Kur'an'da Adı Geçen Hüdhüd Kuşu...
HER çeşit oyukta ve kovukta yuvalarını yaparlar ve insana rahatlıkla alışırlar.
Haşere, böcek, böcek larvaları, salyangoz ve solucanlarla beslenirler.
Sivri ve uzun gagaları ile toprağı eşerek, çıkardığı kurtçukları havaya fırlatıp gagasını açarak, havada kapmayı severler.
Yuvasını ağaç kovuklarında veya yüksek toprak deliklerinde yapar.
Türkiye'de yazın kuluçkaya yatarlar. Kuluçka zamanı kuyruk bezinden ağır bir koku yayılır. Dişileri 4-12 adet açık mavi veya zeytuni kahverengi yumurtalar üzerinde 16 gün kuluçkaya yatarlar. Kuluçka sırasında erkek dişiyi besler.
Yavrular dışkı atarak düşmanlarından kendilerini korurlar.
Palearktik'de ve Afrika'da bulunurlar. Sonbahar mevsiminde Afrika'ya göç eder. Baharda Asya ve Avrupa'ya tekrar döner.
Göç zamanlarının dışında yalnız yaşamayı seven kuşlardır.
Eşine olan bağlılığı, eşi ölünce yeni bir eş aramaması, yaşlandıklarında anne ve babasının yiyeceklerini temin etmesi, annesi öldüğünde uygun bir yer buluncaya kadar onu başında taşıması özellikleri bulunan hüthüt hakkında, İslami gelenekte başındaki tepeliğin anne babasına karşı olan bu hürmetkarlığı sonucu verildiği inancı görülür.
Benzer inanışlar Yunanlılar ve Romalılar'da da görülür.
Çok uzaklardaki suyu havadan görebilme ve keşfedebilme yeteneği ile Süleyman peygambere ve ordusuna kılavuzluk ettiğine inanılan hüthüdün ''hüd hüd'' şeklinde ötmesi gizli şeyleri göstermek için, ''orada orada" demesinden ibaret olduğu da rivayet edilir. Rüyada bu kuşun görülmesi suya kavuşma, sıkıntıdan kurtulma, uzaktan haber alma, misafir gelmesi, emniyette olmak şeklinde yorumlanmıştır.
Dini kaynaklarda;Mürg-i Süleyman adı ile de bilinen hüdhüd, Kuran'da kendisine kuş dilinin öğretildiği ifade edilen (Kuran; 27;16) Süleyman peygambere Saba Melikesi Belkıs hakkında haber getiren, (Kuran; 27;22-27) ve Süleyman'ın irşat mektubunu Belkıs'a ulaştıran, (Kuran; 27;28-29) kuş olarak anılmaktadır.
Hüdhüd kelime olarak Neml suresinin 20. ayetinde geçmektedir.
''Süleyman, kuşları gözden geçirdi ve şöyle dedi; Hüdhüd'ü niçin göremiyorum?
Yoksa kayıplara mı karıştı? Kur'an; 27;20''
Hadis kaynaklarına göre hüthüt; ''göçeğen kuşu sarı ve yeşil renkli ağaçkakan kuşu, surad, karınca ve arının öldürülmesi yasaklanmıştır.''
Bu yasaklamanın sebebi olarak Süleyman'a su bulması ve elçilik görevi yapması gösterilir. Hüdhüd eti Hanefi ve Malikiler'e göre mekruh, Şafii ve Hambeliler'e göre haramdır.
Edebi eserlerde; ''Hüdhüd, Feridüddin Attar'ın Mantık-ut Tayr adlı vahdet-i vücud felsefesine dayanan tasavvuf eserinde mürşid-i kamili simgeleyen rehber kuştur.'' Bu esere göre, kendilerine padişah arayan kuşlar içlerinde en bilge görülen Hüdhüd öncülüğünde Simurg'u bulmak için,
Kaf Dağı'na doğru yola çıkarlar.
Yolda karşılaşılan engelleri aşabilen otuz kuş kalır ve kuşlar; "otuz kuş" demek olan Simurg'un kendileri olduğunu anlarlar.
Daha sonra hepsi güneşte kaybolarak fenafillaha ulaşır ve bekabillahı yaşamaya başlarlar.
Mesneviler dışındaki divan edebiyatı örneklerinde mazmun, mesel veya motif olarak yer alır.
Divan şiirinde Hüthüt; ''Belkıs, Seba, Süleyman kelimelerini bir beyitte toplayıp ustalıklı tenasüpler yapma geleneği görülür;
''Hüdhüd-i mutkumu bağ-ı Sühanımde görse,
Ola zindan Belkıs'a çemenzar-ı Seba
Nazım''
''Ey name sen ol mehlikadan mı gelürsen
Ey hüdhüd-i ümmid. Seba'dan mı gelürsün
Nabi''
Can hüdhüdü ve dil hüdhüdü olarak da karşımıza çıkan bu kuş,
divanlarda ayrıca sahib-i külah, mürg-i hüdhüd, hüdhüd-i bina, hüdhüd-i hidayet, hüdhüd-i peygam, hüdhüd-i ümmid, hüdhüd-i
Kuds-aşiyan, hüdhüd-i tac-aver-i ma'na olarak da yer almıştır.
Kuvvetli ileriyi görme yetisi ''şiddet-i basar'' ve görünmeyen şeylerden haber vermesi özellikleri de divan şiirlerinde kullanılmıştır:
''Hüdhüd gibi bina gerek anı arayanlar
Viraneye bum olmağıla genc bulunmaz.
Nedim ''
''Hazine bulmak için hüthüt gibi görebilmek gerek,
Onu arayanlar, viranede baykuş olmakla hazine bulunmaz...''
Arap şiirinde de hüthütün görme gücüne işaret edilmiş ve mesellerde yer almıştır.
Türkçe türkü, şarkı ve şiirlerde sıklıkla ibibik kelimesi de kullanılır:
''Kara gözlüm efkarlanma gül gayrı
İbibikler öter ötmez ordayım
Mektubunda diyorsun ki gel gayrı
Vatan borcu biter bitmez ordayım.
''Bekir Sıtkı Erdoğan''
Kaynak: Özgür Ansiklopedisi.
