Elektriğe Doğalgaza Değil, Maaşlara Zam Yapılsın
Adam doktor,
Güneydoğuda bir yerlerde çalışıyor.
İstanbul"a tayini çıktı.
Yalvarıyor;
"Üstadım Sağlık Bakanlığında tanıdığın var mı?
Ne olur şu tayini durdurun, ben oralarda geçinemem."
***
Cerrahpaşa"da sağlık melekleri toplanmışlar,
Slogan atıyorlar.
Özetle bir "GREV" ortamı var.
Yaklaşıp, adının "NALÂN" olduğunu öğrendiğim "cici" bir hemşire kızımıza
Soruyorum;
"Hayır, olsun derdiniz ne?"
Cevabı net ve anlaşılır cümlelerden oluşuyor;
"Hastanemizin sağlık bakanlığına devrini istemiyoruz,
Emekli ikramiyemizin gasp edilmesin,
Performans ve ek ödemelerimiz maaşlara eklensin,
Kamu hastaneleri birlikleri yasası geri çekilsin,
Elektriğe, doğalgaza değil maaşlara zam yapılsın,
Kamuda iş güvenceli çalışmaya evet,
Sözleşmeli çalışmaya hayır diyoruz".
***
Bir yakınım Erzurum"un bir ilçesinde öğretmen.
Tayini doktorda olduğu gibi, onun da İstanbul"a çıktı.
O da yalvarıyor;
"Abi, durdurma imkânımız var mı?
Eşim de öğretmen,
Ama iki maaşa rağmen bizim oralarda yaşama imkânımız yok."
***
Yaşlı bir annemiz,
Bir markette,
Elinde sıkı sıkıya tuttuğu bir "50" liracık var.
Belli ki bir şeyler alacak,
Manav reyonunu turluyor.
Fiyatları görünce ise bir anda morali bozuluyor.
Ağzından "LANET" kelimeleri dökülüyor.
Nasıl dökülmesin ki;
"Taze soğan, kilosu 10 lira,
Göbek salata, kilosu 10 lira
Yeşilbiber kilosu 5 lira,
Patlıcan kilosu 5 lira,
Kıvırcık kilosu 10 lira,
Brokoli kilosu 7 lira,
Karnabahar kilosu 8 lira,
Taze fasulye 7 lira,
Kırmızıbiber 6 lira,
Mandalina kilosu 4 lira."
Fiyatlar son on beş günde yüzde üç yüz artmış,
Yaşlı annemiz iki tur attı,
Söylene söylene marketten çıktı.
Belli ki bir şey almamaya karar vermişti.
Haklıydı da:
Bu fiyatlardan sebze meyve almak,
Aptallıktan ziyade,
İntiharla eşdeğerdi.
Çünkü,
İnsanlarımızın bütçeleri,
Aldıkları maaşların,
Pek öyle hükümet yetkililerinin dediği gibi,
Asya Kaplanlarının refah düzeyi ile alakası yok.
Son bir ayda artan enflasyonun düzeyeni iyi irdelemek lazım,
Faizler yüzde 15'lere doğru yelken açtı.
Elektriğe,
Doğalgaza yüzde 15"ler düzeyinde zam yapıldı.
Akaryakıt zamları ise açılmaması gereken bir dosya,
Hükümet dışarıdan bire alıyor,
Bize beşe satıyor.
Yani kendi vatandaşını kazıklıyor.
Bu tabloda emeklilere verilmesi düşünülen zam yüzde "4"lerde.
İnsanlarımız birilerinin dediği gibi ekonomik olarak "ÇOK BÜYÜMEDİ",
Sürünüyor,
Şöyle akşamları Tozkoparan pazarını bir dolaşın,
Çöpler arasında düzgün sebze meyve arayan,
Ne "GARİP" emekliler göreceksiniz.
Nalân hemşiremiz hiç olmazsa,
Ortalığa çıkıp hakkını arıyor.
Onlar hakkını dahi arayamıyorlar.
Refah payından kendilerine niçin?
Pay verilmediğini hükümete soramıyorlar.
Çünkü böyle bir hakları yok.
Olsa bile artık sokağa çıkıp bunu dillendirecek mecalleri yok.
Evet dostlar,
Biz artık "ASYA KAPLANIYIZ ekonomimiz her yıl büyüyor,
Ama ne hikmetse yaşlılarımız, çalışanlarımızı yerlerde sürüyor.
Biri bizi aldatıyor!
Ama kim acaba?
