Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yaşamı altüst olan binlerce insan arasında, 23 yaşındaki Barış Özbay’ın hikayesi Türkiye’nin gündemine oturdu. Defne ilçesinde annesi Semra Özbay ile birlikte yaşam mücadelesi veren genç adam, yaşadığı travmayı aşamayarak adeta dijital dünyanın esiri haline geldi.
50 yaşındaki anne Semra Özbay, oğlunun depremin ardından içine kapandığını, üniversite eğitimini yarıda bıraktığını ve günün neredeyse tamamını telefon ve bilgisayar başında geçirdiğini anlattı.
“Deprem Olduğunda Bile Telefonla Oynuyordum”
Barış Özbay, 6 Şubat 2023 sabahı saat 04.17’de yaşanan asrın felaketi sırasında bile elinden telefonunu bırakmadığını şu sözlerle dile getirdi:
“Deprem olduğunda uyumuyordum. Akşama kadar telefonla oynuyordum. Sallanmaya başlayınca küçük bir deprem sandım ama hızlanınca durumun ciddiyetini anladım. Elektrikler kesilince bile oyunumu kaydediyordum. Nenem deprem olduğuna inanmadı, benim salladığımı sandı. Sallantı sürerken bile elimden telefonu bırakmadım.”
Bu sözler, yaşadığı psikolojik travmanın boyutunu gözler önüne seriyor. Özbay, günlerinin büyük kısmını telefon başında geçiriyor, dışarıya yalnızca zorunlu durumlarda çıkıyor. “Eve geldiğimde yine telefonla oynuyorum. Yemek yemeyi, hatta banyo yapmayı bile istemiyorum. Elimde olsa tüm gün uyurdum.” sözleri, genç adamın ruh halini derinlemesine yansıtıyor.

“Eskiden Hayat Dolu Biriydi”
Barış’ın yakın arkadaşı Furkan Çakmak, onun geçmişte oldukça neşeli ve sosyal bir genç olduğunu belirterek yaşanan değişimi şöyle anlattı:
“Barış’la ortaokuldan beri arkadaşız. Derslerde çok başarılı değildi ama çok zeki bir çocuktu. Teknolojiye ilgisi fazlaydı, oyun oynar, filmler izlerdi. Depremden önce bakımlı, düzenli bir insandı. Üniversiteden sonra yalnız kalınca içine kapandı. Depremden sonra tamamen değişti. Artık tırnaklarını kesmiyor, kişisel bakımını yapmıyor. Eski Barış’a dönmesini istiyoruz.”
Bu sözler, sadece bir gencin değil, bir kuşağın yaşadığı travmayı da gözler önüne seriyor.
Anne Semra Özbay: “Oğlum Eskisi Gibi Olsun Yeter”
Anne Semra Özbay ise çaresizliğini ve oğluna duyduğu özlemi şu cümlelerle anlattı:
“Depremden önce oğlum arkadaşlarıyla vakit geçirirdi. Parklarda gezer, müzik dinlerdi. Depremden sonra tamamen değişti. Artık dışarı çıkmak istemiyor, sadece telefonda video izliyor. Daha önce asla tırnaklarını uzatmaz, banyo yapmayı çok severdi. Şimdi hiçbir şey yapmak istemiyor. Ben sadece onun yeniden sağlığına kavuşmasını istiyorum.”
