14 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Kayıkçı Kul Mustafa...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

 

Kayıkçı Kul Mustafa, Türk halk edebiyatı'nın Bektaşi koluna bağlı halk ozanı. 

Şairin doğum ve ölümüyle ilgili net bilgiler bulunmamakla beraber; 17. yüzyıl ozanı olduğu belirlenebilmiştir. 

Kimi kaynaklarca 1658'de öldüğü rivayet edilmektedir. Ancak bu iddianın tersi olarak 1659'dan sonra öldüğünü savunan araştırmalar da vardır.

Ozanın, nerede doğduğu konusunda da yeterli bilgi yoktur. Ancak Genç Osman Türküsü'nün Osman Şevki Uludağ tarafından Aydın çevresinde derlenmesi; şairin dilinde görülen "bencileyin, sencileyin" gibi arkaik kelimelerin bugün Nazilli ağzında hala kullanılması ve ozanın hayatının ilk döneminin bahriyeli olarak geçmesi ''Aydın eski bir denizci beyliğidir.'' gibi bilgileri birleştirdiğimizde; 

Kayıkçı Kul Mustafa'nın Aydın Nazilli çevresinde doğmuş olabileceği ihtimali güçlenmektedir. 

Ayrıca; sanatsal olarak büyük ölçüde etkilediği Aşık Ömer'in de aslen Aydınlı olduğuna dair iddialar bu savı önemli bir bilgi haline getirmektedir. 

Genç Osman Destanı aslen bir şiir olmasına rağmen; halk tarafından anonimleştirilmiş ve türkü, hikaye gibi varyantları ortaya çıkmıştır. 

Kayıkçı Kul Mustafa eserlerinde halk diline yakın ve Divan edebiyatı çizgisinden uzak bir söyleyişe sahiptir.

Ancak buna rağmen Nefi ile birlikte; Sultan Murat'ın en yakın iki musahibinden biridir.

Kayıkçı Kul Mustafa, 17. yüzyıl Türk Halk edebiyatı ozanlarındandır. 

Kul Mustafa, döneminin Osmanlı Ordusu olan Yeniçeri Ocağı'nda kayışçı olarak çalıştığı için, kaynaklarda adı Kayışçı Mustafa olarak geçmektedir.

Daha sonraki dönemde ise daha çok kayıkçı ön adıyla anılmıştır. Bir başka iddiaya göre ise; Osmanlı Donanması'na katılıp Küçük Murat Reis ile Cezayir'e gittiği için kendisine kayıkçı adı verilmiştir. 

Kayıkçı'nın Murat Reis ile yaptığı deniz seferleri sırasında yazdığı dörtlükler bu olasılığı güçlendirmektedir. 

Aşağıdaki dörtlük Kayıkçı'nın deniz seferlerini anlattığı şiirlerine örnektir:

''Kalktı yelken eyledi Murat Reis

Baş başa düşmana varırım demiş

Vaktinize hazır olun gaziler

Ya ser verir ya ser alırım demiş''

Türk edebiyatında bilinen üç tane Kul Mustafa olduğundan zaman zaman Kayıkçı Kul Mustafa'nın şiirleri bu ozanların şiirleriyle karıştırılmıştır.

Kul Mustafa, Abaza Hasan Paşa İsyanı ve Bağdat Seferi gibi döneminin önemli olaylarını yaşamış ve bu olaylara şiirinde yer vermiştir.

Olay örgüsünü gerçek yaşamdan alan şiirleri arasında Aksaraylı Genç Osman'nın ölümü üzerine yazdığı koçaklama-destan tarzındaki şiiri özellikle sınır boylarındaki askerler tarafından benimsenmiş; bazı edebiyat otoritelerince de kabul görüp, "kahramanın adını günümüze getirmiş, kendi adını da ölümsüz yapmış" şeklinde yorumlanmıştır.

Kul Mustafa'nın Osmanlı gezgini Evliya Çelebi tarafından, Seyahatname'de çöğür çalmayı bilen ozanlar arasında gösterilip; zamanının önemli el yazması dergilerinde ve cönklerde şiirlerinin yer alması; şairin döneminde bilinen bir ozan olduğunu göstermektedir.

Kemal Karaalioğlu şu şekilde açıklar: 

"Divan şiirinin etkisinden uzak, halk zevkine bağlı, doğal bir söyleyişle, XVII. yüzyılın ilk yarısında geniş bir üne kavuşur."

 Aşağıdaki Aydın yöresinden derlenen örnek üzerinden gidersek;

''Genç Osman dediğin küçük bir uşak,

Beline bağlamış ibrişim kuşak

Askeri içinde birinci uşak

Allah Allah deyip geçer Genç Osman''

***

Eğerleyin kır atımın ikisin

Fethedeyim düşmanların hepisin

Sabah namazında Bağdad kapısın

Allah Allah deyip, açtı Genç Osman''

Kayıkçı Kul Mustafa'nın dili oldukça sade ve akıcıdır. Kullandığı kelimelerin tamamına yakınını Türkçe kökenli veya Türkçeleşmiş sözcükler oluşturur.

 

Bağdat Seferi'nin 1639'a dek sürmesi; şiirin bu yıllarda söylendiği sonucunu doğurmaktadır.[19] Bu eser; Bayburtlu Zihni'nin "Hart Destanı" ve Razi'nin Şeyh Şamil Destanı gibi eserlerle birlikte; Aşık Halk Edebiyatı'nın en önemli epik eserleri arasındadır. Ayrıca eser Türk edebiyatı araştırmaları açısından da önemli bir yere sahiptir. Fuat Köprülü'nün Kayıkçı Kul Mustafa ve Genç Osman Hikayesi eseri, halk hikayelerinin oluşum evrelerini takip etme ve anlamlandırma stratejisinin uygulandığı model eserlerden biri olarak bilinmektedir.

Genç Osman Destanı, Bağdat kuşatması sırasında bir müfreze komutanının yaptığı hücumla birlikte; Osman adlı bir gencin büyük kahramanlıklar gösterip; daha sonra kaleden atılan bir okla yaralanarak Dicle'ye düşmesi ve burada ölmesini anlatan bir olay örgüsüne sahiptir. Osman'ın ölümüne padişah IV. Murat dahil tüm ordunun üzüldüğü rivayet edilmektedir. Hatta Sultan Murat'ın Genç Osman'ın ölümü üzerine: 

"Keşke Bağdat gibi kaleyi fethetmeseydim de Genç Osman'ım ölmeseydi." dediği söylencesi hakimdir.

Ayrıca, olayın geçtiği dönemin padişahı olan IV. Murat'tan iki saltanat önce gelen ağabeyi II. Osman'ın da Genç Osman olarak bilinip; Yeniçeri isyanı sırasında öldürüldüğü gerçeği vardır. Bu da bahsi geçen olayın aslen; anıştırma yoluyla II. Osman'ın öldürülmesi olayıyla bağlantılı olabileceği olasılığını doğurmaktadır. Aksaraylı Genç Osman hakkında başka ozanların da şiirler yazması; bu olasılığı azaltsa da; bazı kaynaklarda Kayıkçı'nın Küçük Murat Reis'le Cezayir'deyden II. Osman'nın öldürüldüğü ve bunun Kayıkçı'yı önemli ölçüde etkilediği bilgisi mevcuttur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *