28 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

YEMAME...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Yemame, Arap Yarımadasının orta bölümünde yer alan ve geniş toprakları olan bir bölgedir. 

Kuzeyinde ve batısında Hicaz, doğusunda Basra Körfezi, güneyinde ise, Yemen yer almaktadır. 

Ana yerleşim merkezi olan şehir ise, bölgenin ismiyle bilinen Yemame'dir. 

Tayy denilen Ece ve Selma adlarında dağları vardır. Hurmalık bahçeleri ve diğer tarım alanları, Hicaz bölgesine oranla daha fazladır.

Eski Arap kabilelerinden Tasm ve Cedis kabileleri burada yerleşmişlerdi. 

Sonradan Bekir bin Vail oğullarından Beni Hanife'nin yerleşim merkezi olmuştur. 

Merkezi olan Hıcr kasabası şimdi yıkıntı halindedir. Yemen'e gidip gelen İran kafilelerinin uğrak yeri olduğundan, Kisra, onlara hediyeler vererek kendine bağlamaya özen gösterirdi.

Peygamber Efendimize (sav), Peygamberliğin verildiği sıralarda Yemame kabileleri Hude bin Ali'nin idaresi altında bulunuyorlardı. 

Hz. Ebu Bekir'in (r.a.) halifeliği zamanında Müseylimetü'l-Kezzab isimli birisi çıkıp peygamberlik iddiasında bulundu. 

Bölge insanlarını kendine bağlamaya başladı. 

Bunun üzerine gönderilen İslam ordusu Müseylimetü'l-Kezzab ile burada savaştı.

***

Şehit edilen bazı zatlar:

Filistin valisi Herod, yeğeni ile evlenmek istedi. İncil'de bu yasak olduğu için, Hazret-i Yahya nikah yapmadı. Herod da, bunu şehit etti. 

Babası Hazret-i Zekeriya, oğlunu kurtarmaya çalışınca, bunu da öldürmek istedi. 

Hazret-i Zekeriya bir kütük içine saklandı. 

Kütükle birlikte testere ile kesilerek şehit edildi.

Hazret-i Hamza, Bedir'de Cübeyrin amcasını öldürmüştü. Cübeyr, kölesi Vahşi'ye; 

''Hamza'yı öldürürsen azat ol'' demişti. 

Sonradan Resulullahın kayınvalidesi olan Hind de, babasının intikamı için, Hamza'yı öldürene çok altın vereceğim demişti. 

Azat olmak ve altınlara kavuşmak için, iyi okçu olan Vahşi, Hazret-i Hamza'yı, şehit etti. 

Mekke'nin fethinden sonra, iman etti. İman edince, sahabi oldu. 

Yemame tarafına gitmesi emrolundu. 

Müseyleme ile savaşan Halid bin Velid'in ordusu bozulduğu sırada, Hazret-i Vahşi kahramanca saldırıp, Peygamberim diyen Müseyleme-tül-kezzabı öldürdü. 

Bunu gören müslümanlar hücum edip, zafer elde ettiler. 

Resulullah efendimizin, Hazret-i Vahşi'yi Yemame tarafına göndermesinin, mucize olduğu meydana çıktı.

Hazret-i Ömer, aşere-i mübeşşereden, yani Cennetle müjdelenen on kişiden biridir. 

Camide sabah namazına durunca, Mugire'nin kölesi kafir Ebu Lü'lü Firuz tarafından karnından bıçaklanarak şehit edildi, bir gün sonra vefat etti. Resulullahın kayınpederi ve Hazret-i Ali'nin damadı idi.

Hazret-i Osman, Resulullahın damadı ve aşere-i mübeşşeredendir. Mısırlı fellahlardan bir grup, Medine'ye kadar gelince, halifelikten istifa etmesi söylendi. Hazret-i Osman, Kur'an-ı kerim okurken şehit olacağımı, Resulullah bana haber vermişti buyurarak, kazaya rıza, belaya sabır göstermişti. Eşkıyanın halifenin evine saldırdığını, Hazret-i Ali işiterek, korumak için iki oğlu Hasan ve Hüseyini halifenin evine gönderdi. 

Her ikisi kılıçlarını çekerek kapıdan kuş uçurtmadılar ise de, 5-6 eşkıya, arka taraftan merdivenle içeri girdi. Resulullah efendimiz, rüyada; ''Ya Osman, bu gece bizim yanımızda iftar edersin'' buyurdu. 

Mısırlı fellahlardan Kinane bin Beşir isimli çingene, Kur'an-ı kerim okurken şehit etti. 

Sonra sanki kafiri öldürmüşler gibi, sarayı yağma ettiler.

Hazret-i Ali, aşere-i mübeşşereden, Resulullahın damadı ve Hazret-i Ömer'in de kayınpederidir. 

Sabah namazına giderken ibni Mülcem isimli bir harici, kılıçla alnına vurarak şehit etti. 

Fakat Hazret-i Ali iki gün sonra vefat etti. 

Resulullah, Hazret-i Ali'nin İbn. Mülcemin kılıcı ile şehit olacağını bildirmişti. 

Hazret-i Ali, İbn. Mülcemi gördükçe; mübarek başını gösterip; ''Bunu ne zaman kana bulayacaksın'' buyururdu. İbn. Mülcem de, Ya Ali, bu kötü işi, Peygamberimiz bildirmiştir. 

Sen beni öldür de, kıyamete kadar lanete maruz kalmayayım, derdi. 

Hazret-i Ali de, ''Öldürmeden önce ceza olamaz'' buyururdu.

Hazret-i Hasan, babası Hazret-i Ali'den sonra halife seçildi. 7 ay sonra, savaşa hazırlanırken, müslüman kanı dökülmemesi için, hilafeti bıraktı. 

Kıskançlık yüzünden hanımı tarafından zehirlenerek şehit edildi.

Hazret-i Hüseyin, İbn. Mercane denilen, Sinan bin Enes Nehai isimli biri tarafından Kerbela'da şehit edildi. Hazret-i Hüseyin ile birlikte 70 kişi daha şehit oldu. Mübarek başı, Mısır'da Karafe kabristanındadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *