15 Aralık 2025
Facebook
Twitter
Instagram
YouTube
İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Ara

Hz. Ali'nin Rüya Tabiri...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Ashabtan, Peygamberimizin arkadaşları Abdullah oğlu Cabir bir rüyasında; 

büyük ineklerin küçük inekleri sağdığını, hastaların sağları ziyaret ettiğini, kuru bir çay kenarında yemyeşil bahçeler bulunduğunu, minberde ''camilerde imamın hutbe okuduğu yer'' koca koca putlar durduğunu gördü. 

Bu, sıradan bir rüyaya benzemiyordu. 

Bunun önemli bir mesajı olmalıydı. 

Bu rüyayı yoracak kişi olarak ilk defa Hz. Ali aklına geldi. 

Hz. Peygamberin "İlim beldesinin kapısı" diye nitelediği Hz. Ali ancak güvenilir bir açıklama getirebilirdi. 

Bu düşüncelerle rüyasını yordurmak üzere Hz. Ali'ye müracaat etti.

Rüyasını tane tane anlattı ve ne anlama geldiğini yormasını rica etti.

Hz. Ali; "Yanlış yorumdan Allah korusun" diyerek söze başladı ve şöyle devam etti.

"Büyük ineklerin küçük inekleri sağması, yetki ve mevkilerini halkı soymak için kullanan görevlileri 

''amir ve memurları''; hastaların sağları ziyaret etmesi; yoksulların hallerini arz etmek için zenginlerin peşinde koşmasını; kuru çay kenarında bulunan yemyeşil bahçeler; uzaktan veya dışardan bakıldığında çok büyük sanılan ve öyle ünlenmiş ama aslında içleri kupkuru çölden ibaret olan ilim adamlarını; 

minberde duran koca koca putlar ise, layık olmadığı halde ilmin, dinin ve devletin yüce makamlarına yükselmiş kimseleri ifade eder."

***

Peygamberimizin Şifa İçin Okuduğu Dua:

Peygamber Efendimizin Okuduğu Şifa Duası, Şifa Duası Türkçe Anlamlı İslam dünyasında hastalıklara ve dermanı olmayan sorunlara karşı Peygamber Efendimiz tarafından okunmuş olan Şifa Duasının Türkçe, Arapça ve anlamı ile birlikte.

Peygamber efendimiz tarafından okunan önemli dualardan birisidir. 

Müslüman dünyası için Peygamberleri olan Hz. Muhammed tarafından okunan hastalıklara ve dertlere derman olan şifa duasını sizlerle paylaşacağız.

Aişe (r.a.)'den rivayete göre Rasullah (s.a.v.); 

hasta olan akrabalarının üzerine okuyarak sağ eliyle onları sıvazlar ve şöyle derdi;

Arapça söylenişi:

"Ezhib"l be''se Rabbin"nasi eşfi ve enteş''şafi la şifae illa şifauke, şifaen la yügadiru sekama" 

(İbn Mace).

Türkçe çeviri anlamı:

Bu hastalığı gider ey insanların Rabbi! 

Şifa ver, çünkü şifa verici sensin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur. 

Öyle şifa ver ki hiç bir hastalık bırakmasın.

Türkçe manası:

Allah'ım bana vermiş olduğun bu hastalık sana şükür vesilemdir. 

Hiçbir kuluna dayanamayacağı yükü yüklemezsin, Bana ve ümmeti Muhammed'e de şifalar nasip eyle yarabbim.

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselam hastalığım sırasında bana geçmiş olsun ziyaretine gelmişti. Bana; "Seni, Cebrail'in bana getirdiği dua ile tedavi etmeyeyim mi?" buyurdular.

Ben; "Annem babam sana kurban olsun ey Allah'ın Resülü! Evet!" dedim.

Okudular:

Bismillahirrahmanirrahim;

"Bismillahi erkike vallahu yeşfike min külli dain fike min şerri'n-neffasati fi'I-ukadi ve min şerri hasidin iza hased.

Türkçe çevirisi:

''Allah'ın adıyla sana okuyorum, sende olan her hastalığa karşı, düğümlere üfleyenlerin şerrine, hased ettikleri zaman hasedçilerin şerrine karşı Allah şifa versin veya şifayı verecek olan Allah'tır.''

***

Akrep ve Yılan Sokmalarına Karşı Dua:

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: 

"Bir adamı akrep sokmuştu. O gece acıdan uyuyamadı. 

Resulullah aleyhissalatu vesselam'a; 

"Falancayı akrep soktu, bu yüzden geceleyin hiç uyuyamadı" diye haber verilmişti. 

Şöyle buyurdular; "Keşke akşamleyin şu duayı okusaydı; ''Euzu bikelimatillahi't-tammati min şerri ma halaka". 

''Yarattığının şerrinden Allah'ın mükemmel kelimelerine sığınırım deseydi, akrebin sokması sabaha kadar ona zarar vermezdi."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *