin yaşadıkları sorunlara dikkati çekerek, "Emekli kamu görevlilerinde ciddi stres var. Çünkü görev aylığıyla, emekli aylığının arasındaki makas koptu. Kişi, emekli olduğunda, görevdeyken aldığı ücretin yüzde 70-80'ini alırdı. Şimdi yüzde 50'nin altına indi. Yani 30 yıl çalışmış bir memur 25 bin lira emekli aylığı alıyor. Asgari ücret ne kadar? 22 bin. Asgari ücret kadar emekli aylığı ile hayatını devam ettirilme şansı yok." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2025'in "Aile Yılı" olarak ilan edilmesinin önemine değinerek çocuk ve eş yardımının artırılması gerektiğini belirtti.
Devletin en büyük sosyal politika aracının devam eden toplu sözleşme süreci olduğuna işaret ederek, bu toplu sözleşmede gelir dağılımında adaleti sağlamanın, gelirleri yükseltmenin, alım gücünü yukarı çekmenin en önemli başlıklar olduğunu aktardı.
Yalçın, bir gazetecinin, toplu sözleşmedeki zam teklifine ilişkin sorusuna, şu yanıtı verdi; "Bizim teklifimizin çeşitliliğini dikkate aldığınızda taban aylığa 10 bin lira dediğimiz şey, herkese eşit miktarda yansıdığı için yukarısı fazla aşağısı daha az oldu tartışmasını geride bırakıyor. Masaya en düşük devlet memuru maaşı 74 bin lirayı bulsun diye geldik. Bu rakam çok yüksek değil."
Hükümetin 2026-2027 enflasyon hedefleriyle, Memur-Sen'in verdiği teklif arasındaki farka ilişkin soruyu şu şekilde yanıtladı; "Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 'Enflasyonu 2026'da yüzde 20, 2027'de 10'lu rakamlarda düşünüyoruz' demiş olması onun için bir hedeftir. Ama bizim için bir gerekçe değildir. Çünkü biz gerekçelerle değil, gerçeklerle yaklaşıyoruz. Geçen dönem biz masadayken 2024 için yüzde 33'tü hedef. Ertesi hafta güncellendi ve yüzde 36'lı rakamlara doğru çekildi. Yani onun için o rakam üzerinden biz hareket edemeyiz."
Yalçın, diğer konfederasyonlarca çeşitli zam tekliflerinin açıklandığının hatırlatılması üzerine, şunları aktardı; “Çok fazla rakam dolanıyor. Bunu ortadan kaldırmak için masada bulunan üç konfederasyon başkanıyla bir görüşme yaptık. Kafa karışıklığı olmasın diye aynı teklifi söyleyelim dedik. Fakat zaman darlığından fırsatı olmadı. Süreç içinde eğer ortaklaşmak gerekiyorsa, bir araya gelir süreç içerisinde de ortaklaştırabiliriz denildi. Onun için şimdi ilk teklif sonrasında ihtiyaç olursa konfederasyon başkanları olarak bir araya gelip teklifi birleştirerek tek teklife dönüştürebiliriz.”