19 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Hz. Nuhun Karısı Ve...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

 

''Allah inkar edenlere, Nuh'un karısı ile Lut'un karısını misal verdi. Onlar, kullarımızdan iki salih kişinin nikahında iken onlara hainlik ettiler. Kocaları Allah'tan gelen hiçbir şeyi onlardan savamadı. 

Bu iki kadına; "Haydi, ateşe girenlerle beraber siz de girin!" denildi.

Allah inananlara da Firavun'un karısını misal gösterdi. O, "Rabbim! Bana katında, cennette bir ev yap, beni Firavun'dan ve onun kötü işinden kurtar ve şu zalimler topluluğundan kurtar!" demişti.

Irzını korumuş olan, İmran kızı Meryem'i de Allah misal verdi. Biz, onun içine ruhumuzdan üfledik ve Rabbinin sözlerini, kitaplarını tasdik etti. ve o gönülden itaat etti.

Hz. Nuh'un ve Hz. Lut'un karılarının ihaneti ile ilgili olarak herkesçe kabul edilen açıklama; bu ihanetin davaya ihanet olduğu, yoksa fuhuş anlamında bir ihanetin söz konusu olmadığı şeklindedir. 

Hz. Nuh'un karısı kavmi ile birlik olup O'nu alaya alırdı. 

Hz. Lut'un karısı ise, kavminin misafirlere ne yapacaklarını bildiği halde onlara Hz. Lut'un misafirlerini göstermişti.

Yine herkesçe kabul edilen görüşe göre, Firavun'un karısı onun sarayında yaşayan bir mü'mindi. 

Belki de Hz. Musa'dan önceki semavi dine inanan Asya kökenlilerden biriydi. Tarihte Mısır'da tanrıların sayısını bire indiren ve güneş kursu ile o bir tanrıyı sembolize eden ve kendini "Akhnaton" diye adlandıran "dördüncü Emnahtop'un annesinin Mısırlıların dini inançlarına bağlı bulunmayan Asya kökenlilerden olduğuna ilişkin bilgiler yer almaktadır. 

Bu surede sözü edilen mü'min kadının bu mu yoksa Hz. Musa döneminde Mısır'a hükmeden Firavun'un karısı mı olduğunu ancak Allah bilir. 

Ayrıca Peygamber Efendimizin ve mü'minlerin eşlerine şöyle denmek isteniyor: 

''Bütün bunlardan sonra sorumluluk size aittir. Kendinizden siz sorumlusunuz. Peygamberin veya salih Müslümanların eşleri olmanız sizi sorumluluktan kurtarmaz. İşte Hz. Nuh'un karısı... Hz. Lut'un karısı da öyle. "Onlar, kullarımızdan iki salih kişinin nikahında iken"... "Onlara hainlik ettiler"... "Kocaları Allah'tan gelen hiçbir şeyi onlardan savamadı"... "Bu iki kadına Haydi, ateşe girenlerle beraber siz de girin!" denildi.

Peygamberlerin eşleri de olsalar inanca ihanet edenlere göz yumulmaz.

İşte bu da Firavunun karısı... Firavunun sarayında içinde yaşadığı küfür tufanı O'nun yalnız başına kurtuluş istemekten alıkoyamıyor. Bu mü'min kadın Rab binden cennette bir ev isteyerek Firavun'un sarayından vazgeçmişti. 

Rabbinden kurtuluş isteyerek Firavun'la olan ilişkisini koparmıştı. Firavun'un yaptıklarının sorumluluğuna ortak olurum endişesiyle onun uygulamalarını onaylamadığını belirtmiş, yaptıklarından uzak durmuştu. 

Oysa Firavun'a en yakın insandı: 

"Beni Firavun'dan ve O'nun kötü işinden kurtar." Aralarında yaşadığı halde Firavun'un kavmi ile de ilişkisini kesmişti. "Ve beni şu zalimler topluluğundan kurtar."

Firavun'un karısının duası ve tavrı, dünya değerlerini hem de en göz alıcılarını elinin tersi ile itip, Allah katındaki kalıcı değerlere yönelmenin güzel bir örneğidir. Nitekim bu mü'min kadın, o gün için yeryüzünün en büyük hükümdarı Firavun'un karısıydı. Bir kadının arzulayabileceği her şeyi bulabildiği Firavun'un sarayında yaşıyordu. Fakat bu kadın iman sayesinde bütün bunları ayaklarının altına almış, elinin tersiyle itmişti. 

Öte yandan bu mümin kadın geniş ve güçlü bir devlette tek başınaydı. Hiç kuşkusuz bu da yüce Allah'ın O'na yönelik bir başka büyük lütfudur. 

Bu mü'min kadın, Allah için bütün etkenlerden, bütün bağlardan, bütün engellerden ve bütün yanıltıcı çağrılardan soyutlanmanın üstün bir örneğidir.

Burada O'nun temizliği, iffetliliği anlatılıyor: "Irzını korumuştu." Böylece O'nun iğrenç karakterli Yahudilerin iftirasından uzak olduğu, pekiştiriliyor: "Biz O'nun içine ruhumuzdan üfledik." işte Hz. İsa O'nun içine üflenen bu ruhtan meydana gelen Hz.İsa'nın doğumunu ayrıntılı biçimde sunun "Meryem suresinde" Hz. Meryem'in içine Allah'ın ruhundan üflenmesi olayı da ayrıntılı olarak anlatılıyor. Çünkü bu ayet Meryem'in iffetliliğini, eksiksiz imanını ve Allah'a yönelik kulluğunu ön plana çıkarmayı hedefliyor. "Rabbinin sözlerini, kitaplarını tasdik etti ve o gönülden itaat etti."

Burada İmran kızı Meryem'le birlikte sadece Firavun'un karısından söz edilmiş olması, O'nun Allah katındaki üstün derecesinin göstergesidir. Her ikisi temiz, iffetli, mümin, Allah'ın kitaplarını doğrulayan ve Allah'a gönülden itaat eden kadınların sembolüdürler. 

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *