Duymazlıktan Gelinen İsrafa İsyan Ediyorum...
İsraf nedir...?
''Malı, dinin ve mürüvvetin uygun görmediği yerlere dağıtmaya israf denir. Dine uymayan israf, haramdır. Mürüvvete uymayan israf tenzihen mekruhtur.
İsraf; malı helak etmek, faydasız hale getirmek. Hadis-i şerifte buyuruldu ki;
''İktisat eden zenginleşir, israf eden fakirleşir.'' (Bezzar)
''Geçimde iktisat etmek, peygamberliğin yirmide biridir.'' (Ebu Davud)
Kıyamette herkes, şu dört suale cevap vermedikçe hesaptan kurtulamaz:
1-Ömrünü nasıl geçirdi?
2-İlmi ile nasıl amel etti?
3-Malını nereden, nasıl kazandı ve nerelere harcettı?
4-Cismini, bedenini nerede yordu, hırpaladı? (Tirmizi)
İsraf Cimrilikten Daha Kötüdür:
Dinimizde abes, lüzumsuz şeyleri yapmak, caiz değildir.
Mesela boş ve lüzumsuz yere bir şeyler karalamak, israf ve abestir. Burada birkaç israf vardır.
İsrafın miktarı ne olursa olsun zararı büyüktür. Semavi dinlerin hepsinde Allah'ü Te'ala kötü bir huy olan israfı yasak etmiştir.
Dinimizin boşu, abesi, haramı, israfı yasaklamasında insanların saadeti, refahı, adaleti ve her şeyi yatmaktadır.
''Yiyin, için, fakat israf etmeyin! Allah'ü Te'ala israf edenleri elbette sevmez.'' (Araf; 31)
''İsraf etme! İsraf edenler, şeytanların kardeşleridir.'' (İsra; 26, 27)
''Müsrifleri helak ettik.'' (Enbiya; 9)
''Mallarını israf edenlere bir şey vermeyin! emri ile müsrifleri en kötü şekilde vasıflandırıp, Mallarınızı sefihlere vermeyin! buyuruyor. (Nisa; 5)
İsrafın Zararları:
İsraf edenlerin şeytana, Firavun'a ve Hazret-i Lut'un kötü kavmine benzetilmesi ve Allah'ü Te'ala'nın bunları sevmemesi ve bunlara sefih demesi ve ahirette azap çekmeleri, dünyada aşağı, muhtaç duruma düşmeleri ve pişman olmalarıdır.
Süfyan-ı Sevri hazretleri;
Bu zamanda mal, insanın silahıdır.
İnsan canını, sıhhatini, dinini ve şerefini mal ile korur buyurdu.
Büyük bir nimet olan malı israf, Allah'ü Te'ala'nın nimetine kıymet vermemek, nimeti elden kaçırmak, küfran-ı nimet, yani şükretmemek olur. Bu ise, nimeti verenin azap etmesine sebep olacak büyük bir suçtur. Nimetin kıymeti bilinmez, hakkı gözetilmezse elden gider. Şükredilir ve hakkı gözetilirse elde kalır ve artar. Cenab-ı Hak; ''Şükrederseniz, verdiğim nimetleri artırırım'' buyuruyor. (İbrahim 7)
EKMEĞİ KÜSTÜRMEYELİM:
Ekmeği küstürmeyelim, zira ekmek küstüğü yere tekrar dönmez. Bu söz, Hz. Peygamber Efendimizin mübarek sözüdür.
Ben şahsen, Türkiyede son zamanları ekmeğin israf edildiğinden defalarca yazdım. Ama hiç bir şey değişmiyor.
Hergün İstanbulumuzda tonlarca ekmek çöpe atılıyor.
Gözlerimle gördüm.
Ramazan ayının 27.ci günü, Filoryada bir fabrıkanın bahçesine üç büyük çuval dolusu taze Ramazan pidesi...Yenmemeiş ve artık hayvanlarda yemiyor.
Ey milletimiz, ey yemeğe ekmeğim yok diye bağıranlar... Allah aşkına bu israfı yaparak ekmeği küstürmeyelim..! Ortadoğu ve Afrika ülkeleri insanlarına bakmıyormusunuz...!
Bırakın başkalarını, özgeçmişimize bir dönüp bakalım, geçmiş senelerimize bakalım, kimin evinde yemeğe ekmeği vardı..!
Ekmek çok yeniyor diye anamın ekmeğin olduğu oda kapısını kilitlediğini biliyorum.
Ancak, şimdiki şanslı topluma gençlere bunu anlatamıyorum...
Bana gülüyorlar ve yine babam eskiye döndü diyorlar.
Çünkü bu gençlik karne ile ekmek sırasına girmediler.
BELEDİYELER ÖNLEM ALMALI:
Benim Belediye yetkilelerinden ricam; her gün çöp konteynerinin yana poşetlerle ekmeği asanlar cezalandırılsın..
Aksi halde ekmek birgün, bu halka küserek, cezalandıracak...!
