Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malezya, Endonezya ve Pakistan’a hareketinden önce havalimanında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’yi devralma planına sert tepki göstererek, Filistin’in Filistinlilere ait olduğunu vurguladı ve bu tür önerilerin tamamen yok hükmünde olduğunu ifade etti.
"BUNLAR HAVANDA SU DÖVME ÇABALARI"
Erdoğan, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği 471 günlük saldırılar sonucunda büyük bir insanlık dramı yaşandığını hatırlatarak, Türkiye’nin çabalarıyla 19 Ocak’ta geçici bir ateşkesin sağlandığını belirtti. İsrail’in ayak oyunlarına rağmen esir ve tutuklu takaslarının devam ettiğini, Hamas’ın verdiği söze sadık kaldığını memnuniyetle gözlemlediklerini dile getirdi. 15 aydır ağır abluka altında olan Gazze’ye yardımların henüz istenilen seviyede olmasa da ulaşmaya başladığını ifade etti.
Ancak İsrail yönetiminin ateşkesi kalıcı kılmak yerine daha sinsi ve insanlık dışı planlar peşinde olduğunu belirten Erdoğan, “Bir defa şunu açıkça söylemek isterim. Siyonist lobinin baskısıyla yeni Amerikan yönetiminin Gazze'yle ilgili gündeme getirdiği önerilerin bizim açımızdan dikkate ve konuşulmaya değer hiçbir yanı yoktur. Bunlar tamamen abesle iştigaldir, havanda su dövme çabalarıdır.” dedi.
"GAZZE GAZZELİLERİNDİR, FİLİSTİN FİLİSTİNLİLERİNDİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazzelilerin binlerce yıllık vatanlarından koparılmasına kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurgulayarak, "Gazze, Batı Şeria, Doğu Kudüs ile birlikte Filistin, Filistinlilerindir. İsrail’in 471 gün boyunca her türlü gaddarlığına, vahşetine ve saldırılarına rağmen vatanlarını terk etmeyen Gazze halkı, Gazze’de kalmaya, Gazze’ye sahip çıkmaya devam edecektir. Hangi ambalaja sarılırsa sarılsın, Gazze’yi Gazzelilerden koparmaya yönelik her türlü plan, hakikatin sert duvarına çarpıp tuz buz olacaktır." ifadelerini kullandı.
Bölgede barış, huzur ve kalkınmanın sağlanmasının ancak Filistin halkının haklarının tanınmasıyla mümkün olacağını belirten Erdoğan, ateşe benzin döken politikaların hiçbir çözüm sunmayacağını dile getirdi. “Yarın Malezya’da yapacağımız konuşmada Gazze’nin süratle yeniden inşası için atılması gereken en önemli adımları paylaşacağız.” diye ekledi.
Suriye’deki Gelişmelere de Değindi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Suriye’deki gelişmelere de değinerek, ülkede 13,5 yıldır süren çatışmaların 8 Aralık’ta sona erdiğini hatırlattı. Suriye’nin Cumhurbaşkanı Faruk El-Şara’nın basiretli liderliği sayesinde ülkenin istikrar sürecine girdiğini belirten Erdoğan, “Tadamon, Hama, Doğu Guta katliamları başta olmak üzere Baas rejimi tarafından işlenen vahşi cinayetlerin hesabı tek tek soruluyor ve sorulacaktır.” dedi.
Suriye’nin farklı bölgelerinde yeni bulunan toplu mezarların, Esad rejiminin ve şebbihalarının kanlı yüzünü bir kez daha ortaya çıkardığını belirten Erdoğan, uluslararası toplumun bu insanlık suçlarına karşı sessiz kalmaması gerektiğini ifade etti.
Ana Muhalefete Sert Eleştiri: "Önce Özür Dileyin"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarında Türkiye’deki ana muhalefete de sert eleştiriler yöneltti. Filistin meselesi üzerinden hükümetin tutumunu eleştiren muhalefet liderlerine tepki göstererek, “Genel Başkanıyla, Belediye Başkanıyla görüyoruz ki birileri bizim Filistin hassasiyetimizi sorgulamaya cüret ediyor. Filistin davasında şahsımızın ve hükümetimizin duruşunu sorgulamak sizin ne haddinize? Daha düne kadar Hamas’a terör örgütü yaftası vuran, işgal güçlerine şirin gözükmek için direnişçileri suçlayan siz değil misiniz?” ifadelerini kullandı.
Muhalefete seslenen Erdoğan, "Önce Filistin direnişine attığınız iftiralardan dolayı çıkın bir özür dileyin, sonra konuşun. İnsanda biraz mahcubiyet olur, utanma olur, arlanma olur. Bizim Filistin davası ve Gazzeli kardeşlerimiz için neler yaptığımızı, nasıl bir mücadele verdiğimizi, bu uğurda neleri göze aldığımızı, başta Filistinli kardeşlerimiz olmak üzere tüm dünya gayet iyi biliyor." dedi.
Şartlar ne olursa olsun, Türkiye’nin Filistin davası için mücadeleye devam edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz her zaman olduğu gibi Filistinli kardeşlerimiz için en iyisini, en hayırlısını, en doğru olanını yapmaya devam edeceğiz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun." ifadeleriyle sözlerini tamamladı.
