Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Turkuvaz Medya Merkezinde Sabah Gazetesi ve ekonomi kanalı A Para'nın düzenlediği Türkiye 2023 Zirvesi'nde, bakanlığın mevcut işlerinin içerisine iklim değişikliğinin de eklendiğini hatırlattı.

İklim değişikliği konusunun bugün dünyanın en önemli sorunlarından bir tanesi olduğunu belirten Kurum, iklim değişikliğinin sadece bir çevre meselesi olmadığını, aynı zamanda bir kalkınma ve milli güvenlik meselesi olduğunu söyledi.

İklim değişikliğinin etkilerinin dünya genelinde net şekilde hissedildiğini, afetlerin sıklığının geçmiş yıllara nazaran giderek arttığını dile getiren Kurum, son 200 yıla bakıldığında özellikle gelişmiş ülkelerin toprağı, havayı ve suyu hoyratça kullandığını vurguladı.

195 ülkenin taraf olduğu Paris İklim Anlaşması'na ilişkin konuşan Kurum, Türkiye'nin gelişmiş ülkelerin bulunduğu Ek-1 listesinde yer aldığının altını çizdi.

İklim finansmanına erişim noktasında diğer ülkelere yapılanın aynısının Türkiye'ye de yapılması gerektiğini anlatan Kurum, bu çerçevede Türkiye'ye yapılan haksızlığın giderilmesini ilettiklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iklim değişikliği konusundaki vizyonunu Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda paylaştığını aktaran Kurum, "Paris Anlaşması'na taraf olduk. 2053 yılında ülkemizin karbon nötr bir ülke olması, sıfır emisyona erişebilmek üzerine Sayın Cumhurbaşkanımız hedefimizi tüm dünyaya ilan ettiler." dedi.

1950'li yıllarda Türkiye'nin sanayi devrimini kaçırdığını, 1990'lı yıllarda teknolojik devriminden kısmen istifade ettiğini kaydeden Kurum, "Bu anlayışla çalışmalarımızı yürüteceğiz. Şimdi artık yeni bir sürece giriyoruz. Yeşil kalkınma süreci, yeşil dönüşüm dediğimiz sürece giriyoruz. Ve bu süreçlerden açıkçası en olumlu anlamıyla istifade etmek istiyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi maruz kalan bir ülke olmak istemiyoruz, bu dönüşümlere etki eden, liderlik eden ülke olmak istiyoruz." ifadesini kullandı.

"2053'de sıfır emisyon" hedefi doğrultusunda İklim Şurası düzenlenecek

İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu'nu kurduklarına dikkati çeken Kurum, Türkiye'nin "2053'de sıfır emisyon" hedefi doğrultusunda stratejik planın yapılacağı İklim Şurası'nı 2022 yılının ocak ayında düzenleyeceklerini söyledi.

Emisyonların yüzde 70'inin fosil yakıtlardan kaynaklandığına işaret eden Kurum, 2030 yılına kadar emisyon artışlarının azaltılması noktasında verilen taahhütlerin üzerinde başarılı bir süreç izlendiğini dile getirdi.

Kurum, "Bizim amacımız 2053'e geldiğimizde ürettiğimiz emisyonlarla bu emisyonları yutacağımız bir sistemi, yani 'karbon nötr' dediğimiz adımları atmamız gerekiyor. Bu stratejik plan da aslında bunlarla ilgili. Yutak alanlarımızı arttıracağız, yenilenebilir enerji kaynaklarımız noktasında çok iyi durumdayız." değerlendirmesini yaptı.

Üretim sektörünün, yeşil mutabakata uyum çerçevesinde eylem planlarını hayata geçireceğini belirten Kurum, "Artık bundan sonra üretim, sürdürülebilir üretim olacak, çevre dostu üretim olacak, iklim dostu üretim olacak. Bu çerçevede adımlar atılacak. İnşallah Sanayi Bakanlığımız ve Enerji Bakanlığımızla birlikte 'Emisyon Ticaret Sistemi' kuracağız." diye konuştu.

Emisyon ticaret sisteminin tüketiciye olumlu yansıyacağına değinen Kurum, bu vesileyle yeşil alanların sayısının da artacağını ifade etti.

Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin ihalesi yıl sonunda yapılacak

Ülke genelinde 81 milyon metrekare millet bahçesi hedefiyle başlatılan çalışmalarda 111 Millet Bahçesinin tamamlandığına vurgu yapan Kurum, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi ihalesinin bu yıl sonu itibarıyla yapılacağını ve Cumhuriyetin 100. yılında, 2023'de hizmete açılacağını açıkladı.

Korunan alan miktarını arttırmaya çalıştıklarını söyleyen Kurum, yaklaşık İstanbul'un iki katı büyüklüğündeki korunan alanı son iki yıl içerisinde ilan ettiklerini, çalışmalarla ülkenin, dört ana hat üzerinden 22 ekolojik koridorlarla birbirine bağlanacağını aktardı.

 "Yaklaşık 11 bin metreküp müsilajı bertarafa yöneldik"

Geçen aylarda Marmara Denizi'nde de etkili olan müsilaja da değinen Bakan Kurum, iklim değişikliğinin ve denizdeki kirliliğin bunun sonuçlarından olduğunu söyledi.

Marmara Denizi'ndeki müsilaj konusunda örnek çalışma yürüttüklerini ifade eden Kurum, "İlk önce önceliğimiz denizdeki müsilajın toplanmasıydı. Yaklaşık 11 bin metreküp müsilajı bertarafa yöneldik. Artık şu an denizlerimizde, kıyılarımızda müsilaja rastlamıyoruz." dedi.

Marmara Denizi'nin kirletilmesine müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Kurum, şöyle konuştu:

"Bu çerçevede önemli denetimler yürütüyoruz. 88 bin denetim yaptık, bu denetimler çerçevesinde 118 milyon lira idari para cezası uyguladık, 135 işletmenin faaliyetini durdurduk. Ülkemizin her noktasında gerek çevreye ilişkin, gerek şehirlerimize ilişkin, gerek iklim değişikliğine ilişkin adımlarımızı kararlı şekilde attık."

Türkiye'nin çevreye saygılı bir liderinin bulunduğunu aktaran Kurum, şunları kaydetti:

"Açıkçası saygıdeğer eşi Emine Erdoğan hanımefendi, keza bizim her çevre projemizin içerisindeler. Bugün Paris Antlaşması imzalanıyorsa, ülkemiz 2053 yılında tüm dünya ülkelerinden belki çok daha pozitif anlamda bir hedef ortaya koyuyorsa bu Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonudur. Sayın Cumhurbaşkanımızın çevreye, ülkeye olan yaklaşımıdır. Çocuklarımıza, geleceğimize olan bakış açısıdır. Dolasıyla bu konuda çok şanslıyız, kendilerine şükranlarımızı arz ediyorum. Aynı kararlılıkla, aynı anlayışla biz çevremizi, denizlerimizi koruyacağız, yeşil alanlarımızı arttıracağız ve 2023 yılına geldiğimizde muasır medeniyetler seviyesine ulaşmış, yeşil alanları arttırmış, tüm sektörleriyle birlikte emisyonlarını takip eden, emisyonlarını azaltma noktasında bu mücadeleyi veren bir ülke olma adına başta bakanlığımız, diğer bakanlıklarımız inşallah çalışmaya devam edeceğiz."