Beşiktaş"a "Yıldırım" Düştü

Eğer biraz onuru varsa.

Bir saniye dahi düşünmeden istifa eder.

Beşiktaş'ı maddi- manevi iflasa götüren.

Süleyman Seba'nın kolej takımına, sefilleri oynatan.

Dünyaya rezil eden, Yıldırım Demirören,

Futbol Federasyonu Başkanlığını bırakır.

Hoş; istifa etse bu şansla,

Spordan sorumlu bakan olur.

Beşiktaş'ın asil renkleri, milyonlarca taraftar için karabasan oldu.

Çok değil, Demirören öncesinde, borçsuz, itibarı yüksek, mülk zengini idi.

Kulübün içi öylesine boşaltılmış ki, fareler bile aç kalırım diye kaçışıyor.

Futbolcu.

Antrenör.

Menajer.

Eline mahkeme kararı alan icra/haciz için kulübe koşuyor.

Fulya'daki kiracıların elektrik ve suları ödenmeyen borçlar nedeniyle kesiliyor.

Görülmemiş bir rezalet yaşanıyor.

Daha da ötesi;

Ödenmeyen borçlar, tutulmayan sözler için UEFA, kulübe bir yıl men cezası verdi.

Anlamı; Kara Kartal bir yıl Avrupa kupalarında oynayamayacak.

Yani; hem saygınlık, hem de onlarca milyon avro kaybedecek.

Zaten delik bütçesi, kalbura dönecek.

Peki; Beşiktaş acınası bu durumlara nasıl düştü.

Cevap tek:

Kulübe Yıldırım düştü.

Başkanlık yaptığı dönem boyunca Yıldırım Demirören ve ekibinin uğrattığı zararın bilançosu neredeyse bir milyar lira.

Eski para ile bir katrilyon lira.

Fikret Orman eğer Demirören'in emanetçisi değil ise, bu paranın hesabını ortaya döker.

Yoksa bu ateş sadece Demirören'i değil, Orman'ı da yakar.

Bu arada Demirören ve yönetimini mali yönden aklayan üyelere de aklı sağlıklarının yerinde olup olmadığını soralım.

Beşiktaş'ı iflasa götüren, kulüp kasasında 70 milyon dolar açık olduğu ileri sürülen bir kulübün yönetimi nasıl ibra edilir.

İbra için el kaldıranlar, hiç mi hesap kitap bilmiyorlar.

Taraftar dahi Beşiktaş'ın nasıl bir mali batakta olduğunu bilirken, kulüp üyeleri bunun hesabını sormayıp, ibra ederler.

Gaziantep Spor Kulübü Başkanı Kızıl ve ekibi cezaevinde.

Suçu; kulüp kasasını cebi gibi kullanmaları.

Daha açık tabirle; eski banka hortumlanmasının küçük modeli.

Gaziantep'in bütçesi sağlam.

Borcu yok gibi.

Ve de hortumlandığı iddia edilen meblağ çok büyük değil.

Beşiktaş'ın yanında su damlası kalır.

Ancak Gaziantep Başkanı cezaevinde.

BJK 'yi batıran, kasasında açık unutan(!)0 Yıldırım Demirören, bırakın mali iflasın hesabını vermeyi, kulübe 100 milyon liralık senet imzalattırıp, Futbol Federasyon Başkanı oldu.

Türk futbolunun da kaderi inşallah Beşiktaş"a benzemez..

Türk futbol tarihinde bir ilk yaşandı.

Beşiktaş, Gaziantep ve Bursaspor bir yıl Avrupa kupalarından men edildi.

Beşiktaş'a verilen ceza yeni değil.

Eski yönetimin beceriksizliğinin faturası.

Lütfen birisi cevap versin.

Yıldırım Demirören yönetimi neden sürekli çalıştırıcı ve futbolcularla mahkemelik oluyor.

Hata bir defa yapılır.

Aynı hata tekrarlanırsa buna suiistimal denir.

Hatta akıllara birileri mahkeme sonucu ödenen onlarca milyon avrodan komisyon mu alıyor, sorusu KAFALARA takılır.

Son örnek Ferrari.

İtalyan futbolcu sözleşmesini tek taraflı feshedip İstanbul'dan ayrılmış, daha sonra da CAS'A

7 milyon 700 bin avroluk dava açtı.

Fikret Orman ve ekibi olayı çözmek için Ferrari'ye 5 milyon avro ödemeyi düşünüyor.

Daha bitmedi.

Sırada Nihat Kahveci var.

Onun da alacağı için neler yaptığını görüyoruz..

Eski Başkan Serdar Bilgili, BJK'nin durumunu tek satırla özetliyor:

" İflas"

Demirören, üzerine vazife gibi; Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticilerine eğer UEFA'dan ceza gelirse 40 milyon avro'yu ben tazmin ederim "sözü veriyor.

UEFA, cezayı kendi yönetim hatasından Beşiktaş'a verdi.

Fenerbahçe'ye kol kanat geren Demirören, acaba UEFA'nın Beşiktaş'ı Avrupa kupalarından bir yıl men etmesi, karşısında ne yaptı?Ne yapacak?.

Bu satırların yazarı "BEN" gibi, milyonlarca Beşiktaş taraftarı da merakla bekliyor.

Bir başka sıkıntı ise; Beşiktaş'ın halka açık olması.

Kulüple ilgili olumsuz her haber hisse senetlerine ciddi düşüşler yaşatıyor.

On binlerce hissedar Demirören'in hatalarının bedelini ciddi zararlar ederek ödüyor.

Sormak lazım; kulüp böylesine hortumlanırken İMKB ve SPK ne yapıyor.

Sonuç olarak bu kurumların halka açık bir şirketi denetleme yetkileri var.

Dün, bankaların sahte bilançolarını, bankadan içeri giremedikleri denetleyemedikleri için milyonlarca yatırımcı milyarlarca dolar zarar etti.

Aynı durum, Beşiktaş için de geçerli.

Ne yetkili kurumlar.

Ne de kulübün üyeleri denetleyemediği için Beşiktaş, yatırımcılar açısından büyük risk oluşturuyor.

Kasasında 70 milyon dolar a, çık olduğu konuşuluyor.

Sadece bu söylenti dahi, şirket hesaplarının yetkili kurumlar tarafından denetlenmesi için yeterli sebeptir.

İnternete göz gezdirenler sessiz bir kalabalığın Demirören için suç duyurusunda bulunmak için örgütlenmeye başladığını görürler.

Hatta yürüyüş yapmak için de hazırlananlar bile var.

Gaziantep Spor'un başkanı cezaevinde iken,

Yıldırım Demirören nasıl oluyor da Türkiye Futbol Federasyon Başkanı oluyor?

Son merakım, Çarşı, Demiören'e karşı mı, değil mi?