ÖLDÜREN BORÇ
Canım sıkılıyor.
Gözümde kelebekler uçuşuyor.
Canım sıkılıyor.
Sanki bir el boğazımı sıkıyor.
Canım sıkılıyor.
Nefes alamıyorum.
Düşünemiyorum.
Kolum karıncalanıyor.
İçim ürperiyor.
Canım sıkılıyor.
Uyku haram oldu.
Kâbuslar.
Karabasanlar.
Terliyorum.
Sağa dönüyorum.
Olmuyor.
Sola dönüyorum.
Olmuyor.
Giden uyku geri gelmiyor.
Canım sıkılıyor.
Gece mahkemesinde;
Hem sanık.
Hem tanık
Hem avukat.
Hem yargıç oluyorum.
Kendimi savunamıyorum,
Canım sıkılıyor.
Yargıç haklı.
Tanık bana karşı.
Ben, bana yabancıyım.
Avukat, savunma yapmıyor.
Canım sıkılıyor.
Yaşadığım güzel anıları düşünüyorum.
Bellek boş.
Sadece karanlık.
Canım sıkılıyor.
Denizi hatırlamak istiyorum.
Dev fırtınalar kucaklıyor.
Güneşi özlüyorum.
Sıcak, tenimi eritiyor.
Gözümü kör ediyor.
Bin değil.
On bin değil.
Milyonlarca kişi…
Aynı sahneler.
Ödenmeyen kredi kartları.
Banka borçları.
Eş, dosttan alınan paralar.
Ve de tefeciler.
İcra dosyası sayısı;
21 milyon.
Bankalara borç;
248 milyar lira.
Ülke gelişiyor!
Büyüyor!
Neyle büyümüşüz?
Borçla.
Ödeyemeyeceğimiz.
Bunalıma sürükleyen,
İntihar ettiren borçla.
Çok eski değil.
Rahmetli Ecevit’in Başbakan, Bahçeli’nin yardımcısı olduğu 20 dönemi hatırlayalım.
Hikmet Uluğbay, 47.Hükümette Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanıydı.
Ülke zor günler yaşıyordu.
Bankalar batmıştı.
Uluğbay,
Ülke ekonomisinin içine düştüğü çıkmazı en iyi gören kişiydi.
Tablo hiç iyi değildi.
Canı sıkıldı.
Uyuyamadı.
Onun da gözünde kelebekler uçuştu.
Bir el boğazını sıktı.
Kendini değil,
Çaresizlik içinde ki ülke halkını düşündü.
Çözümü; çözümsüzlükte buldu.
Tabancayı ağzına dayayıp ateşledi.
Uluğbay ölmedi.
Ağır yaralı kurtuldu.
İlginç olan;
Ekonomiden sorumlu Bakanı intihara sürükleyen ülke ekonomisinin karanlık tablosu o dönemlerde atılan radikal adımlar sayesinde bugüne geldi.
Global kriz,
KRİZ, o dönemlerde alınan zor kararların uygulamaya konulması sayesinde Türkiye’yi Başbakan’ın dediği gibi teğet geçti.
Borç; bugün ödenmeyecek boyutlarda.
Bankalar, halka kefilsiz borç veriyorlar.
İstemedikleri halde kredi kartı dağıtıyorlar.
Bu sayede bilançolarına ciddi karlar açıklıyorlar.
248 milyar lira borç.
21 milyon icra dosyası.
İşte bu tablo canımı sıkıyor.
Uyuyamıyorum.
Benim gibi yüz binlerce kişinin de uyuyamadığını düşünüyorum.
Acaba geceleri kim rahat uyuyor?
Başbakanımızı mı? Hiç sanmıyorum.
