31 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

KABİR ZİYARETLERİ...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Niçin ölüler toprak altına gömülür..?

Çünkü dış etkenlere karşı cesedin bozulup çürümesi yaşayan insanların maruz kalacağı hastalıklardan korunması için gereklidir.

Bu sebebplede insanlar, toprak altına defnedirler.

Aynı zamanda cesedi hayvanların musallat olmasının önlenmesi, içinde yapılan bir işlemdir.

Diğer taraftan insanlar üzerinde bırakacağı psikolojik etkiyi bertaraf etmek, yaratacağı tahribatı önlemek için toprağa, yani; toprakta açılan çukura konur.

Mezar'da kelime olarak, ölünün gömülü olduğu yer mekan manasına gelir. Kabir, çukur kelimeleri ile eş anlamlıdır. Ölüleri gömmek Adem peygamberin oğullarından beri uygulanan dini ve örf olarak insan toplumlarında uygulana gelmektedir.

Hz. Muhammet (s.a.v.) ilk önceleri kabir ziyaretlerini yasak etmiştir. Bunun sebebi ise, ölünün arkasından yüksek sesle ağıt, feryat, gibi uygun olmayan davranışlar yatmakta idi.

Sonraları bu yasak yine kendisi tarafından kaldırılmıştır.

Kendisi de kabir ziyaretlerine giderdi.

Bu ziyaretler, günümüze sünnet olarak intikal etmiştir.

Kabir ziyaretleri aslında selam la başlar.

En uygun selam Hz. Muhammet'ten günümüze intikal eden selam şeklidir. ''ESSELAM'Ü ALEYK'ÜM YA EHLE'L-KUBUR'' Mü'minler ve Müslümanlar diyarının ehline selam olsun.

Ölüler için yapılacak en güzel dua da yine peygamberimizin yapmış olduğu duadır.

O dua, mealen şöyledir:

''Allah bizden evvel ölenlerle bizden sonra öleceklere rahmet eylesin! Allah sizi ve bizi bağışlasın.Sizler bizim öncümüzsünüz.

Bizler de peşinizden geleceğiz.İnşaAllah mümin kullar olarak sizlere kavuşacağız.''

Şu dua ezberden biliniyorsa veya yanımızda yazılı metin varsa oradan okunabilir.

Bahse konu dua şudur:

''ESSELAM'Ü ALEYK'ÜM EHLE'D-DİYARİ MİNEL-MÜ'MİNE VE'L-MÜSLÜMİN VE İNNA İNŞAAllah LE-LAHİKÜN. ES'ELULLAHE LENA VE LEKÜMÜ'L- AFİYE.''

Kabir ziyaretleri üçe ayrılır:

İnsanlara ölümü hatırlatır.

Mümin bir kişi olarak bu ziyaretler de usulüne ve gereğine uygun olmalıdır.

Şer-i kabir ziyareti; Meşru ve sünnete uygun olan ziyarettir.

Şirk içeren ziyaret:

''Kabir başında durarak ölüden rızık, yardım, hastalıktan kurtulmak için tavassut istemek, ölü adına orada kurban kesmek, Çocuğu olmayanların çocuk istemeleri, kocaya gidemeyen kızlar için baht açılması talebinde bulunmak ve ev araba sahibi olmak için niyazda bulunmak. Bu şekildeki bir ziyaret tamamen şirktir. Yanlıştır. Sapkınlıktır.''

Bidat içerikli ziyaret:

""Kabir etrafında dolaşarak tavaf etmek.

Bilhassa tekkelerde çok yapılan bir bidat tır.

Kabirlikte namaz kılmak, Kabir mermerini öpmek, elle tavaf etmek, kabiri kutsal sayıp ona tapınmak. Kabir hayrına orada para, yemek vs. dağıtmak.

Kabire mum yakmak. Anadolumuzda çok meşhur olan çabut, bez ve paçavra bağlamak.

Bütün bu sayılanların yapılmaması gerekir.

Kabir de dua edilir.

Peygamber ve ashabı kabir ziyaretinde dua etmiştir.

Kabir ziyaretini hem erkekler ve hem de kadınlar yapabilir. Hiçbir engel ve yasaklayıcı hüküm yotur. Ziyaretten maksat ölüm ve ahret için ders almaktır. Ders alacak olanlar sadece erkekler değil kadınlarda ders alacaktır. Dinde böyle bir ayrım yoktur. Kabir ziyaretlerinin belirli bir günü yoktur. Belli günlere bağlamak yanlıştır. Sadece arife günü yapılan ziyaretler sünnet tir.

Ölü den bazı isteklerin yanlış olduğunu belirtmiştim.

Hiçbir dini temeli olmayan bu durum hem bidat hem de şirk tir. Çünkü kabirdekiler ölüdür. Tüm fizyolojik yapılarını kaybetmişlerdir. Ölü insanlar işitmezler , gezmezler, göremezler, eğer görür ve bizim talep ve isteklerimizi bilirler dersek şirke girmiş oluruz. Peygamberin hiçbir sünnetinde ve naklen intikal eden hadislerinde böyle bir şey yoktur. Var iddiasında bulunan resmen yalan söylüyordur.

(Nğsl; 80) Sen ölülere işittiremezsin.

(Fatır; 22) Sen kabirdekilere işittiremezsin.

Meali ne kadar açıktır.

Bu ayların feyz ve bereketine inanarak, kabirleri ziyaret edelim ve onları dualarımızdan eksik etmeyelim.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *