Demir Baba Tekkesi...
Demir Baba Tekkesi, Bulgaristan'ın Razgrad ili Kemallar ilçesindende bulunmaktadır.
Hasan Demir Baba Pehlivan, 500 yıl önce Deliorman'da yaşamış bir Bektaşi babasıdır.
Demir Baba'nın adına yaptırılan tekke 19. yüzyılın başlarında Rusçuk Paşası Pehlivan Baba tarafından tamir edilmiş, Macar bilim adamı Feliks Kanits'e göre, Demir Baba türbesi, 1490 yılında yapılmış.
Tarihçi Babinger onun Ali Dede adında bir Horasanlı'nın oğlu olduğunu belirtiyor.
Zamanla gelip Kemallar ''İsperih'' bölgesinde Kuvançiler köyüne yerleşmiş.
Dağlık ve ormanlık yerde yer alan tekke, Türk-İslam kültürünün tüm motiflerine sahip.
Sağ tarafında adak kurbanı kesmek için özel yer vardır.
Ufak bir havuz mevcut. Senenin 12 ay'ı da, suyun derecesi aynıdır.
Pehlivan Demir Hasan Türbesi, bugün de, Bulgaristan'ın Razgrad ilinin Kemaller ilçesinin Mumcular köyünde, Bulgaristan Türkleri tarafından en çok ziyaret edilen yerlerden biridir.
Demir Baba Tekkesi'nin bulunduğu Deliorman, Osmanlı'nın Rumeli Eyaleti olan Bulgaristan'ın Kuzeydoğu kesiminde, Rusçuk ile Varna arasında bir bölgedir.
Kuzeyi'nde Tuna nehri, batısında Razgrad, güneyinde Şumnu, Yeni pazar ve Pravadi kasabaları, doğusunda Dobruca havalisi bulunmaktadır.
Dobruca Havalisinin Toprağı verimlidir.
Bölgede balta girmedik ormanlar vardır.
Pehlivanlar, bu ormanların havası ve suyuyla yetişmektedir.
Deliorman ahalisi, hemen hemen tamamen Türk'tü. Arada çok seyrek de olsa Bulgar köyleri vardı.Deliorman'daki Türkler, dükkancılık yapmazdı.
"Sen terazi tutma da kim tutarsa tutsun" derlerdi. Bu kul hakkından çok korkmalarından ileri gelirdi.
Türkler, vaktiyle Anadolu'nun muhtelif yerlerinden hicret ettirilerek buralara yerleştirilmişlerdir.
Bu bakımdan, birbirlerine komşu köylerin, hatta bir köyün mahallelerinin konuşmalarında telaffuz, şive ve ağız farklılıkları görülürdü.
Ayrıca, Kuzey Karadeniz üzerinden gelen Peçenek ve Kuman Türklerinin soyundan gelen Türkler de vardı.
Büyük pehlivanların hep buradan yetişmesi bir tesadüf değildir. Bunda, Deliorman'ın havasının ve vaktiyle kuvvetli ve seçilmiş adamların serhad bekçisi, akıncı olarak buraya yerleştirilmesinin etkisi büyüktür.
1895-98 yılları arasıda Avrupa ve Amerika'da;
sırtı yere gelmeyen KocaYusuf, Aliço, Kavasoğlu, Şamdancıbaşı, Hergeleci İbrahim, Kazıkçı Karabekir, Kara Ahmet, Katrancı Mehmet, Kurtdereli Mehmet Pehlivan, Tevfik Ali Pehlivan, Selim Pehlivan, Koç Mehmed Pehlivan, Madaralı Ahmed, Kızılcıklı Mahmud Pehlivan, hep Deliorman ve çevresindendi.
Demir Baba Tekkesi'nde, Evliya Çelebi zamanında, 1600'lü yıllarda 150'den fazla pehlivan barınıyordu.
Getirilen adak kurbanları burada kesilip, başta güreş talebeleri olmak üzere fakirlere dağıtılırdı.
Demir Baba Pehlivanlar Tekkesi'ni kuran Pehlivan Demir Hasan'ın türbesi, derenin güneyinde, dağın eteğindeydi.
Türbe, kubbeliydi, içinde Demir Pehlivan'ın sandukası vardı. Osmanlı'nın son zamanında, Babanın pirinçten mamul demir ayakkabıları, kılıcı, sancağı, büyük çakısı, türbenin içindeydi ve ziyaretçilerin çok büyük ilgisini çekmekteydi.
Türbenin önünde soğuk bir pınar vardı. Su taştan çıkıyordu.
Rivayete göre; Demir Baba, elini taşa sokmuş, parmağının deldiği yerden su fışkırmış.
Yamacın hemen yukarısında bir hacet taşı vardır, içi deliktir, ondan geçerlerdi.
Taşlarda, Baba'nın ve av köpeğinin ayak izleri vardı. Türbenin önünde, birkaç kişinin zor kaldıracağı ağırlıkta bir taş vardı ki, bunun Demir Baba'nın fındık kırma taşı olduğu, söylenmekteydi.
Pehlivan Demir Hasan Türbesi, bugün de, Bulgaristan'ın Razgrad ilinin Kemaller ilçesinin Mumcular köyünde, Bulgaristan Türkleri tarafından en çok ziyaret edilen yerlerden biridir.
1925 yılında, türbenin Bulgaristan'ın kurucusu kabul edilen Asparuh'un mezarı olduğu iddia edilmiş,
Demir Baba'nın cesedinin bozulmadığı, kefenlerinin de İslam dinine göre olduğu görülmüş ve böylelikle burada yatanın Müslüman olduğu mahkeme kararıyla kabul edilmiş. Bulgarlar, sünnetli olup olmadığına bakmak istemiş. Kefeni açmak isteyen üç Bulgar o anda çarpılıp felç olmuşlar ve bunun üzerine böyle çirkin bir işten vazgeçmişler.
Meydan Larousse'deki "Güreş" maddesinde, Demir Hasan Pehlivan'ın aslanla güreşirken resmi vardır.
Demir Baba, bir alperendir. Gönül ile bileği kaynaştırmıştır.
Er Sultan'ın talebesidir.
Evliya Çelebi, Demir Baba'nın, Hacı Bektaşı Veli Hazretleri'nin bağlılarından olduğnu, burayı ziyaret ettiğinde 150 kadar talebe bulunduğu, hem güreş hem de nefislerini terbiye için ilim ve edep çalıştıklarını söylemektedir.
Evliya Çelebi; Süleymaniye Camii ile Eski Saray duvarı arasında Serçeşme-i Küştigiran Demir Baba Meydanı namıyle meşhur meydan vardır. Serçeşme-i Küştigiran, başpehlivan demektir. Demir Pehlivan; ''Yavuz Sultan Selim zamanında, dört adet yezidi arslanı ile düğüşüp, dördünü dahi ikişer parça eylemiştir" diye yazmaktadır.
