13 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Safeviler...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

İran'da 234 yıl hüküm süren ve Osmanlıların doğuda en büyük rakipleri olan bir Türk hanedanıdır.

Safevi adı, "Safeviye" tarikatını kurmuş olan Şeyh Safiyüddin'den gelir. Tarikatın merkezi başlangıçta Erdebil şehri idi.

Şeyhlik babadan oğula geçiyordu.

Safiyüddin'in torunu Şeyh Hoca Alaeddin zamanında sayıları ve nüfuzları arttı.

Anadolu, Irak ve iran'da yayıldılar. ilk Osmanlı sultanları bu tarikatın şeyhlerine; "Çerağ Akçesi" adı altında her yıl hediye gönderirlerdi.

Başlangıçta tarikat Sünni idi. Timur da Şeyh Ali'ye hürmet gösterdi.

Onun aracılığı ile serbest bıraktığı Anadolulu Türkmenler, Safevi tarikatına girdiler.

Şeyh Ali, Hz. Ali soyundan gelen Oniki imamı ''isnaaşariye'' tutanları kazanmak için Şii oldu. Alaeddin'in torunu Şeyh Cüneyd zamanında,

1447-1460 yılları arasında Şiilik tamamen benimsendi.

Bundan sonra Safevi şeyhleri bir iktidar kurmak için mücadele etmeye başladılar.

Akkoyunlularla anlaştılar ve Şeyhlerle Akkoyunlu hükümdar ailesi evlenme yoluyla akraba oldular.

1460'ta Şeyh olan Haydar, müridlerine kızıl taç ve hırka giydiriyordu.

Onun için taraftarlarına da; "Kızılbaş" denmiştir.

Bu dönemde Safeviler hem mezhep propagandasını hem de şeyhlikten şahlığa geçmek yani devlet haline gelmek mücadelesini arttırdılar.

Akkoyunluların taht kavgasına düşmeleri Safeviler için uygun ortamı getirmiş oldu. 1502'de Şeyh olan İsmail, çoğu Anadolu'da oturan Türkmen boylarını etrafına topladı.

Ana tarafından dedesi olan Uzun Hasan'ın tahtı için o da kavgaya karıştı. Aynı yıl Elvend Mırza'yı yenerek Tebriz'e girdi ve şahlığını ilan etti.

Şeyhlikten Şahlığa

Safevi Hanedanı ve devleti böylece kurulmuş oluyordu. Şeyh İsmail şimdi "Şah ismail" idi...

Şeyh İsmail 1503'te Akkoyunlu tahtı için savaşan Murad Mırza'yı da yendi ve kendisine rakip olabilecek Akkoyunlu beğlerini öldürttü.

Şah ismail, kendisine devlet kurduran Şiiliği yaymaya başladı.

Bütün iran'ı Şiileştirmiş, şimdi Anadolu'yu ve Özbekistan'ı hedef almıştı. Anadolu ve Özbek Türkleri arasında giriştiği bu propaganda, Özbekleri ve Osmanlıları harekete geçirdi.

Şah ismail, Özbek Hanı Şeybani ile yaptığı savaşta galip geldi. Fakat 1514'de Çaldıran'da Yavuz Sultan Selim'e yenildi ve büyük bir darbe yedi.

Şah ismail, kurduğu devleti kısa zamanda büyük bir imparatorluk haline getirebilmişti.

XVI. yüzyılın başında toprakları 3, 3 milyon kilometre kareyi buluyordu, iran, Doğu Horasan, Irak, Gürcistan, Ermenistan, Kuzey Azerbaycan, Dağıstan, Türkmenistan, Doğu Arabistan kıyıları, Doğu Anadolu'da bu günkü Türkiye'nin on iki ili Safevi Devleti'nin sınırları içinde idi.

Yavuz Sultan Selim, Tebriz'i aldığı için Şah İsmail başkenti oradan Kazvin'e nakletti. Ordusunu tekrar toplayıp birliği koruyabildi.

Fakat Osmanlı-Safevi mücadelesi, Yavuz'un oğlu Kanuni Süleyman ve Şah ismail'in oğlu Şah Tahmasb arasında devam edecekti.

Şah İsmail, 1524'de henüz 37 yaşında iken ölmüş, yerine on iki yaşındaki oğlu Tahmasb geçmişti. Devlet idaresi Türkmen Beğlerin elindeydi. Osmanlılardan sonra en güçlü devlet yine Safevilerdi. Safevilerle uğraşmak zorunda kaldıkları için Osmanlıların Batı seferleri engellenmiş oluyordu.

Osmanlılar ve Safeviler

Kanuni 1533'te Irakeyn, 1548'de Tebriz, 1553'te Nahcivan seterlerine çıktı. Bu seferlerin her biri Osmanlı sınırlarını doğuya doğru genişletiyor,

Safevi sınırını ise, küçültüyordu.

Bağdad, Tebriz, Basfa Osmanlıların eline geçti.

1555 Amasya Antlaşması ile iki Türk devleti arasında bir barış imzalandı ve 1576'ya kadar devam etti. Bundan sonra iran'da taht kavgaları başladı.

Şah Tahmasb yerine Şah İsmail II, İran tahtına geçti. Bu şah, Anadolu Alevilerini ve Osmanlı Devleti'ne bağlı bazı sınır beylerini kendi tarafına çekmeyi başardı.

1587-1629 yılları arasında iki Türk devleti arasında çatışma olmadı. Fakat Şah Abbas-ı tahta çıkınca- askeri ve idari teşkilatı yeniden düzenlemiş, Özbekleri de Horasan'dan uzaklaştırmıştı.

Bu arada Avrupa devletlerine elçiler göndererek onları Osmanlılar aleyhine kışkırttı.

Çünkü Osmanlılara geçen toprakları geri almak istiyordu. Safeviler Şah Safi I döneminde Van'a saldırınca, Osmanlı tahtında bulunan IV. Murad, Revan seferine çıktı.

Daha sonra yine IV. Murad zamanında yapılan Bağdad seferi ile Revan ve Irak'ı Arap'ın kesin olarak Osmanlılarda kalması sağlandı.

Kasrışirin Antlaşması'yla savaşlara son verildi.

XVIII. yüzyılın başlarında Safevi Devletinde kargaşalık başladı. 1709'da Kandehar Valisi Mir Veys bağımsızlığını ilan eti.

1722'de Veys'in oğlu Muhammed, İsfahanı da ele geçirdi. Şah Hüseyin tahttan indirildi ve İran iyice karıştı.

Savaşlar sırasında Safevi kumandanı Nadir, kendini göstermiş, otorite kurmuştu. Tahmash'den sonra Nadir, Abbas lll'ü tahta çıkardı. Abbas III ölünce de kendisini şah ilan etti 1736.

Böylece Safevi hanedanı yıkılmış, iran tahtını Avşar Türkmenlerinden olan Nadir Şah ele geçirmişti.

Avşar hanedanı sadece 13 yıl iktidarda kaldı. Onlardan sonra iktidar Kaçarlara geçti.

Yine Türkmen olan Kaçar Hanedanı 1925'e kadar iktidarda kalmıştır.

Kaynak; Özgür Ansiklopeddi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *