14 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Ye'cuc ve Me'cuc Kimlerdir...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

 

İslam dininde;

Yecüc ve Mecüc kavimlerinden, Kur'anın Kehf Suresi'nde ve bazı hadislerde bahsedilmektedir. 

Sahih-i Buhari'de geçen bir hadise göre, Ye'cüc ve Me'cüc; "Ademoğulları"dır, yani insandırlar, belirli bir halkın kovulmuş oldukları yıkık bir şehre o halk geri döndükleri zaman Ye'cüc ve Me'cüc salıverileceklerdir. 

Bazı bilginler bu şehrin Kudüs olduğunu öne sürdüler.

Ye'cüc ve Me'cüc kavimlerinin isimleri Kur'an'ın Kehf Suresi ve Enbiya Suresi'nde geçmektedir.

Kuran'da ye'cüc me'cüc;

Kehf Suresi 93.99. ayetlerde seddin yapımı şöyle anlatılır:

''93-Nihayet iki dağ arasına ulaştığında, onların önünde, hemen hemen hiç söz anlamayan bir millet buldu.''

94-"Ey Zülkarneyn!" dediler, "Ye'cüc ve Me'cüc bu ülkede bozgunculuk yapıyorlar. Bizimle onlar arasında bir sed yapman için sana bir vergi vermeyi teklif ediyoruz, ne dersin?"

95- O da şöyle cevap verdi; "Rabbimin bana verdiği imkanlar, sizin vereceğinizden daha hayırlıdır. 

Siz bana beden gücüyle yardımcı olun da sizinle onlar arasında sağlam bir sed yapayım."

96- "Demir kütleleri getirin bana!" Zülkarneyn iki dağın arasını demir kütleleriyle doldurtup, dağlarla aynı seviyeye getirince; "Körükleyin!" dedi. 

Tam onu bir ateş haline getirince, "Bana erimiş bakır getirin de üzerine dökeyim." dedi.

97- Artık o Ye'cüc ve Me'cüc'ün, ne seddi aşmaya, ne de onda delik açmaya güçleri yetmedi.

98- Zülkarneyn; "Bu, Rabbimden bir rahmettir, bir lütuftur, dedi. Rabbimin tayin ettiği vakit gelince, bunu yerle bir eder. Rabbimin vadi mutlaka gerçekleşir."

99- O gün, yani kıyamet günü onlar deniz dalgaları gibi birbirine çarparak çalkalanırlar. Sur'a da üfürülür, insanların hepsini bir araya toplarız.

Enbiya Suresi, 96-97. ayetlerde seddin yıkılması şöyle anlatılır; ''Nihayet Ye'cüc ve Me'cüc'ün sedleri açılıp her tepeden dünyaya akın etmeye başladıkları, doğru vaadin vaktinin yaklaştığı sıra, işte o zaman, kâfirlerin gözleri birden donakalır. "Eyvah, bizlere! Biz bundan tam bir gaflet içinde idik, daha doğrusu kendimize zulmettik!" diyecekler.

 

Hadislerde ye'cüc ve me'cüc:

Hz. Peygamberin bazı hadislerinde Ye'cüc ve Me'cüc, kıyamet alametlerinden birisi olarak geçer. 

Bu kavmin çıkışı Mehdi'nin çıkışından ve İsa Mesih'in sahte mesih Deccal'i öldürmesinden sonra gerçekleşecektir. 

Ye'cüc ve Me'cüc; Allah'ın kendilerine musallat edeceği bir tür ile helak edileceklerdir.

Ye'cüc Me'cüc öylesine kalabalık bir topluluktur ki, ırmakların ve göllerin suyunu içerek tüketebilirler. 

Hepsi birden tek bir insanın ölümü gibi ölecekler, öldüklerinde leşlerinin kaplamadığı bir karış yer bulunamayacak. 

Bunlara ne dağ dayanır ve ne de demir. 

Onların ikinci sınıfı da kulaklarının birini serer, ötekini de kendisine yorgan yapıp öyle yatar. Fil, yabani hayvan, deve ve domuz ne görürlerse yerler. Onlardan birisi öldüğünde de onu yerler. 

Onların bir ucu Şam'da, bir ucu Horasan'da olacaktır. Doğu nehirlerinin tümünü ve Taberiye Gölü'nü de içeceklerdir.

Diğer İslami kaynaklar:

İbn. Hordadbeh, dokuzuncu Abbasi halifesi el-Vasık zamanında halifenin elçisi ve çevirmen Sallam'ın Orta Asya üzerinden Ye'cüc ve Me'cüc seddine kadar yolculuğuna bir eserinde değinmiştir.

El-Vasık rüyasında seddin yıkıldığını görür ve Sallam'a gidip Ye'cüc ve Me'cüc kavimlerinin durumunu araştırmasını ister, Sallam gidip Sedd'i yerinde görür ve istilacı kavmin seddin diğer tarafında olduğunu halifeye bildirir.

Her iki kaynakta kastedilen Ye'cüc Me'cüc Seddi, Çin Seddi'dir.

Kaşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072-1074 yılları arasında yazılan Divanu Lügati't-Türk'te bulunan bir haritanın en doğusunda yarım daire görünümlü kalın bir kırmızı şeritle ayrılmış, "Ye'cûc ve Me'cuc ülkesi" ''Arz-ı Ye'cüc ve Me'cüc'' ve hemen yanına "Sedd-i Zü'l-Karneyn" yazılmıştır.

14. yy'da Müslüman gezgin İbn. Battuta, Çin'e gitti ve Zeytun Çince; ''Quanzho-u'' kentinde Müslüman tüccarlardan oluşan büyük bir topluluk ile karşılaştı. Seyahatnamesinde, Zeytun ile Ye'cüc ve Me'cüc Seddi arasında altmış günlük yolculuk olduğunu belirtir.

İbn. Battuta seyahat günlüğü notlarında, Zü'l-Karneyn Seddi veya Ye'cüc ve Mecüc Seddi ile Çin Seddi'ni kastetmektedir. 

Ali Şir Nevai, Hamse eserindeki Sedd-i İskenderi bölümünde Zülkarneyn'i, İskender'e atfeder.

 

Ye'cüc ve Me'cüc'ün kimliği:

Kur'anda Zülkarneyn ile bağlantılı anlatılan Ye'cüc Me'cüc'ün kimliği de Zülkarneyn gibi karanlık ve belirsizliklerle doludur. Ye'cüc ve Me'cüc anlatıları Tevrat nüshalarında milletlerin soylarıyla ilgili olarak verilen efsanevi bilgilere daha sonraki devirlerde, Tevrat yorumcularının, İncil, Kuran, hadis ve tefsir yazar ve yorumcularının katkılarıyla eklenen ögelerle uzun ve içinden çıkılamaz niteliklere bürünmüştür. 

Moğollar, İskitler, Çinliler, Kırgızlar gibi ırkları korkutan ırklar bu anlatımlarda tasvir edilmişlerdir. Ancak anlatılanların hiçbirisi belirli bir ırkı tarif etmemektedir. 

Kaynak: Özgür Ansiklopedisi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
 
 
 
 
 
 
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *