Küresel Sömürü Düzeni ve İşbirlikçileri
Küreselleşme, Yenidünya düzeni ve globalizm.
***
Küreselleşme, görüşlerimizi ve uygulamalarımızı diğerlerine kabul ettirmek için kullandığımız süslü bir sözden başka bir şey değildir."
***
Küreselleşme sıfır toplamlı bir oyundur
Kazananı, az sayıda insan olurken
Kaybedeni, dünyadaki milyarca insandır
***
Küreselleşme oyunu çok yönlüdür.
Teknolojiden başlıyor,
Ekonomiden geçiyor,
Toplumların düzenini,
Yönetim yapılarını,
Düşünce dünyamızı,
Şekillendirmeye çalışıyor.
***
Günümüzde cep telefonundan, internetin, sınırsız kullanımına uzanan,
İletişim ve bilgi teknolojisinde yaşanan baş döndürücü gelişmeler küreselleşmenin kendisi olarak takdim ediliyor.
Gerçekten öyle midir!
***
Bu teknolojik gelişmeler,
Küreselleşme değil, küreselleşmenin maskesidir
Maskelenen:
Eski vahşi kapitalizm ve dünyanın yeni efendileridir.
***
Küreselleşmede Esas Amaç
ABD'nin "Sürdürülebilir Üstünlük teorisinin gereklerini yerine getirmektir.
***
Küreselleşme ülkelerin konumları;
Merkez ülkeler, ABD, AB, JAPONYA, G-7"ler.
Çevre ülkeler;
"Gelişmekte olan ülkeler, az gelişmiş ülkeler.
***
ÇEVRE ÜLKELERDE:
"Sürdürülebilir İstikrarsızlık Teorisinin, gerekleri yerine getirtilir
***
Küreselleşmenin saç ayakları;
"Medya ve sivil toplum örgütler,
Çok uluslu şirketler(ÇUŞ).
Çokuluslu Şirketlerin sahipleri
Dünyanın Yeni Efendileridir.
Kârlarını, maksimize etmeyi hedeflerler.
Medya ya bu ÇUŞ"lerin elindir, ya da kontrolündedir.
Milli devletlerin egemenliklerine, paralel bir egemenlik kurulmak istenir.
***
Küreselcilerin güzünde,
Cemaat ve tarikatlar birer sivil toplumu örgütü olarak görülmektedir.
Sivil toplum örgütleri;
Yabancılar,
Ulusal Olanlar,
Gerçekten ulusal olanlar,
Görünürde ulusal olanlar diye ayrılmaktadır.
***
Bu yabancı sivil toplum örgütleri, rüşvet kaynaklarını,
Ya doğrudan ulusal sivil toplum örgütlerine ya da
Bazı Gazetecilere, Akademisyenlere,
Mülki ve yerel yöneticilere, Sendikacılara veya
Meslek Odası yöneticilerine takdim ederler! .
***
Küreselleştirme kurumları;
IMF
Dünya Bankası
Dünya Ticaret Örgütüdür.
***
Hükümetler, büyük ticari şirketlerin gönüllü köleliklerini yapabilecekleri bir konuma getirilirler.
***
Bugün dünyayı,
ABD ve onun kontrolünde
IMF, Dünya Bankası, AB, G-7'ler, yönlendiriyor.
***
Peki, burada seçmenin iradesi nedir?
Özgür irade mi?
Yönlendirilmiş irade mi?
Yoksa iradesizlik mi?
Tabii ki sonuncusu.
***
Çevre ülke insanlarının düşünce dünyalarının şekillendirilmesi.
Küresel propaganda ile sağlanıyor.
Kullanılan araçlar:
"Sinema, medya ve internettir".
***
Küresel propagandada en çok kullanılan yöntemler;
"Dezenformasyon ve görmezden gelme"
DEZENFORMASYON (Yanlış Bilgi Aktarılması)
İfade ve Bilgi Edinme Özgürlüğünün var olduğu (!)hissini vermede kullanılıyor
***
Küreselleşme:
Toplumsal menfaati değil
Bireysel menfaati hedefler
***
Küreselleşme ile birlikte, kamu yararı" gözden düşürülür
Çevre ülkelerde, sosyal devlet yerini özel karlılığa bırakır.
***
Küreselleşme;
" Çevre ülkelerde var olanı ele geçirmek için ÖZELLEŞTİRMEYİ icat etti.
Küreselleşme yandaşları,
Ülkemizin dev sanayi tesislerini "yangında hasar görmüş mal",
gibi ucuza satılmasını istemekteydiler
İstekleri arasında;
"Kamunun sosyal harcamaların kısılması,
Sosyal fonksiyonları olan KİT'lerin özelleştirilmesi,
Sosyal amaçlı fiyatlandırmalara son verilmesi,
Sosyal sigortaların özelleştirilmesi"vardı.
***
Çalışanların ücretlerinin dondurulması,
İşçi sendikalarının güçsüzleştirilmesi
Temel amaçtı
***
Kürselleşme;
Sermayenin küreselleşmesidir,
Emeğin küreselleşmesi söz konusu değildir.
Her türlü sermaye akışı serbest ama işçi ülkesinde kalacaktır.
Vasıfsız işçi mikrop taşıyan insan muamelesi görmektedir.
***
Merkez ülkelere girişler, sıkı vize işlemleri ve
Pasaport kanunlarıyla engellenmektedir.
***
Bugün dünyada yaklaşık 200 devlet vardır.
Bu sayı çok azdır. En az 5.000 devlet olmalıdır.
***
Küreselleşme;
Bizim gibi, "ULUS DEVLETLERİ" (Milli Devletleri) reddeder
Ve önündeki en önemli ENGEL olarak görür.
Çünkü ulus devletlerde milli çıkarlarını koruma güdüsü vardır.
Onun için bu tür ulus devletler "PARÇALANMALIDIR"
***
Küreselleşme, küçük kontrol edilebilir
"ŞEHİR DEVLETLERİNİN " kurulmasını ister.
Sağlık ve Eğitimin
Şehir Devletleri eliyle yürütülmesini,
Özelleştirilmesini ister (bizdeki ÖZERKLİK senaryoları).
Bu hizmetlerin uzun dönemde ÇUŞ'lerin eline geçmesini öngörülür.
***
Ülkemizde;
Sermayenin küreselleşmesi ile ilgili düzenlemeler hemen hemen tamamlanmıştır.
Küreselleşme sermaye için kurumsallaşmıştır.
Takvime göre, Önümüzdeki 3 yıl içinde (En geç 2015'de)
Emek sektöründe (Sağlık ve eğitim dâhil)
Küreselleşme tamamlanacaktır.
Yani sömürü uçurumun artık ucundayız.
***
Sağlık ve Eğitim Sektöründe faaliyet gösteren
Çok Sayıda ÇUŞ vardır.
Bu ÇUŞ'ler Türk Sağlık ve Eğitim Sektörüne girişin son hazırlıklarını yapmaktadırlar
***
Emek sektörü çalışan Türk"lerin tekelindedir.
Küreselleşme yandaşları,
Öncelikle bu tekellerin kaldırılmasını ister.
Bu istek, IMF politikaları çerçevesinde dile getirilir, Stand-By anlaşmalarının ön şartlarından biri budur.
Bunun Gerçekleşmesi için de şu aşamalar öngörülür;
" Öncelikle tekellerin kaldırılması,
Sonra bu sektörlerin özelleştirilmesi son aşamada
Çokuluslu Şirketlerin eline geçmesi".
***
SONUÇ"
"Çalışan insanların işlerine son verilmesi,
İşsiz kalmaları,
Çok düşük ücretle veya Sosyal güvenlikten mahrum kalarak çalışmaları,
Bu sektörlerden elde edilen artı değerin, çok uluslu şirketlerin eline geçmesi ve yurt dışına transferidir.
Yani ülkelerin soyulmasıdır.
***
Türkiye gündeminde ki bu tür konular;
Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı
Kamu Yönetimi Temel Kanunu
Yerel Yönetimler Kanunu
***
Özetle her şeyin özelleştirilmesi,
Küreselleşmenin tekeline geçmesi,
Ve Türkiye"nin tek kurşun atmadan işgal edilmesi söz konusudur.
Tamamın yayınlayamadığım bu sunum,
Milliyetçi Hekimler Derneğinin bir konferansında bize grafiklerle anlatılmıştır.
Dernek Başkanı Prof.Dr. Orhan Gedikli ile
Prof.Dr. Ahmet Çolak Hocamızın kör gözleri açmak için hazırladıkları altın değerindeki bir sömürü düzeni belgeselidir.
Ben de diyorum ki?
Biz yazdık.
Vatandaşımızın okuması, düşünmesi,
Ona göre de ülkesi için saf tutması gerekir.
Tabii okuyup anlayanlarımıza.
Anlamak istemeyenlere(!) sözümüz yok.
Çünkü onlar zaten bu düzenden nemalanmaktadırlar.
