13 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Şehadet Şerbeti...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Ölüm asla yokluk değildir.

Ölüm, şu fani dünyadan ebedi hayata geçiş köprüsüdür.

Her canlı varlık o köprüden mutlaka geçecektir.

Zulüm, baskı ve dayatmalara boyun eğilmeden i'layı kelimetullah için verilen hizmet ve mücadele sonucunda gelen ölüme; şerefli ölüm denir.

Ancak i'layı kelimetullah için İslam düşmanlarıyla yapılan savas sırasında savaş meydanlarında veya İslam düşmanlarına karşı verilen mücadele sebebiyle kafirlerin ve zalimlerin zindanlarında işkence sonucunda gelen ölüm en şerefli ölümdür.

Bu, Kur'an ve sünnet dilinde de şehadettir.

Bu durumda hayatını kaybeden Müslüman şehittir.

Şehitler için peygamberlerin bile gıpta ettikleri makamlar vardır.

Şehitler, cennette diledikleri yerlere gidebilirler. Şehitlerin şefaati makbuldür.

Şehitler kıyamet gününde gördükleri ikramdan dolayı tekrar diriltilip Allah yolunda savaşarak tekrar şehid olmayı arzulamaktadırlar.

Hz. Hanzala'ın hayatı bütün Müslümanlar tarafından bilinmektedir.

"Yarın savas olsa, ben de o savasa katılsam. Kafirler tarafindan şehit edilsem.

Sonra karnımı yarsalar, ciğerimi çıkarsalar, burnumu ve kulaklarımı kesseler sonra kıyamet gününde; "niçin bunlar sana yapıldı?" dense, ben de:

"Ya Rabbi! Senin için" desem! Bu benim için her şeyden daha sevimlidir" diyerek, Allah'a yalvaran Abdullah adındaki sahabinin duaları; günlerce aç olduğu halde avucundaki birkaç hurmayı yemek için geçecek vaktin, şehadetinin dolayısıyla cennete girmesinin gecikmesine sebep olacağını düşünerek avucundaki hurmaları yemeden atan ardından da kılıcını çekip müşriklerin arasına dalarak, şehit düşen Hz. Umeyr adındaki sahabinin kahramanlığı ve şehit olup, sakat ayağıyla cennete adım atmasına engel olan oğullarını şikayet etmek üzere ağlayarak Resulullah (s.a.v.)'e gelen ve Resulullah (s.a.v.)'den savasa çıkma izni aldıktan sonra Uhud vadisinde şehit olan Hz. Amir ibnu'l-Cemuh adındaki sahabinin şehadet ve cennete girme aşkı...

İŞTE ÇANAKKALE...

Vatanı, Sancağı, Namusu için severek canlarını feda eden genç ve yaşlı şehitlerimiz, dualarla, hatimlerle anılmakta ve gönüllerimizde yaşamaktadırlar.

Evet; Çanakkale Türk Milleti için öneli ve hatıraları yüreğimizde yaşamaktadır.

Yaşlı anasını babasını, çocuğu kucağında eşini geride bırakarak, bu vatan bizim vatanımız, bu bayrak bizim bayrağımız, bu namus bizim namusumuz diyerek, canlarını feda eden şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.

Bedirde Uhudda ve diğer sahabe savaşlarındaki Ashab-ı guzinin şehadet ihlası ne ise, Çanakkalede canlarını feda eden şehitlerimizde onlar kadar ihlaslı ve önemlidir.

Aslında Çanakkaleyi köşelerimizde anlatmakla btiremeyiz, orayı görmek ve o haleti ruhuyeyi yaşamak gerekir.

***

Şehadet ve Şehitlerle İlgili Bazı Ayetler

"Eğer Allah yolunda öldürülürseniz veya ölürseniz, Allah'ın size lütfedeceği mağfiret ve rahmet onların biriktirdiklerinden daha hayırlıdır. Andolsun, ölseniz de öldürülseniz de muhakkak ki Allah'ın huzurunda toplanacaksınız." (Ali İmran, 3/157-158)

"Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanmayın.

Aksine onlar diri olup, Rableri katında rızıklandırılmaktadırlar.

Allah'ın lütfundan kendilerine vermiş olduklarıyla sevinç içindedirler ve arkalarından henüz onlara kavusmamış olanları, kendilerine bir korku olmayacağı ve üzülmeyecekleri üzere müjdelerler." (Ali İmran, 3/169-170)

"... Süphesiz hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, benim yolumda kendilerine eziyet edilenlerin, çarpışanların ve öldürülenlerin kötülüklerini örtecek ve kendilerini altından ırmaklar akan cennetlere sokacağım.

Bu Allah katından bir karşılıktır. Karşılığın en güzel olanı Allah katındadır." (Ali İmran, 3/195)

"Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyin. Aksine onlar diridirler ancak siz fark edemiyorsunuz." (Bakara; 2/154)

"O halde, dünya hayatını ahiret hayatı karşılığında satanlar, Allah yolunda çarpışsınlar.

Kim Allah yolunda çarpışır sonra öldürülür veya üstün gelirse ona büyük bir ecir vereceğiz."

(Nisa; 4/74)

"Allah, Allah yolunda çarpışıp öldüren ve öldürülen mü'minlerden, karşılığı cennet olmak üzere, mallarını ve canlarını satın almıştır.

Bu O'nun üzerine, Tevrat, İncil ve Kur'an'da vadedilmiş olan bir haktır.

Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterebilen kim vardır?

Şu halde yapmış olduğunuz bu alışverişinizden dolayı sevinin.

İşte büyük kurtuluş budur." (Tevbe; 9/111)

"İnkar edenlerle savaşta karşı karşıya geldiğinizde hemen boyunlarını vurun.

Sonunda onları yenik düşürüp üstünlük sağladığınızda esirleri sıkı bağlara bağlayın.

Artık bundan sonra ya lütufta bulunup serbest bırakın veya fidye karşılığı salıverin.

Savaş ağırlıklarını bırakıncaya kadar böyle sürdürün. İşte böyle. Allah dileseydi onlardan öç alırdı.

Ancak sizi birbirinizle imtihan etmek için böyle emrediyor.

Allah yolunda öldürülenlerin ise, Allah amellerini boşa çıkarmayacak." (Muhammed; 47/4)

***

Şehadet ve Şehitlerle İlgili Bazı Hadisler

"Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, Allah yolunda alınan herhangi bir yara kıyamet gününde aynı şekilde görülecek.

Rengi kan renginde ve kokusu misk kokusunda olacaktır." (Buhari, Müslim)

"Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, isterdim ki Allah yolunda cihad edip öldürüleyim, sonra yine cihad edip öldürüleyim, sonra yine cihad edip öldürüleyim." (Buhari, Müslim)

"Şehit öldürüldüğünde, sizden birinin pirenin ısırmasından duyduğu rahatsızlık kadar rahatsızlık duyar."

(Tirmizi, Nesai ve Darimi rivayet etmiştir.)

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *