Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde resmi olmayan sonuçlara göre zafer, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın oldu. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Hristodulidis, sosyal medya üzerinden Erhürman’ı tebrik ederek, Kıbrıs sorununun çözüm sürecine yeniden başlanması çağrısında bulundu. Bu açıklama, Ada’da yeniden müzakere süreci ihtimalini gündeme taşıdı.
Rum Liderden “Crans Montana’ya Dönüş” Çağrısı
Hristodulidis, X (eski Twitter) hesabından yaptığı paylaşımda, “Sayın Erhürman’ı tebrik ediyor, en kısa sürede görüşmeyi umuyorum” ifadelerini kullandı. Rum lider, açıklamasında ayrıca 2017 yılında Crans Montana’da kesintiye uğrayan Kıbrıs görüşmelerinin yeniden başlatılması yönünde mesaj verdi.
Hristodulidis şu ifadeleri paylaştı:
“Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sayın Antonio Guterres’in açıkladığı taahhüt çerçevesinde, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik esaslı müzakerelerin Crans Montana’da kesintiye uğradığı noktadan itibaren yeniden başlatılmasına katkıda bulunmaya hazırım. Güçlü siyasi irademi ve kararlılığımı yineliyorum.”
Rum lider, olası yeni sürecin Birleşmiş Milletler kararları ve Avrupa Birliği değerleri temelinde yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Crans Montana Müzakereleri Neden Çöktü?
2017 yılında İsviçre’nin Crans Montana kasabasında düzenlenen Kıbrıs Konferansı, taraflar arasında yapılan yoğun diplomatik temaslara rağmen sonuçsuz kalmıştı.
Toplantılara Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı, Rum lider Nikos Anastasiadis ve garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve Birleşik Krallık’tan üst düzey temsilciler katılmıştı.
Türkiye’yi dönemin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan’ı ise Nikos Kocias temsil etmişti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in doğrudan katılımı, sürece “tarihi fırsat” olarak damga vurmuştu.
Güvenlik ve Garantiler Krizi
Müzakerelerde güç paylaşımı, mülkiyet, toprak düzenlemeleri ve güvenlik konuları masadaydı.
Ancak özellikle “güvenlik ve garantiler” başlığında Türkiye ve Yunanistan arasında derin görüş ayrılıkları ortaya çıktı.
Rum tarafı garantörlük sisteminin tamamen kaldırılmasını isterken, Türk tarafı bu talebi reddetti. Türkiye, Türk askerinin Ada’daki varlığının Kıbrıslı Türkler için güvence olduğunu vurguladı.
BM Genel Sekreteri Guterres, konferansın ardından yaptığı açıklamada,
“Kıbrıs’ta kalıcı çözüm için tüm taraflar büyük çaba gösterdi ancak anlaşma zemini bulunamadı,”
ifadelerini kullanmış, yeni bir sürecin başlaması için taraflardan siyasi irade beklendiğini belirtmişti.
Erhürman Döneminde Yeni Müzakere Kapısı mı Açılacak?
Tufan Erhürman’ın seçilmesiyle birlikte gözler yeniden Kıbrıs müzakerelerine çevrildi.
CTP lideri Erhürman’ın daha önceki açıklamalarında, “adil, eşit ve iki toplumun siyasi eşitliğini temel alan bir çözüm” vurgusu yapması dikkat çekmişti.
Ankara’nın da iki devletli çözüm modeline verdiği desteği koruduğu bilinirken, önümüzdeki süreçte Erhürman ve Hristodulidis arasında atılacak adımlar, Kıbrıs’ta yeni bir sayfa açılıp açılmayacağını belirleyecek.
