GALATASARAY YATIRIMCILARINI ALDATTI MI?
Galatasaray'da sular durulmuyor.
Ünal Aysal, gerçekleri açıkladı.
Görünen o ki, Aslanın tüyleri dökülmüş.
Kulübün ayağa kalkması için acil para lazım.
Aysal, bazı açıklamaları işine geldiği gibi yapıyor.
Öncelikle;
- Galatasaray Sportif'in 251 milyon lira zararla iflas noktasında olduğunu, toplam borçların 328 milyon dolara ulaşmasıyla çarkı döndürmenin zorlaştığını daha önceden görsem başkanlığa soyunmazdım, açıklaması hem etik değil, hem de başkana yakışmıyor.
Ünal Aysal sıradan birisi değil.
Yüzlerce milyon dolar serveti olan bir iş adamı.
İşinde oldukça başarılı.
Bu da şirketini doğru yönettiğini gösterir.
Galatasaray'a başkan olurken, bilançolar gizli değildi.
Herhalde istedikleri evrakları ona vermişlerdir.
O da bu işlerden anlayan yardımcılarına incelettirmiştir.
Ya da tersi oldu.
Aysal'a mali işlerle ilgili gerçekleri söylemeyip, kandırdılar.
Ki; bu ihtimal çok zor.
Her şeyden öte Aysal'ın, kulübün hesap kitap işlerini denetleyecek güçlü bir ekibi vardır.
Demek ki; Aysal;
-Bu gerçekleri bilseydim kulübe başkan olmazdım, deme hakkına sahip değil.
Ayrıca, hiçbir kulüp, güllük gülistanlık değil.
Bir ikisi dışında hepsi batma noktasında.
Çünkü doğru yönetilmiyorlar.
Örnek mi; Beşiktaş.
Yıldırım Demirören Başkanlığında kulüp iflas noktasına geldi.
Demirören ise her nasıl olduysa(!) kulüpten 110 milyon lira alacaklı çıktı.
Bir de kulübün kendisini ibra etmesini istiyor.
Gelelim Galatasaray'a.
Aysal, biraz ayıp etmiş.
ACABA Galatasaray Kulüp Başkanı olmasaydı;
-SPK etik dışı davrandı, diyebilir miydi?
Mümkün değil.
Ancak GS büyük bir kulüp.
Bu nedenle Ünal Aysal, haksız olduğu halde;
-SPK'nın küçük hissedarları koruduğu söyleniyor. Galatasaray Sportif'in bize dava açan 16 kişi dışında yüzlerce küçük hissedarı var. O küçük hissedarlar ne olacak? SPK, aslında bunu yaparak etik dışı davranmıştır, diyebiliyor.
Sormak lazım;
-Sayın Aysal, madem yüzlerce küçük hissedarı düşünüyorsunuz, neden onlara gerçeği söylemediniz. Galatasaray Sportif AŞ ile Futbol AŞ 'nin birleşeceği, bu birleşmede gelirlerin artacağını açıkladınız. Ancak bu açıklamalarınız doğru değildi. Koruduğunuz yüzlerce yatırımcıyı kandırdınız. Bu mu sizin etik anlayışınız?
Önce aynaya bakın, sonra da SPK' ya , ” Etik davranmadı” deyin.
Yeni Sermaye Piyasası kanunu açık:
“Sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkilemek amacıyla yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi veren, söylenti çıkaran, haber veren, yorum yapan, rapor hazırlayan ya da bunları yayanlar 2 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılacak. Ancak kişi pişmanlık göstererek, 500 bin TL'den az olmamak üzere, elde ettiği veya elde edilmesine sebep olduğu menfaatin 2 katı miktarı Hazine'ye, soruşturma başlamadan önce öderse hakkında cezaya hükmolunmayacak”.
Galatasaray'ın hisse satışında, yatırımcılara yanıltıcı bilgi vermek var.
Fiyatları etkilemek var.
Yatırımcıların kararlarını etkilemek var.
Yalan rapor hazırlamak var. (Gerçekleri içermeyen)
Var oğlu var.
Kulüp hisse satışından kasasına 160 milyon lira koyuyor.
Hisse satışları başlamadan, hisse fiyatları 400 lira seviyelerinde seyrederken Kulüp, Telekom Arena'dan elde edilecek bilet satışları birleşmenin en büyük gelir kalemlerinden birisi olacağını açıkladı.
Yatırımcı inandı.
Hisse satışlarından sonra, kulübün hisse oranı yüzde 83'den yüzde 55'e geriledi.
Galatasaray'ın kasasına ise 160 milyon lira girdi.
İki yıl sonra takke düştü kel göründü.,
Kulüp,
-Affedersiniz, Telekom Arena'nın bilet satış gelirleri kulübe aitmiş. Ve bu durumda gelirler derneğe gidecek. Açıklaması yaptı.
Sayın Aysal, bir de SPK'yı etik olmamakla suçluyor.
İşte buna pes denir.
Ve de SPK 'na göre; insider trading ile manipülasyon.
Ayrıca 160 milyon liralık hisseyi kulüp yöneticileri satamayacağına göre;
borsadan bazı oyuncuların yardım edebileceği dikkate alınacak olursa, nitelikli dolandırıcılık şüphesi de doğar.
SPK; kulüp için dava açtı.
Galatasaray'ın yeni sermaye artırım kararını yatırımcılar zarar görmesin diye de durdurdu.
İyi de yaptı.
Önce kulüp 160 milyon liralık satışın hesabını versin.
Her nedense, GS hisselerinin satışını kimlerin yaptığı konusunda bilgi yok.
Borsadan biraz anlayan birileri borsada 160 milyon liralık satışı 3-5 oyuncu dışında kimsenin yapamayacağını bilir.
Yetkili kurumlar bu oyuncuları ortaya çıkarırsa ki; çok basit ellerinde her türlü imkân var, işin boyutları o zaman daha da büyüyecek.
Kulüp ilk sermaye artırımından kasasına 280 milyon lira koydu.
İkinci sermaye arışından beklenen gelir ise 400 milyon lira.
Sayın Aysal, bedelli sermaye artırımı ile şirketin değerinin artacağını, küçük yatırımcıların kazançlı çıkacağını söylüyor.
Yani, küçük yatırımcılar soyulacak.
Böylesine büyük paraları borsadan çekip, kulübü iflas noktasına getirmek.
Doğrusu her babayiğidin harcı değildir.
Pardon, bir de Yıldırım Demiören'in.
Sayın Aysal, sermaye artırımı olmazsa kulübün iflas edeceğini söylüyor.
O zaman elinizi küçük yatırımcıların değil, kendi cebinize atın lütfen.
