13 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Devlet vatandaşını soyar mı?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

 

Soygun TÜRLERİ nelerdir?

Devlet vatandaşını soyar mı?

Cevap; kişilere ve ülkelere göre değişir.

Ama bal gibi de soyar diyebiliriz.

Hele ülkemizde bunun,

Öyle çeşitleri vardır ki!

Kafayı yersiniz.

Amerika'da soygun;

Uyuşturucu ya da hap alan çete üyelerinin,

Yüzlerine maske takmadan benzin istasyonu,

Market gibi iş yerlerine yaptıkları silahlı baskındır.

AB'de soygun;

Yıllarca oluşturulan plan ile banka ya da benzeri yerlerin

Silaha gerek kalmadan boşaltılmasıdır.

Afrika'da.

Brezilya'da soygun çok kanlıdır.

Türkiye'de ise çok farklıdır.

Ülkemiz soyulmaya alışkındır.

Gariban, fırından bir ekmek çalınca cezaevine girer.

Bankacı milyar dolar hortumlar, kral gibi gününü gün eder.

Devlet bankasından kredi kullananların ruhunda yoktur,

Milyon dolarları geri vermek.

Zaten banka da geri gelmeyeceğini bilerek verir krediyi.

Silahların konuştuğu,

İnsanların öldüğü soygun sayısı fazla değildir.

Genelde kuru sıkı tabanca kullanır,

Kredi kartı borcunu ödemek için banka soymaya karar verenin.

Hikâyesi hazindir.

Aldığı 3-5 bin lirayı bankaya yatıramadan yakayı ele verir.

Ankara'yı kafaya alan;

Hayali ihracat ile

Stok affı ile

Kıyak ihaleler ile milyonlarca dolarlık soygun yapar.

Dedik ya soygun çeşitlidir.

En büyüğünü devlet yapar.

Faize haram derler.

Halktan dünyada örneği görülmeyen faiz alırlar.

Bir okurumuz aradı.

Öfke dolu bir sesle:

-Yetti arkadaş, yetti.

Bu kadarına da pes doğrusu.

Devletin açıklarını karşılamaya mecbur muyuz?

Okurun öfkesi, oto yol geçişlerinden alınan ücret.

Hikâyesi özetle şöyle:

Yaptığı iş gereği hem kamyoneti hem de minibüsü vardır.

İzmir'e gider gelir.

Her iki arabasında da OGS cihazı vardır.

Bir gün ödeme emri gelir.

Oto yol geçişlerinde OGS cihazının arabalara uyumsuzluğu nedeniyle,

Her geçişte 75 kuruş ceza kesilir.

Okurun buna itirazı yok.

Ceza toplamı 3, 5 lira.

Bu arada okur, gişeden kaçak geçmiyor.

Gişedeki bilgisayar OGS'leri okuyor.

Sorun; OGS'nin ticari kamyonet olarak kayıt ettirilmemiş olması.

Ki; onun farkı da yaklaşık 75 kuruş.

Okurunun kanı beynine çıkartan gelişmeler,

İşte bu cezaya uygulanan faizden kaynaklanıyor.

Okur, aradaki fark için ;

-Hata olmuş, farkı elbette öderim,

Allah için 3, 5 lira cezaya, 35 lira gecikme cezası kesilir mi, diyor.

Okur haklı.

3.5 liraya 10 misli ceza, gerçekten de insanı çıldırtacak bir uygulama.

Geçişler için OGS farkı olarak zaten 3, 5 lira isteniyor.

İyi de 3, 5 liralık fark için,

35 lira gecikme zammı istemek de akıllara ziyan.

Okurumuz bu uygulamayı soygun olarak nitelendiriyor.

Daha ilginci; 35 liralık cezaya itiraz edecek olsa,

Avukat parası derken katlana katlana büyüyecek.

Ayrıca devlete açılan davaları kazanma şansı da küçük.

Mahkeme kapılarında harcanan zaman de çabası.

-Cezayı ödeyeceğim,

Ancak hakkımı helal etmeyeceğim

Diye tepkisini dile getiriyor, okurumuz.

Böylesi fahiş bir ceza için de başka bir şey demek mümkün değil.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *