DEM Parti ve örgüt çevreleri sürekli olarak Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü talep etse de, Öcalan’ın güvenlik gerekçeleriyle İmralı Adası’ndan çıkmak istemediği biliniyor. Bu nedenle herhangi bir tahliye ya da farklı bir bölgeye sevk ihtimali zayıf olarak değerlendiriliyor.
2. İletişim ve Çalışma Koşullarının Genişletilmesi
Bu senaryoda Öcalan’a süreç yönetimi için daha rahat iletişim ve temas ortamı sağlanabileceği öngörülüyor. İdari kararlarla çalışma koşullarının iyileştirilmesi, DEM Partililerle daha sık görüşebilmesi, telefon hakkı gibi iletişim araçlarına erişim sağlanması gündemde olabilir.
3. Yeni Parti Kurma ya da Mevcut Yapıya Liderlik Etme
Kulislerde en çok konuşulan ihtimallerden biri de DEM Parti’nin olağanüstü kongreyle yeniden yapılanması ve bu sürecin ardından Öcalan’ın yeni bir parti kurması ya da mevcut yapının başına geçmesi. Ancak mevcut anayasa ve siyasi partiler kanunu buna hukuken olanak tanımıyor. Bu tür bir girişimin gerçekleşebilmesi anayasal değişiklikler gerektiriyor.