İslamda yardımlaşmanın önemi...
İslam dini, Müslümanları bir bütün olarak görür.
Bu yüzden Hz. Muhammed (s.a.v) Müslümanları bir bedenin organlarına benzetmiştir.
Bu organlar arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi bedenin uyumlu çalışmasını sağlar.
Bunun gibi, toplumun bireyleri arasındaki bağın güçlendirilmesi de toplumsal uyumun sağlanması için önemlidir.
Bundan dolayı İslam dini toplumun üyeleri arasında yardımlaşma ve dayanışmayı öğütlemektedir.
Yardıma muhtaç insanlar yardım istemekten veya durumlarını başkalarına bildirmekten utanırlar.
Bu nedenle durumu iyi olan kardeşlerimiz, ihtiyaç sahiplerini bulup onların ihtiyaçlarını gidermekle yükümlüdürler.
Peygamberimiz (s.a.v); ''Fakirleri araştırıp bulunuz, görüp gözetiniz...'' buyurmuştur. (Riyazüssalihin)
Müslümanlar, zaman zaman ekonomik sıkıntılara düşebilirler. Bu sıkıntılardan kurtulmak ancak karşılıklı iş birliği ve dayanışma içerisinde mümkün olur.
İnsanların sıkıntılarını gidermenin dinimizce çok sevap olduğu belirtilmektedir.
Bu konuda peygamberimiz (s.a.v); ''Her kim eli dar olan borçluya kolaylık gösterirse, Allah da dünya ve ahirette ona kolaylık gösterir.'' (Riyazüssalihin) buyurmuştur.
Allah Kur'anıkerim'de öncelikle yakın akraba ve komşularımıza yardım etmemiz gerektiğini haber vermektedir; ''Anneye, babaya, akrabaya, öksüzlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yanında bulunan arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyilik ediniz.''
(Nisa suresi, 36)
Efendimiz, insanlardan fazla yemekleri olmasa bile, yemeğin suyunu biraz fazla koyarak komşularına da ikram etmelerini istemiştir. Bununla, başkalarını düşünme alışkanlığını kazandırmayı amaçlamaktadır.
''İnsanlar bir bedenin farklı organları gibidirler; bir organ rahatsızlanırsa diğerleri de rahatsız olur''. (Riyazüssalihin) ''Hayır işleyin ki kurtuluşa eresiniz.'' (Hacc, 17)
Cimri olanlar yardımlaşmaktan kaçarlar.
Yardım etmekle mallarının eksileceğini düşünürler. Halbuki yüce Allah, ''Sadaka veren erkeklere, sadaka veren kadınlara ve Allah'a güzel bir ödünç verenlere, verdikleri kat kat artırılır ve onlara şerefli bir mükâfat vardır.'' (Hadid; 18) buyurarak,
bu yardımlarının karşılığının kendilerine verileceğini bildirmektedir.
''Müslüman, komşusu aç iken karnını doyurmaz.'' hadisine göre bir Müslümanın görevi; ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ellerimizi uzatmalıyız.
***
Özelliklede içinde bulunduğumuz ateş içerisinde çeşitli sıkıntılara maruz kalan Türkmen kardeşlerimizi içinde bulunduğu sıkıntıları hepimiz görmekteyiz. Onlar ateş içerisinde mücadele verirken, yerlerini yuvalarını terkederken, bizim burada zevk'ü sefa içinde yaşamamız, hem islama hemde insanlığa aykırıdır.
Türkmenler; bizim canımız, içimizde atan kalbimizdir.
Nasıl bir insan kalpsiz yaşayamazsa, bizde Türkmen kardeşlerimiz olmadan yaşayamayız.
Irak ve özelliklede Kerkük Türkmenlerinin ne çilelerle karşılaştıklarını hepimiz biliyoruz.
Yıllarca işkence çektiler, şehitler verdiler ama, dininden ve Türklüğünden asla taviz vermediler.
Yakında mübarek Ramazan ayına giriyoruz.
Hali vakti güzel olan kardeşlerimizi, Türkmen kardeşlerimize yardım'a çağıran TÜRKMEN LİDERİ'NİN çağrılarına hassas davranmalarını, mutlaka ama mutlaka şu binada bir tuğlamız olsun,
kaidesiyle Türkmen kardeşlerimize mahcub olmayalım.
Onların bu sıkıntılı günlerinde yanlarında olalım.
Yapacağınız yardımlarınızı Allah şimdiden kabul buyursun.
