Kur'an okuma karşılığında ücret pazarlığı yapmak...!
Bugüne kadar Allah Rasulü'nün doğumunu ve hayatını konu edinen ve O'nu sena eden, Mevlid adıyla okunan Süleyman Çelebi'nin; ''Vesiletü'n-Necat'' adındaki mevlididir.
Süleyman Çelebi Bursa'nın o saf ve dupduru devrinde tepeden tırnağa coşkun bir aşk olarak yetişmiş bir insandır.
O, bu aşkını hem nazım, hem iç heyecanı, hem de Ehl-i Sünnet'in düsturlarını nazara alarak, mevlidiyle halka mal etmiştir.
Devr-i saadette Rasulü Ekrem'i yüceltme ve Allah'ın O'nun üzerindeki nimetlerini dile getirmeye müsaade edilmişti. Örneğin, ''Banet Suadu'' şairi Efendimiz'i peygamberliğiyle sena ederken, Allah Rasulü onu dinlemiş ve rıza göstermiştir.
''Ünbi'tü enne Resulallahi ev'adeni
Ve'l-afve inde Rasulillahi makbulu
İnnerrasule leseyfun yüstedau bihi
Muhannedun min suyufillahi meslulü..''
***
İmam Busayri'nin yazdığı Kaside-i Bür'de elden ele, dilden dile dolaşan bunların en meşhurlarındandır. Halk arasında; ''Kaside-i Bürde veya Kaside-i Bür'e de denir.''
''E min tezekküri ciranin biziselemi
Mezecte dem'an cera min mukletin bidemi''
Bunların sonunda da;
''Mevlaye salli ve sellim dâimen ebedâ
Ala habibike hayril halki küllihimi''
denilir.
Bu kaside asırlarca okunduğu gibi, asırlarca sonra samimi bir Türk alim ve aşıkı da;
''Allah adın zikredelim evvela,
Vacip oldur cümle işte her kula...''
sözleriyle başlamış, Merhaba'sıyle ona hoşamedi etmiş, viladet hadisesini seslendirerek;
''Amine Hatun Muhammed anesi
Ol sadeften doğdu ol dürdanesi''
demiş; Miraç bahsiyle, sesiyle sözüyle konuyu zirveleştirmiş ve bu geleneği devam ettirmiştir.
***
ŞOVMENLİK
Her sene mübarek Ramazan ayı geldiğinde şovmenler bunu fırsat bilir ve ekranlarda öyle bir rol yaparlar ki; el, kol bazen heyacandan ayakta gösterişle İslamda olmayan tasavvufi kola uydurularak, hikayeler ve arada da belirli kadın erkek sorular sorar:
Hocam, dişleri yıkamak orucu bozar mı..?
Hocam, denize girmak orucu bozar mı..?
Hocam, sakız çiğnemek orucu bozar mı..?
Bu zor sorulara hemen fetvalar verilir ve iftar yaklaşır. Aminnn....dua yapılır.
Allah kabul buyursun.
Dua; mü'minin silahıdır.
Dua, bir sırdır, onu sadece yaradan Rabbimiz bilmeli.. Rab ile aciz kul arasına kim vasıta olabilir ki...!
Ücretini kullardan alarak, dua yapana
aminnn... demek ne kadar geçerlidir...!
Ondan sonra, efendim duam kabul olmadı...!
BUHARİNİN RİVAYETİ
Hz. Büreyde İbn. Husa Peygamber efendimizden şöyle rivayet ediyor:
''Kim Kur'an-ı kerimi okur, onu dünya kazancı için vasıta yaparsa, kıyamet gününde, yüzü etten soyulmuş bir kemikten ibaret olarak, Arasat meydanına gelir.''
***
Mutlaka Kur'an Okumayı öğrenmeliyiz
Kur'an okumak ve Kur'an'ı hatmetmek, amellerin en güzeli ve kulluğun güzelliklerindendir.
Her şey okumaktan geçer, her ilerleyiş okumaya bağlıdır.
Okuyan insan öğrenir, okuyan insan kendisini olgunlaştırır, okuyan insan feyizlenir ve kemalata doğru adım adım ilerler.
Okuyan insan ibadet ve taatini mümkün mertebe eksiksiz yapar, okuyan insan Allah'a imanını inkişaf ettirir, teslim ve tevekkülün sırrına erer.
Okumak biz yaşayanlar için bulunmaz bir tefeyyüz ve tekemmül vesilesidir. Okumaktan vazgeçemeyiz.
