KEKLİK AHMET"İN, KEKLİKLERİ
Tozkoparan"da bir apartman dairesi.
Yönetici seçimi yapılacak.
Ama kimse aday değil.
Apartman sakinleri, çözüm arıyorlar,
Sonunda kura ile yöneticiyi seçmeye karar veriyorlar.
Yirmi kat sakinin ismi torbaya atılıyor,
Ve "Basın" sektöründe olan bir kardeşimiz,
Büyük ikramiyeyi,
Yani yöneticiliği kapıyor!
Vatandaşa hesaplar,
Defterler hemen teslim ediliyor.
Ve bir yıllık yöneticilik süreci başlıyor.
Çiçeği burnunda yöneticimiz,
İşe gidişiyor.
Ancak bir süre sonra insanların niçin?
Yönetici olmak istemediğini görüyor!
Apartmanın sorunları.
Kat görevlisinin sevk idaresi,
Zamanında yakıt ödemeyen,
Aidatını geciktiren,
Apartman için güzel bir şey yapılmak istendiğinde,
Para vermekten kaçınan,
"Sorumlu" davranmayan komşular.
Neyse acemi yöneticimiz biraz idealist.
Güzel şeyler yapmak istiyor.
Apartmanın iç ve dış görünüşü kötü durumda.
Acil olarak boyaya ihtiyaç var.
Aslan yerinden belli olurmuş misali,
Özetle apartmanı boyatması gerek,
Ama elde yeterli para yok.
Para toplamaya kalkıyor,
İki üç kişi buna itiraz ediyor.
Ama kardeşimiz yılmıyor,
Ya Allah deyip 8-9 aylık süreçte bir şekilde apartmanın boya parasını biriktiriyor.
Ve işe koyuluyor.
Sıra düzgün bir boyacı ustası bulmada.
Mahalleden bir Diyarbakırlı boyacı buluyor.
Adam hem çok para istiyor,
Hem de pek güven vermiyor, ondan vazgeçiyor.
Sonra, 101 isimli marketi boyayan Siirtli bir boyacı ile karşılaşıyor.
Bakıyor adam işini düzgün yapıyor.
Yerlerde bir damla boya döküntüsü yok.
Adamla tanışıyor ve durumu söylüyor.
Boyacı ustası görünüşte düzgün biri.
Oturup pazarlık edip 1500 TL"ye anlaşıyorlar.
Ancak yönetici adayımız yine de temkinli,
Boya badana sürecinde adamı deniyor.
Kendi dükkânında küçük bir işi veriyor.
Adam işini yapıyor ve güven temin ediyor.
Sonra apartmanın boyama süreci başlıyor.
1500 TL ye boya ve gereçleri alınıyor.
Boyacı eline malayı alıp iş koyuluyor.
İlk gün kazıma ve çatlakları doldurma işi.
Akşam olduğunda adam paydos ettikten sonra,
Masum bir ifade ile yöneticinin yanına sokuluyor;
"Ağabey, kızım Muğla"da öğrenci, acil parayla ihtiyacı var, yarın göndermem lazım" diyor.
Hassas bir konu…
Yönetici kardeşimiz elini cebine atıyor,
Olan 600 TL "yi adama imza karşılığı veriyor.
Ve sonrası,
Bu boyacı kardeşimizi son görüşü oluyor.
Bir iki gün sonra telefonla ulaştığı boyacı,
Bin bir yalan söylüyor,
Yarın geleceğini, karısının "VEREM" olduğunu, hastane işleri ile uğraştığını söylüyor.
Hatta karısının Adana, Bolçava üniversite hastanesine sevk edildiğini söylüyor.
İki üç gün sonra da telefonlarda kapanıyor.
Küçük bir araştırmada, Bay Keklik"in telefonun da sisteme kayıtlı olmayan bir "hazır kart" olduğu ortaya çıkıyor.
Özetle adamın adı AHMET KEKLİK.
Tabii doğru ise.
Mavi gözlü bir altmış beş yaşlarında, beyaz saçlı biri.
Sahtekâr boyacının ifadesi, Bağcılar Yüzyıl mahallesinde oturduğu.
Siirtli olduğu, özetle,
Oranın yiğit insanlarını karalayan, kötü gösteren bir alçak.
Bu tür insanların sahtekârlıkları, vatandaşa iş yapacağı kişilere,
Memleketini, sorma gerekliliği hissettiriyor.
Ve sonuç…
Bu yönetici-gazeteci kardeşimizin imdadına, yakın dostu, Bağcılar MHP ile başkanı Ali Erdemir yetişiyor.
İnşaat işi ile uğrasan Erdemir boya ekibini gönderip apartmanı normal bir ücret karşılığında boyattırıyor.
Ve dostlar bu yönetici maalesef benim.
Bu dolandırıcı-boyacı, çocuğumun nafakasını çaldı.
Kim bilir? şimdiye kadar daha nice gariplerin canını yakmıştır.
Buradan Emniyet Müdürünü suç duyurusunda bulunuyorum.
Bu dolandırıcı daha çok can yakmadan lütfen kendisin "DUR" deyin".
Öte yandan,
Dostlara tavsiyem, isimini cismini bilmedikleri, TC kimlik numarasını almadıkları,
Hele hele doğu kökenli güven vermeyen kişilerle asla is yapmamaları.
Çünkü kendini "KEKLİK" gibi gösteren,
Ancak sizi "KEKLİK" yerine koyan bazı, "DÜZENBAZLARIN" TUZAĞINA düşmeniz,
Büyük bir olasılıktır.
Sonuçta milli piyangodan çıkan bir yöneticilik için,
Cepten 600"TL de üste para ödersiniz.
