13 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Hac ve Umrede İhram Giyme Yerleri...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

 

Mikat; İhrama girme yeri ve zamanı. 

Mekke çevresinde, çeşitli bölge ve ülkelerden hacca gelenlerin ihrama girecekleri özel yerleri ifade eden bir fıkıh terimi; çoğulu mevakittir. 

Bir kimsenin hac veya umre için mikatleri ihramsız geçmesi caiz değildir. Aksi halde bir kurban cezası veya mikat yerine dönmek gerekir.

İhrama girme yerleri Mekke'de oturanlar veya Mekke ile mikat yerleri arasında yahut mikat yerleri dışında kalan belde ve ülkelerde oturup hac veya umre yapacak kimselere göre değişiklik gösterir.

 

İkamet edilen yere göre mikatler: 

Mekke'de oturanlar: Mekkelilerin hac için ihrama girme yeri yine Mekke'dir. Hz. Peygamber Mekkelilere bulundukları yerden ihrama girmelerini emir buyurmuştur (ez-Zeylai). 

Mekke dışında, fakat harem dahilinde evi olanlar da aynı şekilde ihrama girer. Mekkelilerin umre için mikat yeri ise, dilediği herhangi bir yerden, hıll'in harem bölgesine en yakın olan yeridir. Ancak umrede ihrama girmek için hıll'in en faziletli yeri Hanefi ve Hanbelilere göre, "Tenim", sonra "Ci'rane", sonra, "Hudeybiye'dir.'' 

Hz. Peygamber (s.a.v), Abdurrahman b. Ebi Bekr'e,  

Hz. Aişe'ye Ten'im'de ihrama girerek, umre yaptırmasını emir buyurmuştur (Buhari).

Hıll'de oturanlar: 

Harem bölgesiyle, beş mikat yerinin çevrelediği alan arasında kalan bölgeye, "hıll" denir. Hıll'da oturanların hac veya umre için ihrama girme yeri; ''mikat'', ailelerinin bulunduğu yer veya bu yerle harem arasında kalan, hıll'den dilediği herhangi bir yerdir. 

Hac ve umreyi tamamlamayı emreden ayetle (Bakara; 2/196), Hz. Ali ve Abdullah b. Mes'ud'un görüşü buna delildir.

Hanefiler bu görüşü benimsemiştir. İmam Malik'e göre, bunların mikat yeri, kendi evleridir.

 

Afakiler: 

Mikat yerlerinin dışında kalan belde ve ülkelerde oturanlara "afaki" denir. Mikatlerin dışından hac veya umre yapmak maksadıyla Hicaza gidenler için geldiği bölge veya ülkeye göre ihrama girme yerleri belirlenmiştir. "Mikat" denilen bu yerler beş tanedir. İbn Abbas'dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: 

"Hz. Peygamber (s.a.v), Medineliler için Zülhuleyfe'yi, Şamlılar için Cuhfe'yi, Necidliler için Karnül-Menazil'i ve Yemenliler için Yelemlem'i mikat olarak belirledi. 

Bunlar, belirtilen bölge veya ülke tarafından gelen diğer belde yolcuları için de mikat yeridir" (Buhari). 

Başka bir hadiste buna Iraklılar için; "zatı ırk" ilave edilmiştir (Ebu Davud).

Gelinen ülkelere göre mikatler: 

Türkiye, Suriye, Mısır, Mağrib ve Avrupa tarafından deniz yoluyla gelenlerin mikatı Cuhfe ''Rabiğ'''dir. Cuhfe ile Mekke arası yaklaşık 187 km.'dir.

Medine'den gelenlerin mikatı Zülhuleyfe; ''Abar-ı Ali'' olup, Mekke'ye yaklaşık 464 km. dir. En uzak mikat yeri burasıdır.

Irak, İran ve diğer doğu ülkelerinden gelenlerin mikatı zat-ı Irk'tır. Bu yer Mekke'ye yaklaşık 94 km.dir.

Kuveyt ve Necid yönünden gelenlerin mikatı bugün es-Seyl denilen Karnül-Menazil'dir.

Yemen'den gelenlerin mikatı ise; Mekke'nin güneyinde bulunan Yelemlem olup, Mekke'ye 54 km.dir.

Eğer hac veya umre yolcusunun yolu, bu noktalardan geçmiyorsa buraların hizalarında ihrama girilir. 

Medine'ye gelenler, hac için Mekke'ye doğru yola çıkınca Zülhuleyfe'de bugün Abar-ı Ali denilen yerde ihrama girerler.

Dışarıdan hac veya umre için gelen kimse mikatı ihramsız geçerse ya bir ceza kurbanı keser veya geri dönüp mikat yerinde ihrama girer. 

Mekke'ye girme niyeti olmaksızın mikatı ihramsız geçene birşey lazım gelmez. (el-Kasani, Bedayiu's-Sanayi)

***

Zülhulefe:

Hz. Peygamber zamanında Medine'den Mekke'ye giden yolun ilk merhalesi olan ve Medine haremini sınırlayan dağlardan Air ''Ayr'' yakınlarında Medine'nin güneybatısındaki Aki-k vadisinde bir derenin adı olan Huleyfe, Arabistan'da aynı adı taşıyan diğer yerlerden ayırt edilmek için Zülhuleyfe diye anılmıştır. 

Su kaynakları bakımından zengin sayılan, özellikle Hz.Ali'ye nisbet edilen bir kuyudan dolayı; ''Abar-ı Ali'' adıyla zikredilen Zülhuleyfe, batısında yer aldığı Aki-k vadisinden ötürü Aki-k Zülhuleyfesi olarak da bilinir. Medine'den Zülhuleyfe'ye Tarikuşşecere yoluyla gidilir. 

Hz. Peygamber, Medine'den çıkarken Tarikuş-şecere yolundan gider, Medine'ye ise, bu yoldan daha aşağıda bulunan ve şehre daha yakın olan Tarikulmuarres yoluyla dönerdi. (Buhari). 

Resul-i Ekrem, Medine çevresinden Mekke'ye gidenlerin Medine'de veya en geç Zülhuleyfe'de ihrama girmeleri gerektiğini buyurmuştur. (Buhari).

Zülhuleyfe, Mekke'ye en uzak mika-t yeridir, dolayısıyla burada ihrama girmek daha faziletlidir (İbn Hacer).

Hz. Peygamber hicretten sonra dört defa Medine'den Mekke'ye gitmek üzere yola çıktı ve bu sırada Zülhuleyfe'ye uğradı.

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *