27 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Ebabil Kuşları...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Habeşistan Krallığı'nın Yemen valisi olan Ebrehe, miladi 570 yıllarında San'a şehrinde, Kulleys adı verilen muhteşem bir kilise yaptırmıştı. 

Maksadı; Kabe ziyaretine rağbet gösteren Arapların ziyaretlerini oraya çevirmekti. 

Bu duruma tepki gösteren bir adam da, gecenin birinde Kulleys'e girip içine pislemişti. 

Bu hakarete çok öfkelenen ve koyu bir hıristiyan olan Ebrehe, gidip Kabe'yi yıkmaya karar verdi. 

Topladığı onbinlerce asker ''altmış bin olduğu söylenir'', Mahmud adlı büyük bir fil ve daha başka fillerle Mekke'ye doğru yola çıktı. 

Önüne çıkan bazı kuvvetleri de mağlup ederek ilerledi. 

Taif şehrine gelince askerlerin bir kısmını Mekke'ye gönderdi. Onlar da Peygamber (s.a.v.)'in dedesi ve Kureyş'in reisi Abdülmuttalib'in ikiyüzü aşkın devesiyle ahalinin hayvanlarını sürüp götürdüler.

Bu olayın peşinden Abdülmuttalib, gidip Ebrehe'yle görüştü, develerinin geri verilmesini istedi. 

Ebrehe dedi ki;

''Benden develerin istiyorsun da, Kabe'den hiç söz etmiyorsun. Halbuki ben onu yıkmaya geldim.''

Ben develerin sahibiyim. Kabenin de onu koruyacak sahibi vardır!

Bu görüşme sonunda develer geri verildi. 

Mekke halkı; bu güçlü orduyla savaşamayacağı için, anlaşma gereği dağlara çekilip neticeyi beklemeye başladı.

Ebrehe ordusu büyük fili önden sürerek Mekke sınırına dayandı. 

Kabe'yi halatla bağlayıp fillerle çekerek yıkmak istiyorlardı. Bu sırada Ebrehe'nin yol kılavuzlarından Nüfeyl b. Habib, koca filin kulağından tutarak şöyle bir şey söyledi, sonra da koşarak dağa çıktı;

''Ey Mahmud çök! Sakın ileri gitme, sağ salim geriye dön!''

Mekke'ye girişte büyük fil direndi, zorlanınca yere yattı. Onu bir türlü Kabe cihetine yürütemediler. 

O anda sürü halinde ebabil kuşları ortaya çıktı. Her birinin ağzında ve ayaklarında nohut gibi birer taş vardı. Bu taşları ordu üzerine mermi gibi boşalttılar. Kime rastlarsa delip geçiyordu. 

Askerlerin çoğu öldü; Fil Ordusu dağılarak Yemen'e döndü. 

Ebrehe de dönüşte öldü. 

Kabe ise, olduğu gibi kaldı. 

Kur'an'da Fil Suresi bu olayı anlatır.

***

Fil Suresinin Okunuşu:

Bismillahirrahmânirrahîm.

1- Elem tera keyfe fe'ale rabbüke biashabilfil

2- Elem yec'al keydehüm fi tadlil

3- Ve ersele aleyhim tayran ebabil

4- Termihim bihicaratin min siccil

5- Fece'alehüm ke'asfin me'kul.

Anlamı:

Rahman ve Rahim olan Allah'ın ismiyle.

1- Görmedin mi Rabbin ne yaptı fil sahiplerine!

2- Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?

3- Üzerlerine sürü sürü kuşlar saldı.

4- Onlara balçıktan pişirilmiş sert taşlar atıyorlardı.

5- Derken onları, yenilmiş ekin yaprağı gibi kılıverdi. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *