27 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Aksaraylı Cemal Halvet-i...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Mutasavvıfların, çok yönlü kişilikleri ile toplumun inşasına önemli katkı sağladıkları görülür. 

Bu katkılar eğitimden iktisada, mimariden ilmi çalışmalara kadar büyük çeşitlilik gösterir. 

Cemal Halveti'de, II.Bayezid döneminde yaşamış çok yönlü mutasavvıflardan biridir.

Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fethettikten sonra, şehri maddi manevi her yönden imar etmek üzere çalışmalara başlar. 

Fethin hemen sonrasında hızla camilerin, medreselerin inşa edilmesi bu çalışmaların bir sonucudur. 

Ayrıca İslam coğrafyasından önemli alimler İstanbul'a davet edilmiş, özellikle Maveraünnehir bölgesinden birçok alim İstanbul'a getirilmiştir. 

Meşhur alim Ali Kuşçu da böyle bir davet üzerine İstanbul'a gelmiştir.

Diğer taraftan o dönemde İstanbul'u nüfus yönünden yapılandırma çalışmaları başlamış, Anadolu ve Balkanlardan çeşitli gruplar İstanbul ve civarına yerleştirilmiştir. 

Ticari hayatı canlandırmak için de çeşitli meslek erbabına mensup zenaatkârların İstanbul'a göçmesi sağlanmıştır.

Fatih'in İstanbul'u her bakımdan imar gayretleri ve müslüman bir kimliğe büründürme çabalarına oğlu 

II. Bayezid döneminde de devam edilmiştir. 

Bu dönemde en çok dikkati çeken faaliyetlerden biri de; tasavvuf erbabının davet edilerek şehrin manevi yönden olgunlaştırılmasıdır. 

Kendisi de sufi meşrep bir padişah olan II.Bayezid, İstanbul'da tekke ve dergahların kurulmasına büyük önem vermiştir.

Çelebi Halife:

Cemal Halveti, 15. yüzyılın ikinci yarısında yaşamış önemli bir alim ve mutasavvıftır. 

Halveti tarikatının Cemaliyye kolunun kurucusu olan Cemal Halveti'nin asıl adı; Muhammed'dir. 

Aksaray'da doğmuş, tahsil hayatını Karaman'da sürdürmüştür. 

İlk şeyhi de Karamanlı Karabaş Veli hazretleridir. 

Kaynaklarda, zahir ilimlerde de yüksek mertebeye ulaştığı, müderrislik yaptığı belirtilir.

Çelebi Halife namıyla meşhur olan Cemal Halveti,  

II.Bayezid'in Amasya valiliği yaptığı şehzadelik yıllarında maiyetinde bulunan alimlerdendir. 

Daha sonra tahta geçen şehzade, Amasya'dan çok iyi tanıdığı Cemal Halveti'ye bir mektup yazarak onu İstanbul'a davet eder ve burada bir dergah kurmasını ister. 

Bu davete icabet eden Cemal Halveti,  

1485 yılında İstanbul'a gelir. 

Dönemin sadrazamı Koca Mustafa Paşa tarafından onun için cami, hankah, imaret, medrese ve hamam yapılır. 

İkameti için de bir ev inşa edilir. 

Kaynakların belirttiğine göre II.Bayezid de iki kez dergahta kendisini ziyaret eder. 

Cemal Halveti dokuz yıl ilim ve irşad faaliyeti yürüttükten sonra 1494 yılında vefat eder.

Cemal Halveti, kurduğu Cemaliyye koluyla, yetiştirdiği halife ve talebelerle büyük irşad hizmeti ifa etmiştir. Yine kaynakların kaydettiğine göre otuz beş civarında eseri vardır. 

Günümüzde de bu eserlerin tamamına yakını elyazma eserler barındıran kütüphanelerde mevcuttur. Arapça, Farsça ve Türkçe yazılmış olan bu eserler, çeşitli tasavvufi konuları içerir. 

Özellikle nefs tezkiyesi, kalp tasfiyesi ve zikrullahı anlatır.

Cemal Halveti eserlerinde Ehl-i Sünnet yoluna büyük önem verir. ''Hz. Ebubekir r.a. Hakkında Yüz Söz ve Hz. Ali r.a. Hakkında Yüz Söz gibi eserleri bu önem çerçevesinde düşünülebilir.

Şair Cemal Halveti:

Cemal Halveti aynı zamanda bir şairdir. 

Şiir mecmularında yirmi beş şiiri tespit edilmiştir. Ayrıca onun mesnevi tarzında yazdığı altı tasavvufi eseri vardır. Bunlar; 

Cevahirü'l-Kulub, Sufiyye, Fakriyye, Teşrihiyye, Etvar-ı Seb'a ve Çeng name risaleleridir.

Sufiyye ve Fakriyye adlı eserlerinde sufilik ve fakr ''Allah'a muhtaç olma, kanaat'' kavramı, nefs tezkiyesi ve kalbin manevi hastalıklardan arındırılması konularını işlemiştir. 

Etvar-ı Seb'a'da ise, sufinin yapması gereken zikirleri ve nefsin yedi halini anlatır. 

Teşrihiyye risalesi İnşirah suresinin tasavvufi bir tefsiri mahiyetindedir. Çeng name ise, insanın bezm-i elestte başlayan serüvenini anlatan sembolik-alegorik bir eserdir.

Müfessir ve Muhaddis Cemal Halveti:

Aksaraylı Cemal Halveti'nin tefsir ve hadis şerhleri de vardır. Tefsirleri gelenekte olduğu gibi Kur'an-ı Kerim'i baştan sona tefsir eden eserler değil, daha çok bazı ayetler ve kısa sureler üzerinedir. 

Bu tefsirlerin kıymeti, özgün işari açıklamalar içermesindendir. Bunlar Tefsir-i Sure-i Fatiha, Tefsir-i Âyete'l-Kürsi, Tefsir ''Sure-i Duha'dan Ahir-i Kur'an'a Kadar'' gibi eserlerdir.

Hadis şerhleri ise, Şerh-i Hadis-i Erbain-i Kudsi, Şerh-i Hadis-i Erbain-i Nebevi ve bir diğer Şerh-i Hadis-i Erbain gibi eserlerdir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *