30 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Açık
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Rüşvet Hastalığından Kurtulmanın Yolu...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Rüşvet, toplumsal bir hastalıktır. 

Rüşvetin yaygınlaştığı yerlerde halkın birbirine ve devlete karşı besledikleri güven duygusu yok olur. Herkes yapılan işlerden, özellikle mahkemelerde verilen kararlardan şüphe eder; her işin, her kararın arkasında rüşvet var zanneder, rüşvetsiz iş yapılmayacağına inanır. 

Bu inanca namuslu insanların da kapılması, rüşveti toplumsal bir felaket haline getirir. 

Artık doğru dürüst hiçbir şey yapılamaz olur. Giderek devlet çarkı işlemez, işler zamanında yapılamaz hale gelir; haksızlık her yanı sarar, diğer ahlaksızlıklar çoğalır. Bütün bunların alışkanlık haline gelmesi, toplum hayatını temelinden sarsar hatta büsbütün çökertir. 

Rüşvet liberal ekonomilerde ve demokratik rejimlerde çok sık rastlanan toplumsal bir hastalıktır.

Rüşvetin sadece topluma değil, onu alana da zararı vardır: 

Az çok dini inancı olan insanlar, er geç yaptıkları işin kötülüğünü anlayacak ve vicdanları rahatsız olacaktır. Asıl önemlisi de üç beş kuruşluk menfaat sağlamak için rüşvet alanların Allah'ın lanetine müstahak olmaları ve dünyaları için ahiretlerini kaybetmeleridir. İslam'ın hakim olduğu toplumlarda rüşvet olayı asgari sınıra çekilir. 

Zira Hz. Peygamber (s.a.v.)'in rüşvet alana da verene de lanet ettiği ve ikisinin de cehennemlik olduğunu ifade ettiğini bilen müslümanlar mutlaka bundan uzak dururlar.

Rüşvet almak veya vermek, bu işi yapan insanların ruhi ve ahlaki bozukluklarının ve dini duygularının zayıf olduğunun bir göstergesidir. 

Çünkü rüşveti ancak menfaat düşkünlüğü, hırs ve doyumsuzluk gibi ahlak dışı ve dince yasaklanan özelliklere sahip olan kimseler alır veya verirler. Böylece rüşvet, en üstün varlık olarak yaratılan insanın alçalmasına, faziletlerinin yok olmasına ve kişiliğini kaybetmesine neden olur.

Rüşvet, toplumu temelinden sarsan ve onun içten yıkılmasına neden olan en tehlikeli sosyal hastalıklardan biridir. 

Rüşvetin yaygın olduğu toplumlarda hak ve adaletten söz edilemez. 

Diğer taraftan, rüşvetin yaygınlaşmasıyla toplumda haksız kazanç sağlama yolları açılmış olur. 

Bu gibi durumlar, zamanla normal bir yol gibi görülmeye başlanır. Bu ise toplum için bir felakettir.

Rüşvet, karıştığı işin amacından sapmasına ve bozulmasına, girdiği toplumun perişan olup dağılmasına sebep olur. 

Tarihe bakıldığında, pek çok milletin yok olmasının sebepleri arasında, rüşvet hastalığının olduğu görülür. 

Rüşvetin girdiği toplumda adaletsizlik yaygınlaşır. Emanetler ehline verilmez, önemli görevler layık olmayan kimselerin eline geçer. İnsanların birbirlerine güvenleri kalmaz. Hak haklıya değil, parası ve gücü olana verilir. Dolayısıyla güçsüzlere ve yoksullara zulmedilmiş olur. Bunun sonucunda ise toplum düzeni sarsılır.

Kısaca ifade etmek gerekirse rüşvet; toplumları felakete götüren, birlik ve kardeşlik duygularını kökünden sarsan, güven duygusunu zedeleyen çirkin davranışlardan biridir. 

Kendisinin Allah tarafından her yerde görüldüğüne ve bir gün mutlaka hesaba çekileceğine inanan insanların hayatlarında bu tür olumsuz davranışlara rastlanmaz.

Fert ve toplum olarak, bu kadar zararları olan rüşvetin yaşadığımız toplumda yaygınlaşmaması için elimizden geleni yapalım. Dünya malının dünyada kalacağını, insanın alın teriyle kazandığının daha bereketli ve değerli olduğunu unutmayalım.

Ne mutlu, kısa dünya hayatının basit çıkarları için hakkından başkasını istemeyen, rızkını helal yoldan temin eden, rüşvet çamuruna düşmeyen erdemli Müslümanlara!

 

 

 

 

  

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *