Ülkemiz İçin Ağlıyoruz
Terörle mücadele ediyoruz.
Birlik ve beraberliğe en muhtaç olduğumuz bir dönemdeyiz.
Ülkemiz bölünmek isteniyor.
AB bir yandan çalışıyor,
ABD bir yandan çalışıyor, İsrail bir yandan çalışıyor,
PKK, Barzani, Kürt kafatasçıları bir yandan çalışıyor,
Ermenistan ASALA"yı hala aktif tutuyor,
Kayseri'ye kadar tüm bölgeyi istiyor,
BOP işbirlikçileri sahnede,
Güneydoğu kan gölünde yüzerken,
Kafamıza bir de SURİYE"Yİ sardılar.
Bu durumda, etrafımıza bakalım,
Türkiye'mizde neler oluyor?
Onu bir irdeleyelim.
Şöyle ellerimizi başımızın arkasına koyalım,
Ve bir düşünelim.
Nasıl?
Bir Türkiye"de yaşıyoruz.
Daha doğrusu Türkiye'miz ne hale geldi, getirildi?
İnsanlarımız nasıl! kamplara bölündü.
Bunu bir gözleyelim.
Terörle mücadele edebilecek,
Bir direncimiz kaldı mı?
Enerjimiz kaldı mı?
Ülkemizi dış mihraklara karşı koruyacak,
Bir ulusal bütünlüğümüz var mı?
Bunlar NET sorular,
Cevapları arayalım.
Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti, artık GAZI MUSTAFA KEMAL"İN,
Hayal ettiği, kurğuladığı,
O ÇAĞDAŞ, gözünü medeniyet asrına,
Pozitif ilimlere çevirmiş olan TÜRKİYE değil.
DİN şablonu içine alınmaya çalışılan,
Demokrasiyi bile,
Din âlimleri, ulemalar ile şekillendiricilerden oluşan,
Bir ortama sürüklendik.
Dinin siyasetten uzak olması gerekirken,
Siyaset artık dinin temeli oldu.
Ortalık,
Tekke, zaviye, cemaat, yeşil takkeli hocalar cenneti oldu.
Sol elle bir elma yiyorsun,
"DİN ÂLİMİ" diye geçinen ilkokul mezunu bile olmayan birileri müdahale ediyor;
"Sağ elle ye, günahtır, hem vitamini kaçar!".
Evladımız solak,
Allah onu öyle yaratmış,
Ama okulunda bir örümcek kafa onu uyarıyor;
"Sağ elle yazman gerek günah".
Ülke bölünmüş parçalanmış.
Bir tarafta AKP"den nefret eden,
Yüzde ellilere dayanan bir gurup var.
Atatürk Türkiye"sinin yetiştirdiği bu insanlar,
AKP"nin gizli gündemini gördüler,
Ve daha da kemikleştiler.
Öte yandan bu grubu "DİNSİZ olarak gören,
Başı açık başı kapalı diye toplumu parçalayan,
Bir AKP lobisi, kitlesi var.
Ordumuz tarihinin en kötü zamanlarını yaşıyor.
Moralsiz,
Enerjisi bitmiş,
Subaylarının yüzde ellisi cezaevinde.
Geride kalanlarının çoğu da AKP'nin icraatlarından hoşnut değil.
Bir kısım savcılar, hâkimler,
Ve de özel mahkemeler, bu Kemalist çağdaş kesimin gözünde,
Bindirilmiş kıta, ya da yanlı olarak görülüyor.
Özetle ADALET artık ADİL olarak ADALET dağıtmıyor iddiası var.
Polis kendi arasında, cemaatçi, AKP"ci, milliyetçi, Atatürkçü, ulusalcı… Her yana bölünmüş parçalanmış.
Kürt milliyetçileri ortalıkta,
Sosyalist geçiniyorlar ama
Aslında "KÜRT KAFATKASÇILIĞI yapıyorlar.
Tek amaçları, Türkiye"yi bölmek KÜRT Devletini kurmak.
Zengin ile fakir arasında ki uçurum büyümüş,
Emekliler sadakaya muhtaç hala gelmiş,
AKP"nin yarattığı zengin kaymaklı yandaşlar artık,
Lüks dört çekerlerde, elmas pırlanta yüklü olarak safahata dalmışlar.
Başbakan ülkenin başbakanı, olamamış,
Cumhurbaşkanı bir kesim için "NOTER" tiplemesine maruz kalmış,
Ve şimdi gönül dostları,
Sıkı durun;
Biz bu ülke insanından demir gibi tek yumruk olmasını,
Ülkesini iç ve dış düşmanlara karşı korumasını,
Terörle mücadele etmesini istiyoruz.
Amerikan MANDASIN ZİMMEN kabul eden birileri ile bu mümkün mü?
Bence zor, "Ülkemize Allah Rahmet eylesin" diyoruz,
Ve AKP Hükümetinden de şu son sözü duymayı bekliyoruz;
"Eh görüyorsunuz şehitlerimiz çok, kan akıyor, kanı durduralım istediklerini VERELİM BARİ! ".
En başta söyledikleri de buydu zaten.
Ama galiba biraz direnç gördüler.
Türkiye"yi parçalayan o sözü en sonda söyleyecekler.
OSLO bunun en büyük kanıtı.
Oslo da olanları ABD biliyor, İngiltere biliyor, Rusya biliyor, İsrail biliyor, Tayyip biliyor bir tek,
TÜRKZ HALKI bilmiyor.
Bu tabloya göre sormak istiyorum;
"AKP KİMİN HÜKÜMETİ?".
