Meşreb-Zade Mehmed Arif Efendi...
Osmanlı alimlerinden. Yüzaltıncı Osmanlı şeyhülislamıdır. İsmi Mehmed Arif olup, Kadıasker Meşreb Ali Efendi'nin torunu, Müderris Şatır-zade Emin Efendi'nin oğludur.
Dedesinin ismine izafeten ''Meşreb-zade'' diye bilinir. 1791 senesinde İstanbul'da doğdu. 1853 senesinde İstanbul'da vefat etti. Edirnekapı dışında Mustafa Paşa Dergahı bahçesinde defnedildi.
Çankırılı Abdullah Efendi ve Büyük Emin Efendi'den akli ve nakli ilimleri tahsil etti.
İlim ve ma'rifette yüksek dereceye ulaştıktan sonra, Şeyhülislam Çelebi-zade Zeynel'abidin Efendi'nin başkanlığındaki hey'et tarafından yapılan imtihanda başarı gösterip, 1816 senesinde müderris oldu.
Hariç rütbesiyle müderrisler arasına girdi. Aynı sene içinde Şeyhülislam Sıddıki-zade Ahmed Reşid Efendi'nin kızıyla evlendi.
1820 senesinde Terekat ''ölen kimsenin geride bıraktığı mal'' kassamlığı ve evkaf müfettişliğine getirildi. 1829 senesinde nüfus sayımı vazifesiyle Rumeli'ye gönderildi. Yaptığı bu vazifelerde ve ilmiye mesleğinde üstün başarılar gösterdiğinden, 1835 senesinde Galata kadılığına ta'yin edildi.
Cami-ül-İcareteyn adlı esere açıklamalar ve ba'zı sahih bilgiler ilave ederek, Sultan İkinci Mahmud Han'a takdim etti.
Bunun üzerine Mekke-i mükerreme payesiyle taltif edildi.
Fıkıh ilmindeki üstün seviyesi sayesinde. 1837 senesinde fetva eminliğine getirildi.
1838 senesinde İstanbul kadılığı payesine ulaştı.
Bir yıl sonra Kudüs'de ortaya çıkan Kamame Kilisesi mes'elesini tahkik edip soruşturmak için Kudüs'e gönderildi.
İstanbul'a dönüşünde, 1840 senesinde kendisine Anadolu payesi verildi. Bu sırada fetva eminliğinden ayrılıp, Anadolu'ya müfettiş olarak gönderildi. İstanbul'a dönüşünde 1843 senesinde tekrar fetva eminliğine getirildi. Aynı sene içinde Asım Efendi'nin isteği üzerine Bursalı Dede Efendi'nin ''Siyasetname'' adlı eserini Türkçeye tercüme etti. 1845 senesinde ''Meclis-i Valay-ı Ahkam-ı Adliyye'' üyeliğine getirildi.
1846 senesinde Anadolu kadıaskerliğine, 1851 senesinde Rumeli kadıaskerliğine yükseldi.
Bu sırada Şeyhülislam Arif Hikmet Bey'in isteği üzerine, yetim mallarının korunması için bir müdürlük kurdu. Arif Hikmet Bey'in ayrılmasıyla boşalan şeyhülislamlık makamına 1854 senesinde yükseldi.
4 yıl 9 ay 7 gün süren bu vazifesi esnasında adalet ve doğrulukla hükmedip, kadıların sosyal ve mali durumlarını düzeltmeye çalıştı.
Kadı yetiştirmek için Süleymaniye'de Muallim hane-i nüvvab ''Kadı mektebi, Hukuk fakültesi'' kurdu.
Okul beş sınıflı idi. Bu okulda fıkıh usalü, fıkıh ve feraiz ilimlerinin okutulmasını kabul ettirdi. Şeyhülislamlık yüksek vazifesine devam ederken vefat etti.
Meşreb-zade Mehmed Arif Efendi, akli ve nakli ilimlerde derin alim, fıkıh ilminde özel ihtisas sahibi idi. Vazifesinde doğruluk ve adaletten ayrılmaz, açık sözlü idi.
Kurduğu okullar, daha sonraları Adalet teşkilatının kaynağı olmuştur.
Eserleri:
1- Siyasetname tercümesi,
2- Ta'likat-ı Cami-ül-İcareteyn: Cami-ül-İcareteyn adlı esere ba'zı ta'likatıdır.
