28 HAZIRAN’DAN önce başlayan siyasi söylemler bir yıldan fazla sürdü. Liderler o kadar çok konuştu, o kadar sert söylemler telaffuz etti ki, ister istemez bıkkınlık oluştu. Koca bir yıl seçimle yattık, seçimle kaltık. Umutlar, beklentiler hep ötelendi. Ekonomik kriz, gelecek korkusu, işsizlik, umutsuzluklara neden olurken, suskun seçmen sandıkta konuştu ve değişimi sağladı.

İSTANBUL, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Antalya ve Antakya’nın sosyo ekonomik gücüne, nüfus yoğunluğuna bakın.

Sadece İstanbul’un ekonomik sirkülasyonu Türkiye bütçesinin yarısından fazla. İzmir, Antalya tarım ve turizm. Adana, Mersin, Antakya yine turizm, sanayi ve tarım potansiyelli iller. Değişti ve CHP adayları mutlak başarı sağladı. 

Ankara ve İstanbul 25 yıllık geleneği bozdu. Adana-Mersin değişim istedi. Antalya sil baştan yaptı. Antakya güven tazeledi.

İttifak dengeleri bozdu

Seçmen sert telaffuzdan kaçtı, tevazuyu tercih etti. İttifak sistemi dengeleri bozdu. İktidar oyları MHP’ye döndü. Umutsuz, yenilik isteyen seçmen, HDP, SP küskün ve kırgın oylarını CHP’de buluşturdu.

CHP büyük zafer kazandı. Kılıçdaroğlu tartışması bitti. Muharrem İnce, muhalefeti sona erdi. CHP’nin yeni lideri ve hatta yeni Cumhurbaşkanı adayı belli oldu. Beş sene sonra için lider profili oluştu. Kurultay hazırlığı da bitti. Sarıgül efsanesi somut örnek olarak ortaya çıktı. DSP ve DP gibi partiler artık acil çıkış kapısı olmaktan uzaklaştı. Genç, çalışkan, tevazu sahibi, hem muhafazakar hem de modern görünümlü bir lider adayı olan İmamoğlu, ‘Vezir’i düşürdü.

Satrançta vezir en önemli taştır. ‘Şah’ı koruyan, onun adına serbestçe atak ve savunma yapan taş olarak yıkıldı. Şah düşerse oyun biter. Şah düşmedi ama en önemli kalkanı bitti.

Defosuz siyasetçi Sayın Binali Yıldırım’dan çok söz ettik. Çalışkan, başarılı, defosuz bir siyasetçi. 1 numaralı plaka sahibi olarak tam bir ‘vezir’ kimliğinde... Rekortmen bakan, başbakan ve TBMM Başkanı. Şah, ‘vezir’i sürdü. Vezir kaybetti.

Birçok etkenden söz edebiliriz. Ama geç istifası, motivasyonsuz görünmesi, garanti olarak değerlendirilmesi tepki oluşturmuş olabilir. AK Parti, İstanbul’da 39 ilçenin 24’ünü kazandı. Ama yeterli olmadı.

MHP ekonomik krizden etkilenmedi. Çünkü iktidarda değil. Oysa beka sloganı, kaos oluşturmama gayretiyle kazanım sağladı. AK Parti küskünleri MHP’de buluştu. İlk kez İstanbul’da ilçe (Silivri) kazandı.

Kütahya gibi kaleleri yıktı. CHP kadar başarı elde etti diyebiliriz.

HDP’nin sert söylemleri, kayyum belediyelerinin rahat ve refah getirmesi, Şırnak, Muş, Ağrı gibi illerin kaybına neden oldu.

İYİ Parti de önemli bir sınav verdi. Fazlası olamazdı. Tam ittifak destekleyicisi olarak şimdilik varlığını kanıtladı.

Kadrolar değişecek

AK Parti artık ‘sil baştan’ projesini oluşturacak. Kadrolar değişecek. Belki bakanlar kurulu da... Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın balkon konuşması çok yerinde oldu.

Seçim döneminde faul yapılabilir. Bu mücadelede yumruk sayılmaz. Ama sonuçların değerlendirilmesi bağlamında barışsal ve kucaklayıcı bir tavır sergiledi.

Ankara ve İzmir’deki linç kampanyası ters tepti. Ankara kazandı, İzmir oy artırdı. Artık sol ve sağdan geçişler var. Marjinal sol ve sağ kalmadı. Amerikan sistemine benzer bir ortam var. Erken seçim tartışması başlamadı bile.

Şimdi yeni lider, yeni söylem, yeni proje, yeni uygulama, umut, ilişki, yeni bilgi, yeni bakış, barış, mesaj ve yeni üslup dönemi başlıyor. Gündem çok yoğun. Bekleyen yasa değişiklikleri, dış politik sorunlar, ekonomik krizden çıkış, üretim zamanı artık.

Seçim ekonomisi bitti. Acı reçete sunulmasından korkuluyor. Artık önümüze bakma dönemi olmalı. Bu sınavdan ders alınmalı.

Siyasiler için seçmen çok önemli ödevler sundu. ‘Ya tamam, ya devam’ dönemi başlıyor demektir.